Name Ataşen, biri 5 diğeri 2 yaşında iki kız annesi. 32 yaşında ama herkes "En fazla 26-27 gösteriyorsun" diyor. Nedeni elbette fit görünümü. Tüp mide ameliyatı sayesinde 103 kilodan 56 kiloya inmiş. Üstelik kendisi oldukça başarılı bir blogger. Nefis pasta, kek, börek tarifleri ile binlerce takipçisi var. Ataşen, ameliyatla geçirdiği büyük değişimin öyküsünü Yeni Asır'a anlattı.
Sizi tanıyabilir miyiz?
7 yıllık evliyim. 3 çocuk annesiyim. Pamukkale Üniversitesi Tekstil bölümü mezunuyum. Ama aktif bir ev hanımı sayılırım. Kendime ait "Pastaname" adlı yemek bloğunun yazarıyım.
Kilolar ne zaman sorun olmaya başladı?
Aslında bebeklikten itibaren diyebilirim. Hani halk arasında hep tombiş bebek sevilir ya, sağolsun ailem bu konuda benden hiçbir şeyi esirgememiş ve zayıf da doğduğum için bol bol yedirmişler bana. Anneannem 15 günlükken tarhana çorbası içirmiş düşünebiliyor musunuz? Hal böyle olunca da 1,5 yaşındayken doktor ilk diyetimi yazmış! Yıllarım diyet yapmakla ve yediklerime dikkat etmekle geçti. Yakın zaman aralıklarında da kızlarım olunca ve tartıda 3 basamaklı rakamları gördüğüm an 'artık bir şey yapmam lazım' dedim.
AKLINIZA NE GELİRSE DENEDİM!
Aslında o kadar yüksek değilmiş kilonuz. Diyet ve spor denediniz mi öncesinde?
Denemez olur muyum? Aklınıza ne geliyorsa... Diyetisyen, akupunktur, spor salonları, güzellik salonları, saçma sapan diyet ilaçları, otlar, çöpler, mezoterapi, pilates... Bu liste böyle uzar gider...
Fazla kilolar yüzünden ne gibi zorluklar yaşadınız?
Yemek blogger'ı olduğum için birkaç kere televizyon programlarına konuk oldum. Fakat eve gelip kendimi izlediğimde çok üzülüyordum. Çünkü 2 kat şişman çıkıyordum. Doğumlarımda çok kilo aldım. Zaten hep balık etliydim. Hiçbir zaman zayıf olmadım. İki doğumuma da 100 kg ile girdim. İlk kızımdan sonra sıkı bir diyetle 70 kiloya indim ama 2. kızıma hamile kalınca tekrar kilo aldım.
Diyet denediniz mi yine?
Kızım 6 aylıkken diyetisyene başladım ve 3 ay gibi bir sürede 15 kg verdim ama bıraktığım andan itibaren 2 ayda aynı kiloyu geri aldım. Hep başa dönmekten sıkılmıştım.
Ameliyata nasıl karar verdiniz?
Hep aklımdaydı ama eşimi ikna edemiyordum. Biliyorsunuz geçmişte bilinçsiz yapılan zayıflama ameliyatları ile ilgili çok haberler okuduk, izledik. Bu durum korku oluşturdu insanlarda. Bu nedenle eşimi ikna etmek biraz zor oldu.
Ameliyat sihirli değnek mi değdiriyor insanlara?
Kesinlikle, kesinlikle, kesinlikle evet... Bu kadar üstüne basa basa net konuşuyorum. Ama ameliyat son çare. Eğer düzenli bir beslenme ve spor ile bunu başarabilirseniz ne mutlu size. Ben bunu bir keresinde başardım ve inanın onun zevki daha başka. Ama artık gerçekten çaresiz hissediyorsanız ameliyat tek kurtuluşunuz.
İrade bu süreçte ne kadar işin içinde?
İrade konusunda çok uzun şeyler anlatabilirim size. Ama eğer kilo derdinden mustarip okuyucular varsa tek şunu söyleyebilirim:
Yıllarca kilolardan çektiyseniz ve sihirli bir değnek değmişcesine birden hayalinizdeki insana kavuşmuşsanız, inanın asla geriye dönmek istemezsiniz. Ama ameliyatın da çok etkisi var. İsteseniz de mideniz 'dur' dediğinde 1 lokma fazlasını yiyemiyorsunuz.
