Kemeraltı Çarşısı'nın bildik tarihi mekanıdır Havuzlu Bey Çarşısı. Konak'a giden herkes bir kez uğrar, özellikle sıcak yaz günleri serinler havuzun yanı başında. Ancak fotoğrafçılığa meraklı olanlar daha bir bilinçli giderdi.
Çünkü bu çarşıda zamanın en ünlü fotoğraf sanatçıları ve ustaları bulunurdu.
Yukarıdaki fotoğrafta ilginç bir tarih yatıyor. Ekibin en genci Erol ustanın çırağı İbrahim Albay var. Boynuz kulağı geçermiş misali. Elektroniği hatmetmiş. Merhum Hamza Rüstem'i temsilen torun Mert Rüstem katılmış toplantıya. Hemen yanında Nurhan Balım, İzmirli olup da Güzel İzmir İşhanı zemin katındaki fotoğrafhanesini bilmeyen yoktur. Mutlaka bir fotoğraf çektirmişlerdir.
Erol Usal, dönemin lambalı radyoları ile başlayan macerası günümüzün elektroniğine kadar uzanmış. Yılmaz Alpacar esi yavrukurt, Hüseyin Sayar ilerleyen yaşlarına rağmen mekanik fotoğraf makinelerin profesörü. Gözleri kapalı makineyi dağıtıp toparlıyabiliyor. Bu ekip elli yıldır toplanıyormuş. Önceleri haftalık toplantılar, yaşlar ilerledikçe ayda bire düşmüş.
Bu ayki toplantı Mustafa Rüstem'in ev sahipliğinde Şirince Balıkevi'nde yapıldı.
* * *
Hazır söz açılmışken, bir ödül haberim daha olacak.
Türkiye'de ilk defa İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan, İzmir'deki tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkan doğru çalışmaların özendirilerek ödüllendirilmesini, tanıtılmasını ve bu yolla koruma bilincinin yaygınlaştırmasını hedefleyerek olumlu örneklerin artmasını amaçlayan yarışma 2003 yılından bu yana düzenleniyor.
Tarihe Saygı Yerel Koruma Ödülü, Karşıyaka Belediyesi Hamza Rüstem Fotoğraf Evi'ne ve koleksiyoner Mert Rüstem'e ayrı ayrı verildi.
Bu Fransız Kedisi izlenir
Ege Kültür Platformu Derneği tiyatro ekibinin düzenlediği "Fransız Kedisi" adlı ödüllü oyun 6 Aralık Salı günü 20.00'de Selahattin Akçiçek Kültür Sanat Merkezi'nde sahnelenecek. Hakan Bahadır Polat'ın yazıp yönettiği "Fransız Kedisi" adlı iki kişilik komedi oyununda FOX TV'nin "Arka Sıradakiler Umut" adlı sevilen dizisinin İngilizce öğretmeni Gülşen Sevim karakterini canlandıran Bahar Şenbahar da rol alıyor. Bahar Şehbahar ve Hakan Bahadır Polat oyunda başrölü paylaşıyor.
kentten
Alsancak savaş alanı gibi
Yollar kazılmış, kaldırımlar sökülmüş, aylardır sürüp gelen bu çapaçul ortamın ne zaman bitirileceği de belli değil.
Necmi Olcay, İzmir'in turizm sektöründe emek veren bir POTA okuru.
Necmi Olcay da, bir Alsancak mağduru.
İşte bu İzmirlinin başına gelenler:
"Koskoca bir Alsancak semti ve bir kenarındaki Kültür mahallesi yaşanacak yer olmaktan çıkmış gibi... Kültür mahallesinde adım atabilmek bir mesele.
Yollar toz-toprak-çamur deryası, iş makineleri, çalışmalar... Durum böyle iken, 1375, 1376, 1378, 1379 numaralı sokaklarda yaşayanlar araçlarını nereye bıraksınlar?
Önceki gün, 15.30 sıralarında, Şehit Nevres Bulvarı'na bıraktığım aracıma, ne trafik akışını ne de yaya kaldırımı engellemediği halde ceza yazmışlar. Bu hangi insafa, hangi izana sığar?
Bu sokakların sakinleri araçlarını paketleyip eve mi götürecekler?
Kaldı ki, Swissotel arkasındaki Kahve Dünyası, Sir Winston Tea gibi mekanların önünde her zaman tek veya çift sıra araç parkları olduğu halde, oradaki inandığım trafik polisleri hiçbir müdahalede bulunmadıkları halde, hiçbir şekilde trafik akışını ve yaya geçişini engellemeyen araca ceza yazılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?"
küpe
İnsanlar yanlış yapabilirler, yalnız büyük insanlar yanlışlarını anlarlar.
F. Kotzzebbue
günün fıkrası
Eşek
Dönemin ünlü şairlerinden Musa Kazım Paşa, Üsküdar-Beşiktaş yolcu vapurunda iki delikanlının konuşmasına kulak misafiri oldu. Delikanlının biri ötekine şöyle diyordu:
"Avrupa'yı görmeyenler eşektir."
Bu lafa içerleyen Musa Kazım Paşa hemen araya girip delikanlıya sordu:
"Sen Avrupa'yı gördün mü?"
"Evet..."
"Peki baban gördü mü?"
"Hayır..."
"O zaman sen eşek değil, eşekoğlu eşeksin..."