Bir gerçeği dürüstçe ifade etmeliyiz; şu an da Türkiye'yi yöneten Ak Parti Hükümeti, hangi kritere vurursanız vurun, son 50 yılın en başarılı hükümetidir. Ben bu gerçeği dile getiriyorum diye bana yandaş, tetikçi filan diyen hipopotam kafalı halk düşmanı tiplere hayatım boyunca hiç aldırış etmedim.
Kendi öz halkına demokratik tercihlerinden dolayı "bidon kafa" diyen, sonra, "3 nesil ekmek yedik" dediği gazeteyi demokrat tutumundan dolayı eleştiren kişiye cevap versen ne olur, vermesen ne olur. Kendi halkına söven adam mıdır ki? Geçiyorum, söylemek istediğim şudur: Ak Parti Hükümeti, hangi ahlak ve vicdan ölçüsüne göre düşünürseniz düşünün, son 50 yılın en devrimci ve en yenilikçi yönetimidir. Zaten böyle olduğu için de Türk halkı bu partiye 4 kez temiz seçim kazandırmıştır. Asıl bu gerçeği göre göre söylememek zavallılıktır.
***
Ancak aynı şekilde Ak Parti'nin eksiklerini ve yanlışlarını da görüp söylememek zavallılıktır. Nitekim bu köşeden Hükümet'e ait her iyi şeyi hiçbir komplekse kapılmadan desteklediğim gibi, yanlış gördüğüm her icraatını da eleştirdim. Meraklısı internetten geçmiş yazılarıma bakabilir. Ancak, muhalefet son dönemlerde ülke sorunları karşısında o derece savruldu ve o derece akıl dışı bir çizgiye kaydı ki, hükümetin durduğu pozisyonun doğruluğu muhalefetin bu savruk duruşu yanında daha net gözüküyor. Elbette ülke sorunları konusunda tek bir ciddi çalışma ortaya koyamayan muhalefetin yanında sorunları çözmek için çaba gösteren hükümeti desteklemek gerekiyor.
***
Desteklemek gerekiyor, nitekim bu ülkenin halkı ve aklı başında aydınları bu hükümete ciddi destek veriyor, veriyor ama Ak Parti Hükümeti'nin şu sıralar çok kaygan bir zemine doğru hızla ilerlediğini de herkesin görmesi gerekiyor.
Bu durumun nedeni hükümetin başarısız olması değil; bu durumun sebebi tarihsel sorunları peş peşe çözme iddiasını ortaya attıktan sonra hala hiçbirini çözememiş olmasıdır.
Şu sıralar her yanımız açılım oldu ama açılan ve çözülen daha hiçbir şey yok ortada. Bunun böyle olması bu politikaların yanlış olduğunu göstermez, tam tersi, açılım politikaları doğru, ancak insanlar artık açılım lafı etrafında gerilim değil, icraat istiyorlar.
Hükümet ve Başbakan bilmelidir ki, Türk halkı bu açılım kavgalarından çok yoruldu. Önümüzdeki günlerde hiç olmazsa bir sorunu çözün; örneğin Alevi açılımını başlatın, hayata geçirin ve toplumun önüne koyduğunuz iddialı politikaların gerçekleşebilir olduğunu halka gösterin. Aksi halde halk üzerinde iktidarın değil, muhalefetin "bölünüyoruz" propagandasının daha etkili olacağı bir evreye giriyoruz.
Yine aynı şekilde çarşıda pazarda sorun var. Bir kriz yaşadı bu halk. Bu halkın önüne hükümetin bir onarım paketi açması şarttır. İşsizlik konusunda çok yaratıcı bir formülün bulunması çok önemlidir. Bu ülkenin gençleri önünü görmek istiyor artık.
Bunca başarılı olmuş bir hükümeti eleştirmek zorunda kalacağımız günler yaklaşıyor sanki. Umalım ki hükümet kendi durumunu iyi analiz etsin ve önlemlerini alsın.
Not: Mersin'deki karakol basma olayını herkes çok soğukkanlı bir şekilde izlesin. Ben bu saldırının bir provokasyon olduğunu düşünüyorum. Bir iki güne kadar kokusu çıkar zaten. Hk.
