Çeşme, Türkiye'nin ve İzmir'in gözde bir sayfiye beldesi.
Çeşme'nin en merkezi ve en eski yerleşim birimi de Ilıca Plav Evleri...
Halk dilindeki tanımı ile söyleyelim, Şantiye...
Buralar şu günlerde her zamankinden fazla ziyaretçi akınına uğruyor.
Bir uzman görüşü:
"Yapımı yarım asrı geçen bu bölgede, altyapılar S.O.S veriyor. Pis su şebekesi, yol kaplamaları, otopark eksikliği, sokak aydınlatmaları da yetersiz... Bunların içinde en kötüsü olan pis su şebekesi, her temmuz ayının sonundan itibaren kanal temizliği yapılmıyor."
* * *
Bu uzmana göre, tretuvarlarda bulunan pis su bacalarının temizliği de böylece gerçekleştirilemiyor. Sonuçta, sokaklarda pis kokuluların ve suların yayılması da engellenemiyor.
Üzerinde ciddiyetle durulması gereken iki olay...
Biri musevi iki genç kız, kanlı ve amipli dizanteri tanı ile tedavide.
Her an bir salgın tehlikesini işaret eden bu gelişmenin temelinde, altyapı ihmalinin getirdiği pis sular ve kokular var.
Uzun lafın kısası, bulaşıcı özelliği olan bu dizanteri Çeşme'nin en nezih ve hareketli bölgesini tehdit ediyor.
Ilıca'da oturanlar Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu'na sesleniyor ve "Başkan, derdimize bir çare..." diyor.
hayattan
Benzinciler ile evler içiçe
Makine Mühendisi Güngör Kaya'dan iddialı bir çıkış:
"Ruhsatları olmayan ve periyodik kontrolleri ile bakımları tam olarak yapılmayan LPG ve akaryakıt istasyonları patlamaya hazır bombadan farksız"
Ve ardından kulak arkası edilmeyecek bir uyarı:
"Yönetmeliğe göre akaryakıt ve LPG istasyonlarının yakıt tankı ve pompaları konut alanlarına, okul, cami, hastane, park gibi yerlere belli bir uzaklıkta olması gerekir."
Kaya'nın anlattıklarına göre, bu istasyonların çok sıkı denetlemesi gerekiyor. Öyle ki bu denetlemelerde mutlaka işyeri açma ve işletme ruhsatı, dağıtım şirketine bağlı olunup olunmadığı, sevk irsaliyesi ve fatura, sağlık koruma bandı içerisinde izin verilmeyen yapılaşmanın olup olmadığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işletme belgesi olup olmadığı, ucuz mazot adı altında akaryakıt satılıp satılmadığı, LPG izin testinin olup olmadığı, tankların, pompaların, kompresörlerin, bağlantı borularının periyodik bakım ve kontrollerinin eksiz yapılıp yapılmadığı, yangına karşı gerekli güvenlik tedbirlerinin alınıp alınmadığı mutlaka kontrol edilmeli.
kentten
Türkiye'nin ilk çocuk orkestrası
Doğuş Çocuk Senfoni Orkestrası (DÇSO), Egeli müzikseverlere bir yaz sürprizi yapıyor.
Türkiye'nin ilk çocuk orkestrası DÇSO, yaz konserleri kapsamında gerçekleştireceği konserlerle 12 ve 13 Ağustos tarihlerinde Ayvalık ve Çeşme etkinlikleriyle 7'den 70'e tüm davetli müzikseverlere unutulmaz saatler yaşatacak.
DÇSO, yaz konserleri kapsamında gerçekleştireceği konserlerle 12 Ağustos Cuma günü Ayvalık Amfitiyatro, 13 Ağustos Cumartesi günü ise Çeşme Kalesi'nde Egeli müzikseverler için çalacak.
* * *
DÇSO, ünlü besteci ve piyanistimiz Fazıl Say solistliğindeki konserlerde Gershwin'in Rhapsody in Blue eserinden, Tchaikovsky'nin İtalyan Kapriçyosu, Borodin'in Poloveç Dansları'na kadar birçok sevilen klasik müzik eserini 7'den 70'e tüm müzikseverlere buluşturacak. DÇSO, Fazıl Say'ın Baladlar adlı bestesini de seslendireceği yaz konserlerinde müzikseverlere unutulmaz saatler yaşatacak.
Türkiye'nin ilk çocuk orkestrası DÇSO, 12-13 Ağustos tarihlerinde vereceği yaz konserlerinde her yaştan çocukları bekliyor.
laflama
* Beyaz giyme "toz" olur, transparan giyme "söz" olur.
* Artık leyleğin ömrü bile, borç ödemekle geçiyor hacı!
* Güzele bakmak sevap ise, ben kesin cennetliğim!
* Gurmeler diyorum, gurmelere "besin-atör" diyebilir miyiz yahu?
* Dağ başını duman almış, dağcılar ormanı yakmış yine hacım.
İbrahim Ormancı'dan
küpe
Başkalarını avutmakla kendi acılarınızı unutursunuz.
M.Maintenon
fıkra
Leziz çiçekler
Şişmanlığı yüzünden "Bonfile" diye tanınan Beyaz Saray'ın eski basın sözcüsü Geoge Reedy, kilolarından kurtulmak için hastaneye yatmıştı.
Hastane görevlileri, dışarıdan gizlice yemek girebileceği kuşkusu ile ziyaretçilerin gelişini yasaklayınca, arkadaşları bir demet çiçek göndermekle yetinmişlerdi.
Ve, Bonfile Reedy'den ertesi gün arkadaşlarına şöyle bir mesaj ulaştı:
"Gönderdiğiniz çiçekler çok lezzetliymiş..."
Fıkra Mestan Şakrak'tan