Zayıflarken kendinizi nasıl motive ettiniz?
Renk renk vitrinli mağazalar, hayalimdeki kıyafetler benim en büyük motive dayanağım oldu. Bir kadının istediğini giyebilmesi kadar motive edici bir şey olabilir mi? Tabii ki önce sağlık. Kilo bütün hastalıkların başlangıcı. Ben öncelikle sağlığıma yatırım yaptım diyorum.
MUTLU ŞİŞMAN YOKTUR!
Ameliyat öncesi süreçte beslenmeniz nasıldı?
Aile olarak yemek yemesini çok seviyoruz. Neredeyse bütün planlarımızda başı yemek çeker. Yemekten acayip keyif alan bir insandım.
Hala da öyle aslında. Her şeyin tadına bakarım. Yemediğim hiçbir şey yoktur. Ama eskiden doyma diye bir duygum yoktu. Nasıl bir midem varmış anlamıyorum ama doymuyordum. O masadaki her şey bitmeden rahatlamazdım.
Şimdi nasıl besleniyorsunuz?
Öncelikle kesinlikle kahvaltı. Bu hep böyleydi hayatımda. Kahvaltısız güne asla başlamam. Ama şimdi zaten az yiyebildiğim için, öz yemeye çalışıyorum. Olabildiğince şekerden uzak durmaya çalışıyorum. Şuna dikkat ettim: Eğer şekerli yiyecekler yersem, yarım saat sonra yine acıkıyorum. Şeker yerine daha doyurucu, beni uzun süre tok tutacak şeyler tercih etmeye çalışıyorum. Bu ameliyatın bana öğrettiği en büyük ve doğru şey: Her şeyi yiyebilirsin ama kararında!
Şişmanlık nasıl bir ruh hali veriyor insana?
Mutsuzluk, bastırılmış duygular ve özgüvensizlik... Daha kötü ne olabilir ki?
Zayıflamanın en güzel yanı nedir?
Özgüvenim yerine geldi. Şişmanken de öyle sanırdım ama zayıfladıktan sonra şunu dedim kendime: Aslında hiç özgüvenim yokmuş. Sadece kendimi kandırıyormuşum. Ne çok duygularımı bastırmışım. Neler kaçırmışım hayatta. Kilolu insanların hepsi mi mutsuz? Evet, bana göre öyle. 'Kiloluyum ama mutluyum' diyen insanın içinde bile inanıyorum ki bir zayıf olma hayali vardır.
BEYNİNİN İZİN VERDİĞİNE MİDEN İZİN VERMİYOR!
Bir pasta blogger ı nasıl zayıflayabilir, insanın aklı almıyor. O nefis tariflere ara mı verdiniz ya da nasıl dayanabildiniz? Ben asla yapamazdım mesela...
Aslında mide ameliyatının en güzel yanı bu: Yapıyorsun ama yiyemiyorsun! Yıllarca diyet yapmış biri olarak hep zaafım olan yiyeceklerle diyetimi bozdum. "Amaan bugünlük yerim, yarın dikkat ederim" diye diye hep diyetleri bozdum. Ama mide ameliyatında öyle değil. Mide hacmin sana bir sınır belirliyor. Örneğin 3 lokma ile dünyayı yemiş gibi şişiyorsun. Bazen açgözlülük yapıp illa ki 1 lokma daha yemek istiyorsun, ki yapmışlığım çoktur; miden buna asssla izin vermiyor ve çatlayacakmış gibi oluyorsun. Yani beynimizin izin verdiğine midemiz asla izin vermiyor. İyi ki de vermiyor yoksa biz yine yeriz! Ben de bu aşamada tariflerimi yapmaya aynen devam ettim ama sadece tadına bakmakla hepsini yemiş gibi doydum. Ben zayıflarken çevremi şişmanlattım diyebilirim!
FİLİZ İÇKE ÖNAL