• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
ŞEBNEM BURSALI

Dersimli Kemal'e karşın İzmirli Tülay mı diyelim?

sebnem.bursali@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 12 Eylül 2014, 20:01
Prof. Dr. Tülay Özüerman ismini daha çok kadın üzerine yaptığı akademik çalışmalar ve açıklamalarla biliyorsunuz.
9 Eylül Üniversitesi'ndeki başarılı araştırmalarından ben de sıklıkla faydalanıyorum.
Toplumun özüne, bilimin mesafesiyle doğrudan dokunabilen ender akademisyenlerdendir Tülay hoca.
Bir başka özelliği de CHP'de fiilen siyaset yapıyor olmasıdır ki; 2 dönem Parti Meclisi üyesi olarak en üst seviyede yaptığı siyaseti şimdi düz bir CHP üyesi olarak devam ettiriyor.
Fakat; Tülay hoca bugünlerde kelimenin tam anlamıyla isyanlarda.
Sebebi de akademisyen arkadaşı Prof. Dr. Kayhan Kantarlı'nın, sosyal medya ve kendi blog sitesinden siyasi olaylar ve partisiyle ilgili yaptığı yorumlar sebebiyle "kesin ihraç" istemiyle disipline verilmesi.
2010 yılında Kemal Kılıçdaroğlu'nun çağrısıyla İzmir'den CHP'de aktif üye olarak siyasete adım atan akademisyenlerden olan Kantarcıoğlu'nun ihracının istenmesini sindiremeyen Tülay hoca bakın neler diyor:
"Deniz Baykal'ın Genel Başkan olduğu süreçte 2 dönem seçildiğim PM toplantılarında kendisine karşı en sert eleştirileri bizzat yüzüne yapmış bir CHP'li olarak, partimin yönetimindeki bu "tahammülsüzlüğü" demokrasi ile birlikte anabilmem, anlayabilmem mümkün değil.
Bugün akademisyen arkadaşım Kantarlı'ya yapılan yarın bana da yapılacak. Sıra bana da gelecek biliyorum ve ben sıra bana gelmeden "Ben buradayım" diyorum. Bizi, pirinç ayıklar gibi ayıklayarak nereye varacaklarını sanıyorlar?
Darbe dönemlerinin bile bir hukuku vardır. Ama ben bugünkü kadar hukuksuzluk görmedim.
CHP bir yol ayrımına geldi. Bizim partimizde hiçbir zaman kimlikler sorulmadı, sorgulanmadı, konuşulmadı.
Bugün artık CHP'de aktif siyaset yapabilmek için neredeyse kimliğini sormadan izin vermiyorlar.

ÖRGÜTÜN 3'TE 1'İ YOK

Genel Başkan bile çıkıp kurultayda "Ben Dersimli Kemal'im" diyor. O zaman ben de çıkıp "Ben de İzmirli Tülay'ım" mı diyeceğim? Bunun sonu nereye varır farkında değil mi bu insanlar?
Biz partimizde Alevi-Sünni-Kürt-Türk demiyorduk. Asla ayrılıkçı politika izlemiyorduk. Ama bugün CHP'de ayrışma isteniyor ve siyaset bunun üzerine yapılıyor.
Ben PM üyesi seçildiğim dönemde bin 100'ün üstünde oy olarak seçildim.
Partimiz o zaman bütünleşikti, ötekileştirme diye bir durum yoktu.
Oysa bugün PM üyeleri; parti örgütünün 3'te 1'inin hayır dediği oylarla seçildi.
Bunca baskıya rağmen son kurultayda CHP örgütü kendisini kanıtlamıştır, tavrını ortaya koymuştur.
Kemal Kılıçdaroğlu da bunu artık bir an evvel anlamalıdır. Örgüt; "Biz CHP'liyiz" mesajı vermiştir.

2 KURULTAYLIK CAN KALDI
Böyle giderse CHP'nin 2 kurultaylık canı kaldı. Bir an evvel temel ilkelerde toplanmalı.
Siyasette ideoloji gerilerse, çıkarlar öne çıkar. Toplum yerine "ben" siyaseti yapılır. Mücadele zemini kalmaz. Bugün maalesef olan budur.
Ben CHP'den, partimden ayrılmam. Gerçek CHP'li benim. Benim gibi gerçek CHP'lileri atabiliyorlarsa; buyursunlar atsınlar. Beni disipline verir ve ifadem için çağırırlarsa asla gitmem, asla hiçbir açıklama yapmam. Böyle bir süreçte atılırsam da; bu atılmak şereftir benim için."
CHP'nin bin 180 kurultay delegesi olduğunu hatırlarsak; 5-6 Eylül'deki 18. Olağanüstü Kurultay'da PM üyelerinin aldıkları oy ortalaması 447 olmuş. Yani; toplam delegenin yüzde 36.7'si. Bunun daha net ifadesi de; bugün oluşturulan partinin en yetkili organı olan PM'de CHP delegesinin 3'te 2'sinin desteğinin olmadığıdır.
Çok değil, 9 ay sonra yapılacak genel seçimlere de partiyi bu yönetim taşıyacak.
Yani; milletvekili adaylarını bu yönetim belirleyecek.
Sosyal demokrat ana muhalefet partisinde, partinin bu halinden rahatsız olup sıkıntısını dile getirenlerin de endişesi daha çok bu duruma zaten.
Yani; tabanın, örgütün önemli kısmının desteğini almadığı görülen yönetimin doğrudan yetkili olması.
Tıpkı; "Doğduğum günden bu yana CHP'liyim" diyen Prof. Özüerman hoca ve diğerleri gibi...


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.