Gazetemizde 12 yıldır ekonomi muhabirliği yapan ve haberleriyle ekonominin nabzını tutan Murat Şahin, Yeni Asır TV'de de 6 yıldır ekonomi programlarının yapımcılığını ve sunuculuğunu yapıyor.
Bugüne kadar Profesyoneller, Duayenler, Zirvedeki Topuk Sesleri programları yayımlanan Şahin, son programı ile de "Kadın girişimcilere cesaret veren adam" ödülüne hak kazandı.
Şahin, Zirvedeki Topuk Sesleri programını kadının iş ve sosyal hayatta daha çok yer alması için başarılı projelere imza atan, başkanlığını EBSO Yönetim Kurulu Üyesi de olan Berkay Eskinazi'nin yaptığı Liyakat Derneği ile birlikte gerçekleştirdi.
***
Yeni Asır TV'de yayımlanan ve 25 başarılı kadın girişimcinin öyküsünün
anlatıldığı Zirvedeki Topuk Sesleri programı Liyakat Derneği tarafından da ödüle layık bulundu. Projeye Yeni Asır Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Şebnem Bursalı ile Yeni Asır TV Genel Müdürü Mehmet Akyar da büyük destek vermişti.
Geçtiğimiz günlerde de Liyakat Derneği, kadın girişimcilere cesaret veren program için bir ödül töreni düzenledi. Törende, programda girişimcilik öyküleri anlatılan kadın girişimcilere sertifikaları verildi. Ayrıca projeyi hayata geçiren ve destek olan Yeni Asır Gazetesi ekibine de özel plaket verildi. Liyakat Derneği Başkanı Berkay Eskinazi yaptığı konuşmada ise Murat Şahin için "kadınlara cesaret veren adam" ifadesini kullandı. Dünya Kadınlar Günü'nde 'bir el de sen ver' sloganı ile el ele tutuşarak kadın duyarlılığı konusunda Türkiye'ye bir kez daha öncü olan İzmir'de, Murat Şahin'de yaptığı programla kadın mücadelesine destek veren erkekler arasında yerini aldı.
hayattan
Bilim ile sanayi İzmir'de buluşuyor
İşte o zaman, savunmadan enerjiye, tekstilden hazır giyime, gıdadan kimyaya, otomotivden elektrik ve elektroniğe birçok alana yönelik dev üretim tesisleri, laboratuvar olarak kullanılır.
Akademisyenler ve öğrenciler, fabrikalarda araştırma gerçekleştirecek, sanayinin dinamizminden ve imkanlarından yararlanır.
Birlikte ortak çalışmalar da yapılır ve yeni buluşların peşinden gidilir.
* * *
Şimdi bir haber...
"Gediz Üniversitesi'yle İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) arasındaki işbirliğine bir önemli halka daha eklendi. İAOSB'de üretim yapan sanayiciler, önümüzdeki günlerde ders vermeye başlayacakları Gediz'e, fabrikalarını da açtı."
* * *
Bu atılımın öncülerinden Rektör Prof. Dr. Seyfullah Çevik, ABD'deki dünya çapındaki üniversitelerin, çevrelerindeki fabrikaları laboratuvar olarak değerlendirdiğine dikkat çekiyor ve şöyle konuşuyor:
"Kampusümüzdeki laboratuvarlara fabrikaların da eklenmesi gücümüze güç, heyecanımıza heyecan katacak, başta İzmir olmak üzere ülkemize büyük kazanç sağlayacak."
***
Mütevelli Heyeti Başkanı Abdullah Kavuk da duyarlı sanayicilere teşekkür ediyor ve ekliyor:
"Bu çabalar sayesinde Türkiye'nin teknoloji üreten, dünyaya buluşlarını sunan bir ülke haline geleceğine inanıyoruz" dedi.
kentten
60 yaş kartı ve Kocaoğlu
Yine şu "60 yaş kartları" meselesi.
Sıkı bir POTA okuru olan emekli başmüfettiş Durmuş Demirel "60 yaş kartı için verilen mücadelede İzmirli aydınlar tutumundan şikayetçi.
Durmuş Demirel "
"Aydınlarımızın 60 yaş kartları ile ilgileri ve ihtiyaçları olmadığından olsa gerek, yaşlılarımızın dertleriyle maalesef ilgilenmediklerini görüyoruz" diyor ve ekliyor: Geçtiğimiz hafta yerel basında sayın Başkan Kocaoğlu'nun yaşlılarımıza verilen saat dilimlerinde yolcu sayılarının az olduğunu; otobüslerin zaten gidip- geldiği söylemlerinin ne anlama geldiği, nasıl yorumlanması gerektiği üzerinde duran maalesef olmadı. Biz bundan, yaşlılarımıza sahip çıkalım, onlara saygı gösterelim değil; (bu saatlerde yolcu zaten az oluyor, otobüsler de zaten gidip-geliyor, hiç olmazsa boşuna gidip-gelmesin, masrafını yaşlılarımızdan çıkaralım) anlamı çıkardık. Yanılıyor muyum? Oysa; biz Başkanımızdan bu sözlerinden sonra şöyle açıklama yapmasını beklerdik: (Bu saatler, yolcu yoğunluğunun az olduğu saatler. Otobüslerimiz de zaten boş gidip-geliyorlar, yaşlılarımızı bedava veya 50-100 kuruşa taşıyalım) demesi daha şık, daha etik olurdu
fıkra
Hayat görüşü
Genç bir yıldız adayı koşarak salondan içeri girdi ilk bulduğu arkadaşına heyecanla anlatmaya başladı:
"Sorma şekerim... Hayatımın erkeğine rastladım. Müthiş bir BMW'si var. Üç fabrikası, kocaman bir de yatı. Üstelik cömert mi, cömert. Bak şu yüzüğe onun hediyesi.Üstelik durmadan benimle evlenmek istiyor."
" İyi ya!.. Sen de hemen peki de..."
"Maalesef cicim. Çünkü büyük bir kusuru var. Henüz 30 yaşında, üstelik zımba gibi sağlıklı."