Bu hafta beni çok etkileyen bir cümleye rastladım: Bir beyin ancak başka bir beyin sayesinde büyüyebilir diyordu... İçimi titreten, bir eğitimci ve ebeveyn olarak omuzlarımdaki sorumluluk duygusunu daha da hissettiren, adeta altında ezildiğim bir tümce oldu bu... Geleceği şekillendirecek beyinlerin gelişimlerinin bizim ellerimizde olduğunu düşünmek ve bunun gereğini yapmak boynumuzun borcu. Kendimiz için vazgeçmişsek bile, çocuklarımız için gelişmekten ve geliştirmekten başka çaremiz yok. Geliştirilecek o kadar çok konu var ki...
AKILLI DUYGULAR
Bilişsel faaliyetlerin önemi hepimizin malumu. Eğitim sisteminde belki de velilerimizin en çok değer verdiği kısım ,akademik başarı. Ancak hep vurguladığımız ve son araştırmaların gösterdiği gibi; asıl duygsal zeka ayırt edici unsur olacak gelecekte. Yani aklın mutlak hakimiyet dönemi çoktan geçti. Antik Yunan'dan başlayan, Hristiyanlık ve Rönesans ile yüceltilen akıl; günümüzde değer kazanmaya başlayan duygular ile barışmanın yollarını aramakta.
Bunda aklın sanal olarak da üretilebildiğinin görülmesi büyük etkenlerden olabilir tabii ki. Ayrıca insanın aklıyla geliştirdği teknolojinin hızlı toplumsal değişime sebep olması beraberinde birçok uyum sorununu da getirdi. Yeni toplumsal düzene uyum ise sadece duygusal zeka ile başarılabilir. Zaten 1990'larda bilimsel araştırmalar duyguların da zihinsel faaliyetler olduğunu bizlere gösterdi.
ANLAŞILMANIN HUZURU
Duygusal zekayı geliştirmek için ise öncelikle çocuklara kendi duygularını tanıma fırsatı vermeliyiz. Göreceğiz ki, çocuklar imkan verildiğinde ve duyguları kabul edildiğinde bu konuda bizden çok daha başarılılar. Yapmamız gereken bazen sadece yaşadığı duyguyu tanımlamak ve onu anladığımızı belirtmek... Mesela ağlayan çocuğu susturmak yerine, sebebini bulup, çok üzülmüş, kızmış ya da öfkelenmiş olmalısın diyebilmek. Deneyin lütfen ve ardından anlaşılmış olmanın huzurunu görün onun gözlerinde... Nasıl çok daha kolay sakinleştiğine şaşıracaksınız.
Yol gösterecekseniz eğer, sakinleştikten sonra çok daha kolay yapacaksınız.
Üstelik, duygusal zekası yüksek çocukların gelecekte daha başarılı olması, bir başka güzel haber.
PROBLEM ÇÖZME
Çocuklarımızın sadece matemetik problemi çözmesi onları hayata hazırlayamıyor maalesef. Hayattaki sorunları çözmesi için onu motive etmek, çözmesine olanak tanımak becerilerinin gelşmesini sağlayacak. Her gün duygular hakkında konuşmak ve empatik cümleler kurmak da önemli.
İstediği olmadığı için sinirlendiğinde, ben de hayalkırıklığına uğradığımda öfkeleniyorum dersek örneğin hem kendini hem de başkalarını tanıması için önemli bir adım attırmış olabilirİz.
SEVMEYI ÖĞRENMEK
Hepsinden daha önemlisi ise çocuklarımızı çok sevmemiz. Sevdiğimizi göstermemiz. Çünkü çocuk sevile sevile sevmeyi öğrenecek. Sevgi ise hepimizi insan yapacak..Ruhumuzu besleyecek.
Sevgiyi Valentines Day de bir güne sığdırıp aramak yerine; Türk kültüründe, Mevlana'da her gün bulmak ;
Şefkati Hacı Bektaşi ile tanımak, Yunus Emre'yle aşkı, hoşgörüyü hatırlamak kısacası özümüze dönmek gerek..
Zira, Sen kendini bilmez isen, ya nice okumaktır, diyen Yunus'a hak vermemek mümkün müdür?