KADİR KEMALOĞLU
Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas ile Fransa'nın Türkiye Büyükelçisi Laurent Bili'nin evsahipliğinde gerçekleşen davete İzmir Valisi Cahit Kıraç ile iş, siyaset ve sanat dünyasının önde gelen isimleri katıldı. Arkas Sanat Merkezi'nin ilk sergisi de eş zamanlı olarak başlatıldı. Binanın birinci ve ikinci katlarında 17 Aralık tarihine kadar devam edecek olan sergide, Arkas koleksiyonundan seçilen post-empresyonist eserler sanatseverlerle buluşacak.
Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, yaptığı açılış konuşmasında binanın tarihinden de bahsederek "Bugünden itibaren hem Fransız Konsolosluğu hem de Arkas Sanat Merkezi olarak anılacak bu bina, 7 Eylül 1875 yılında Fransız Hükümeti'nin hizmetine verilmiş. 1904 yılında depremde zarar görmüş ancak 1905- 1906 yılları arasında yeniden yapılmıştır. Bu binanın denize bakan bölümü Eylül 2010'da Fransız Hükümeti tarafından kültürel ve sanatsal etkinlikler için Arkas Holding'e tahsis edildi. Binanın Aralık 2010'da projelendirilmesi yapıldı, Şubat 2011'de ise restorasyonu başladı. Binanın restorasyonunda emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ediyorum" dedi.
900'Ü AŞKIN SANAT ESERİ
Koleksiyonculuğu hiçbir zaman bir toplama uğraşısı olarak görmediğini söyleyen Arkas, sanatın izlediği seyri tutarlı bir disiplin çerçevesinde tutabilmek bilinciyle uzun yıllar süren çalışmalar neticesinde, Arkas koleksiyonunun 'Türk Resmi' ve 'Avrupa Resmi' olarak iki ana başlık kapsamında oluşturulduğunu belirtti. Bugün 900'ü aşkın sanat eserinden oluşan Arkas koleksiyonu, Türkiye'nin sayılı sanat koleksiyonları arasında sayılıyor. Bu koleksiyonu uygun mekanlarda sanatseverlerle bir araya getirmenin kendisi için önemli bir hedef olduğunu dile getiren Arkas, Fransa Hükümeti'nin, İzmir'in tarihini de yansıtan bu eşsiz binayı Arkas Holding'e tahsis etmesiyle uygun mekanı bulduklarını söyledi. Arkas, projeyle ilgili desteği olan herkese özel olarak teşekkür etti.
MUZAFFER OKTAY MUTLAKA GÖRMELİSİNİZ
İzmir'de kurulması beklenen, düşünülen, hedeflenen, arzulanan, planlanan... Burada durayım, yoksa "nen nen", "nan nan" diye devam eder gider bu...
Ne o? İzmir Medeniyetler Müzesi'ni bekleyelim, düşünelim, hedefleyelim arzulayalım... Nerede olsun, Kadıfekale'de mi, eski Sümerbahk arazisinde mi? İnşaallah olur.
Bir de buraya bakın... Bir grup gazeteci arkadaşımla beraber Sayın Lucien Arkas ile yemekte buluştuk. Bize Arkas Sanat Merkezi'ni, 900 tabloyu nasıl topladığını anlattı. Ardından da hep birlikte bu merkezi gezdik. Bu 136 yıllık binadaki sergiyi yan sütunlarımızda anlatıyoruz.
***
Herkesin başkasından, o başkasının bir başka başkasından, belediyeden, hükemetten bir şeyler beklediği İzmir'de sessiz sedasız, büyük emek ve özveriyle böyle bir özel müze oluşturmaya ne denir?
Helal olsun...
"Yaparım ama onu isterim, yaparım ama şu da mutlaka olsun..."
Hayır.. Tek başına çıkıp, hiç bir karşılık beklemeden yüklüce bir para da harcayarak bu eseri ortaya koyan Sayın Lucien Arkas büyük takdir
Arkas'ın tam 20 bin kitabı bulunuyor. Arkas'n bundan sonraki projesinin tüyosunu da verelim. Yeni hedef Anadolu tarihini yazmak... Yazdırmak, bir yazara sponsor olmak değil. Kitabı kendisini yazacak. Buna da ne denir?
Tüşekkürler Bay Arkas..
Konuyla ilgisi yok ama şunu anlatmadan da geçemeyeceğim. Lucien Arkas ve Ekrem Demirtaş ile birlikte Alsancak'taki eski Reji binasını (tütün depoları) Sanat ve Kültür Merkezi'ne dönüştürmek istiyor, istiyordu. İlgililer ve yetkililer ne dedi biliyor musunuz? Yok yok, tahmin ettiğinizi söylemediler... "Yok yapamazsınız" demediler. Projeyi onayladıar ancak "Otopark yapamazsınız" dediler.
Onlar da vazgeçmek zorunda kaldı.