O gün mümkünse kimseyle görüşmem.
Televizyonun karşısında devlerin kapışmasını izlerim.
Demirelli, Ecevitli- Demirelli, Özallı dönemlerden gelen bir alışkanlık bu.
Müthiş gerilimler, espriler, söz sanatları, zeka gösterileri bir arada seyirlik bir festival gibiydi o bütçe görüşmeleri.
AK Parti iktidarı döneminde de bazı yıllarda eskiyi aratmayacak şekilde hararetli geçti görüşmeler.
Örneğin geçen yılın bütçe görüşmelerine CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı hakkında ileri sürdüğü yolsuzluk iddiaları damga vurmuştu.
Bu yıl yapılan görüşmelerde ise geçen yılki tartışmanın "sucuklu" devamından başka herhangi ilgi çekici bir bölüm yoktu.
Muhalefet ve iktidar kendi pozisyonlarından daha çok ekonomi alanına giren konuları dile getirdiler.
***
Tabii bütçe derbisinin bir de final kısmı var. Bütçe önümüzdeki on gün içerisinde tartışılacak ve liderler yeniden tartıya çıkacaklar. Final nasıl geçer bilemiyorum ama pazartesi günkü görüşmeler herkesi şaşırtacak ölçüde sakin geçti.
Elbette bu yılki görüşmelerin değerlendirmeyi hak eden yanları vardı, belki de tam da olması gerektiği gibi kavgasız, gerilimsiz bir bütçe görüşmesi başlangıcı yaşandı.
Özellikle görüşmeyi liderlerin performansı bakımından değerlendirirsek, Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşması üzerinde durmak gerekir.
Kemal Kılıçdaroğlu'nu oldukça başarılı buldum kürsüde. Kendisini devamlı geliştirdiğine hiç şüphe yok. Kürsüde çekirdekten yetişmiş bir siyasetçi izlenimi verdi. Rakamlara hakimiyeti, konular arasında kurduğu mantık ilişkileri, ekonomik ve toplumsal konuları muhalefet diliyle ve halkın anlayabileceği bir üslupla siyasallaştırması dikkat çekiciydi.
MHP ve BDP liderlerinin gerilim yaratmayı amaçlayan konuşmalarının hiç alıcısı yoktu. |
Bu gözlem sadece bana ait de değil üstelik, kanaat önderlerinin genelinin Kılıçdaroğlu'nu başarılı bulduğu anlaşılıyor.
MHP ve BDP liderlerinin gerilim yaratmayı amaçlayan konuşmalarının hiç alıcısı yoktu Meclis'te. Nitekim etkisiz konuşmalar olarak değerlendirildiler.
***
İster istemez Başbakan Erdoğan'ın konuşması üzerinde durmak lazım. Başbakan'ın tipik ustalık dönemi konuşmalarından birisiydi bütçe konuşması. Sakindi, konulara hakimiyeti iyiydi. Kendisini gerilimli bir atmosfere göre hazırlamadığı belliydi.
Performans olarak bence Kemal Kılıçdaroğlu'yla eşit bir seviyede tamamladı konuşmasını. Ancak, özgüven yüksekliği bakımından bütün rakiplerinden üstte göründüğü çok belli. Sanki muhalefete, "Bugün keyifliyim, onun için sizin üzerinize fazla gelmeyeceğim" der gibiydi. CHP lideri yolsuzlukları gündeme getirmeseydi belki de "sucuk" bahsini açmayacaktı Başbakan.
Yalnız dürüstçe belirtmemiz gereken bir husus var: Mukayese Meclis kürsüsünde kullanılan bilgilerin sahihliği ve gerçeklik düzeyi üzerinden yapıldığı zaman Başbakan Erdoğan'ın halkı ikna etme katsayısı birden artıyor.
Nitekim bütçe görüşmelerinde gördük, siyasi eleştirilere ve sübjektif değerlendirmelere bir şey demeyeceğim ama CHP liderinin ekonomiye dair kullandığı rakamların neredeyse hepsini, verdiği rakamlarla çürüttü Başbakan. Kaldı ki CHP sıralarından da gözle görülür bir itiraz gelmedi.
Sonuç olarak benim değerlendirmem şu: CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun kürsü performansı çok iyiydi ama kullandığı malzeme zayıftı. Başbakan Erdoğan ise kürsüde, o eski rakibini ezen görüntüsünden çok uzaktı, ancak elindeki rakamların ve on yıllık iktidar karnesinin verdiği rahatlık her halinden hissediliyordu.
Bakalım derbi finali nasıl geçecek?