O kadar çok medeniyet gelip geçti ki Anadolu topraklarından, geride bıraktıkları gizemi çözmek de bize kaldı. Belki de bir kısmı hala keşfedilmeyi beklese de keşfedilenler, aralarında binlerce yıl olsa da birbirleriyle ortak özellikler taşıyabiliyor. Bu özelliklerden biri de 'T insanlar'... Birbirinden yüzlerce kilometre uzaklıkta bulunan harabelerde duvarlara resmedilen insanların 'T' biçiminde olması bir sadece bir tesadüf mü? Yoksa en eskiler, bir sonrakileri de mi etkilemişlerdi? Belki de bu belli bir ritüelin resmiydi...
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Euromos Antik Kenti Kazı Başkanı Doç. Dr. Abuzer Kızıl da tam olarak bunu işaret etti.
Örneğin taşlara kusursuz hayvan figürleri işleyen Göbeklitepelilelerin, insanları basit bir şekilde yani 'T' biçiminde tasvir etmesinin, dini bir ritüelin parçası olduğunu gösterdiğini söyleyen Kızıl, "Bu insanlar kertenkeleyi, yılanı en ince ayrıntısına kadar resmedebilmiş insanlar. Neden insan figürünü daha düz bir şekilde tasvir etsinler ki! Göbeklitepe ve Latmos'un arasında binlerce yıllık bir zaman farkı var ama insanlar aynı şekilde tasvir edilmiş. Bu da bize dini bir törenin resmedildiğini gösterebilir" diye konuştu.
ŞANLIURFA GÖBEKLITEPE
Göbeklitepe, Şanlıurfa il merkezinin 18 km kuzeydoğusunda, Örencik köyü yakınlarında yer alan dünyanın bilinen en eski kült yapılar topluluğudur. Bu yapıların ortak özelliği, T biçimindeki 10-12 dikilitaşın yuvarlak planda dizilmiş, aralarının ise taş duvarla örülmüş olmasıdır. Bu yapının merkezinde daha yüksek boyda iki dikilitaş karşılıklı olarak yerleştirilmiştir. Bu dikilitaşların çoğu üzerinde insan, el ve kol, çeşitli hayvan ve soyut semboller, kabartılarak veya oyularak betimlenmiştir. Bu motifler yer yer bir süsleme olamayacak kadar yoğun kullanılmıştır. Bu kompozisyonun bir öykü, bir anlatım veya bir mesaj ifade ettiği düşünülür. Göbeklitepe'nin tarihi günümüzden en azından 11.600 yıl öncesine dayandırılır.
ŞANLIURFA KARAHANTEPE
Göbeklitepe'ye yaklaşık 35 kilometre mesafede yer alan Karahantepe'de, Göbeklitepe'deki yapılara benzeyen ve ilk belirlemelere göre Neolitik döneme ait "T" biçiminde 250'nin üzerinde dikili taş tespit edildi. Kazı çalışmalarında Neolitik döneme ait insan ve hayvan heykelleri ile ana kayaya oyulu çukur tabanlı yapılar bulundu. Bu yapıların da en az 10 bin yıllık olduğu biliniyor
AYDIN-MUĞLA LATMOS DAGI KAYA RESIMLERI
Aydın ve Muğla arasında yer alan Beşparmak Dağları olarak da bilinen Latmos Dağı, 8 bin yıllık kaya resimlerine ev sahipliği yapıyor. Latmos'ta yer alan dev kayaların içindeki mağaralarda yer alan bu resimler, bölgede çıkan demir oksitten elde edilen kırmızı boyalarla yapılmıştır. 1994 yılında Alman arkeolog Dr. Anneliese Peschlow tarafından keşfedilen kaya resimlerinde binlerce yıl önce Latmos'ta yaşayan insanlara ait aile betimlemeleri. dinsel törenler ve toplumsal etkinliklere dair çizimler yer alır. Bu resimlerde yer alan insanlar 'T' şeklinde tasvir edilmiştir.
KONYA ÇATALHÖYÜK
Çatalhöyük Neolitik Antik Kenti, Konya'nın Çumra ilçesinin 10 km. doğusunda yer alır. İki höyükten oluşan Çatalhöyük Neolitik Kenti'nin daha uzun olan Doğu Höyüğü, M.Ö. 7400 ve 6200 yılları arasına tarihlenen 18 Neolitik yerleşim katmanından oluşur. Söz konusu katmanlarda, sosyal örgütlenmeyi ve yerleşik hayata geçişi simgeleyen duvar resimleri, rölyefler, heykeller ve diğer sanatsal öğeler yer alır. Batı Höyüğü ise M.Ö. 6.200 ve 5.200 yılları arasına tarihlenen Kalkolitik Dönem'e ait kültürel özellikler gösterir. Bu özellikleriyle Çatalhöyük, aynı coğrafyada 2000 yıldan fazla bir süredir var olan köylerden kentsel hayata geçişin de önemli bir kanıtıdır.
KAHRAMANMARAŞ DOMUZTEPE HÖYÜGÜ
Kahramanmaraş Pazarcık ilçesine bağlı Kelibişler Mahallesi'nde yer alan Domuztepe Höyüğü'ndeki kazılarda, 'T' biçimli ve stilize edilmiş insan görünümlü 5 santimetrelik taştan yapılmış amuletin (tılsımlı olduğuna inanılan nesne) bulunmuştur. Bu taş, 12000 yıllık geçmişiyle 'tarihin sıfır noktası' olarak nitelendirilen Göbeklitepe'deki yabani hayvan figürlü 'T' biçimli dikili taşlara benzerliğiyle dikkati çekiyor. Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin, "Göbeklitepe ile Domuztepe arasında zamansal olarak yaklaşık 1500 yıl fark var ancak 'T' biçimli stilize insan görünümlü bu tür amuletlerin Domuztepe'de bulunuyor olması, Göbeklitepe ve çağdaşı diğer yerleşim yerlerinin, kendisinden 1500-2000 yıl sonraki topluluklarla arasında kültürel bütünlük ve devamlılık olduğunu gösterir" dedi.
ADIYAMAN KILISIK HEYKELI
Adıyaman'ın Kahta ilçesine bağlı Kilisik köyünde 1970'li yıllarda köylü vatandaşlar tarafından bulunan ve müzeye teslim edilen Neolitik döneme ait 9500 yıllık Kilisik heykeli depoda tesadüfen bulundu. Şanlıurfa Göbeklitepe'de ortaya çıkan heykellere benzerliği ile dikkat çeken ve uzuvlarından tanrıçayı temsil ettiği tahmin edilen heykel 'T' şeklindedir. Kilisik Heykeli yaklaşık 80 cm. boyunda ve kireçtaşından oyulmuştur. Dikkate değer bir şekilde 'T' şeklinde olan kafa arkaya doğru genişliyor, vurgulanmış bir burun ve sadece izleri belli olan gözler ve ince bir yüz betimlenmiş. Vücudun her iki yanında kollar gösterilmiş, eller karnın üstünde bir miktar çıkıntı üzerinde bağlanmıştır.
HACER ÖNOĞLU ÜLGER