Özkan, anlayarak hızlı okuma eğitimiyle normalde dakikada 100 ila 200 kelime olan okuma hızının 300 ila 600 kelimeye kadar çıkarmanın mümkün olduğunu söyledi
6-7 yaşında okumayı öğreniyoruz. Önceleri metinleri heceleyerek okurken, bir süre sonra okuma hızımız artıyor. Okumaya yeni başladığımız bu yaşlarda dakikada 10 ila 30 kelime arasında olan okuma hızımız, daha sonraları -kişiye göre değişiyor- 100 ila 200 kelimeye çıkıyor.
İş yaşamı ya da öğrencilik hayatında kısa sürede çok sayıda dokümanı okumak zorunda kaldığımız zamanlar oluyor. Bilgisayar kullanırken de aynı durum söz konusu. Bir araştırma yaparken, ya da gazete okurken...
Bilgi her an her yerde ve bilgiye genellikle okuyarak ulaşıyoruz. Bilgiye daha hızlı ulaşmak ve daha kısa sürede daha fazla metin okumak isteyenlerin kullandığı 'Anlayarak Hızlı Okuma' tekniğini araştırdık bu hafta. Kişisel Gelişim Uzmanı Serkan Özkan; daha dikkatli, daha hızlı ve anlayarak okumak isteyen 7'den 77'ye herkesin bu tekniği kullanabileceğini belirtti.
12 saat temel eğitim
İkinci Dünya Savaşı yıllarında, pilotların yaklaşan uçağın amblemini görmeleri için tasarlanan aletin daha sonraları Amerikalı eğitimciler tarafından geliştirilmesiyle ortaya çıkan yöntemle, gözün egzersiz gördükçe daha 'etkili' olmaya başladığı farkedildi. Sonraki yıllarda da eğitimler geliştirilerek verilmeye devam edildi. Günümüzde Amerika'da öğrencilere okumayı öğrendikten sonra üniversiteye kadar hızlı okuma eğitimleri veriliyor.
"Daha kısa zamanda daha çok bilgiye ulaşmanın herkes için geçerli bir yolu var. Bunun yolu, göz ve beyin arasında gerçekleşen okumanın hızını ve anlama düzeyini artırmak" diyen Serkan Özkan, hızlı okuma eğitiminin; daha hızlı, etkin, esnek ve verimli bir okuyucu olmayı sağlayan komple bir eğitim olduğunu belirtti ve ekledi: "Temelde 12 saat süren eğitimin sonunda, eskisine oranla ortalama 3 kat daha hızlı okumak, okunanları daha iyi anlamak ve daha uzun süre akılda tutabilmek mümkün. Eğitimlerde konsantrasyon, odaklanma ve dikkat üzerine yoğunlaşıyoruz. Göz kaslarının gelişmesiyle göz daha güçlü hale geliyor."
Okumaya başladığımızda dakikada 10 ila 30 kelime arasında olan okuma hızının, daha sonraları 100 ila 200 kelimeye çıktığını, anlayarak hızlı okuma eğitimi alan ve sistemi öğrenen kişilerin ise hızının en az 3 kat arttığını ve dakikada 300 ila 600 kelimeye ulaştığını anlatan Özkan; "Anlayarak hızlı okuma eğitimi sayesinde en az 3 kat daha hızlı okumak mümkün. Hızlı okuma eğitimi almamış biri, sözcük sözcük okur, içten seslendirir, gözü metinde yavaş yavaş kayar ve duraklamalar yapar. Bu nedenle, normal bir insanın okuma hızı yavaştır. Yavaş okuyucu, hızla gelişen bilgi çağına ayak uydurmakta zorlanır" dedi.
Saatte 7 bin sözcük
Hızlı okuma becerisinin özel bir yetenek olmadığını; geliştirilebilir teknik bir bilgi olduğunu anlatan Özkan, "400 sayfalık bir kitapta yaklaşık 100 bin sözcük bulunur. Yavaş okuyan biri, bir saatte yaklaşık 7 bin sözcük okuyabilir. Bu da kitabı yaklaşık 15-16 saatte bitireceği anlamına gelir. Hızlı okuma tekniklerini uygulayan bir kişi ise aynı sürede 2 ya da 3 kitabı anlayarak okuyabilir" dedi.
Tekniğin, sınava girecek öğrenciler için de çok yararlı olduğunu belirten Özkan, "Öğrenci normalde 180 soruyu 180 dakikada yetiştiremiyor. Anlayarak hızı okuma tekniklerini öğrendiklerinde ise soruları 45-60 dakikada bitirebilirler. Anlayarak hızlı okuma tekniğinde konsantrasyon arttığı için bilgi kaydı daha berrak olur. Bunun dışında tekniği bilen kişi okumayı monotonluktan çıkarır, zevkli ve eğlenceli bir hale getirir" diye konuştu.
Yetenek değil
Temel eğitiminin 12 saat sürdüğü hızlı okuma tekniğinin, sözcük-sözcük yerine satırın daha geniş bir bölümünü; 2, 3 hatta 4 sözcüğü birden görebilmek ve algılayabilmek olduğunu anlatan Özkan, "Anlayarak hızlı okuma tekniğini öğrenen bir kişi bunu daha sonra unutmaz, çünkü bu bir yetenek değil. Bisiklete binmeyi öğrenmek gibi, bir kere öğrendiğiniz zaman okudukça kendinizi geliştirebileceğiniz bir alan" dedi.
Ülkemizde okumanın öneminin yavaş yavaş anlaşıldığını, yurtdışında ise anlayarak hızlı okuma derslerinin ilkokuldan itibaren verilmeye başlandığını da sözlerine ekleyen Özkan, Türkiye'de de eğitimin okullarda verilmesinin çocukların geleceği ve başarıları için çok yararlı olacağını ifade etti.
BİLGİ=GÜÇ=PARA
Hızlı okuma tekniğinin avantajlarını anlatan Özkan, "Bilgi çağında yaşıyoruz. Bilgi güç ve para demek. Okuma insana güç katar. Kişi hangi alanda gelişmek istiyorsa, en basit şekilde okuyarak kendini geliştirebilir" dedi ve ekledi: "Zamanla yarışıyoruz. Çalışanların akşamları maksimum 1-2 saat vakitleri kalıyor. Bu durumda okumak için ayırabilecekleri süreler de kısalıyor. İş yerlerinde e-maillere bakmak ve dosyaları incelemek bile önemli bir zaman alıyor. Tekniği öğrenerek zamanı en iyi şekilde değerlendirebilmek mümkün. Öğrenciler açısından baktığımızda ise; çoğu öğrencinin bilgi eksikliğinden değil, zamanı yetiştiremediği için sınavlarda başarılı olamadığını görüyoruz. Zamanı yetiştirebilmek ve başarılı olmak için tekniği öğrenmeli onlar için çok önemli."