Birbirinden güzel koylarıyla her yıl binlerce turisti ağırlayan İzmir'de 20'den fazla dalış kulübü faaliyet gösteriyor. Kulüpler, çeşitli türlerdeki canlılara ev sahipliği yapan Çeşme ilçesi açıklarındaki "Monem", Seferihisar ilçesi açıklarındaki "Sahil Güvenlik" ve "Balıkçı teknesi" ile Karaburun ilçesi açıklarındaki "9 Eylül" ve "Alaybey" batıkları başta olmak üzere onlarca noktaya dalış yapma imkanı sağlıyor. Amatör dalgıçlar, profesyoneller eşliğinde yaptıkları dalışlarda müren, orfoz, vatoz, akya, horozbina, iskorpit, deniz tavşanları, yunus balıkları ve tunikatlar gibi su altı dünyasının renkli canlılarını görme fırsatını yakalıyor. Dalış meraklılarından yeterli tecrübe ve ekipmana sahip olanlar ise deniz altındaki güzellikleri ve yaşadıkları maceraları, kamerayla görüntülüyor.
"DALIŞ YAPMAMAK BÜYÜK KAYIP"
Su altı fotoğrafçılığı yapan Efe Akçakayalıoğlu, dalışta 32, su altı fotoğrafçılığında ise 18 yılı geride bıraktığını söyledi. Su altında yaşadıklarının tarif edilemeyecek kadar güzel olduğunu kaydeden Akçakayalıoğlu, "Çok değişik bir güzellik, çünkü yaşadığınız ortamın dışına çıkıp, başka yaşam formlarından canlılarla karşılaşıyorsunuz. Fotoğrafla o ortamı görüntülüyor, belgeliyor ve su altı hayatının akışını geniş kitlelere sunuyorsunuz. Bu tarifsiz bir durum" dedi.
KARABURUN VE FOÇA BÜYÜLEYİCİ
Türkiye'deki birçok noktada dalış yaptığını ifade eden Akçakayalıoğlu, en sevdiği dalış bölgelerinin Çeşme, Foça, Karaburun ve Sığacık ile Muğla'nın Datça ilçesinde olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Karaburun'un, Sığacık'ın ve Foça'nın su altı dünyası gerçekten büyüleyicidir. Çeşme'de de bazıları ne yazık ki kapalı olsa da çok özel dalış noktaları bulunuyor. İzmir'de yaşayıp dalış yapmamak büyük kayıp. Su altında olmak zaten harika bir terapi. Her dalışta yeni bir şey keşfetmek ise büyük mutluluk. Su altı fotoğrafçılığıyla ben tüm bu ayrıcalıkları belgeliyor ve insanlığa göstermiş oluyorum." Yaklaşık 10 yıldır su altı fotoğrafçılığı yapan, makro fotoğrafçılıkta çeşitli ödül ve dereceler alan Turusen Yüzbaş da Antalya, Çanakkale, Muğla, Hatay ve İzmir kıyılarında dalış ve su altı fotoğrafçılığı yaptığını belirtti. En sevdiği dalış noktalarının başında Karaburun'un geldiğini söyleyen Yüzbaş, bu bölgede güzel fotoğraf çekmenin zor olmadığını vurguladı.
MACERA VE HEYACAN DOLU BİR DENEYİM
Karaburun Dalış Merkezi yöneticisi Hamdullah Aras da İzmir ve özellikle Karaburun'daki su altındaki çeşitliliğe dikkati çekti. Çeşme'de "Monem", Seferihisar'da "Sahil Güvenlik" ve "Balıkçı teknesi" ile Karaburun'da "Alaybey" ve "9 Eylül" batıklarının olduğunu belirten Aras, şöyle devam söyledi: "Batıklar, dalgıçların ve fotoğrafçıların çok sevdiği noktalar. Dolayısıyla özellikle Karaburun hem macera, yenilik ve heyecan arayanların hem de su altı fotoğrafçılarının ilgi noktası olmaya başladı. Bunun dışında Karaburun'da 16 dalış noktamız var. Karaburun çok canlı bir yer. Bu bölgelerde özellikle batıklarda yüzlerce sayıya ulaşan akya sürüleri görüyoruz. Orfozları da çok sık görüyoruz. Karaburun ayrıca su altındaki yer şekilleri dolayısıyla Türkiye'de en fazla müren balığının görüldüğü bölgelerden biri. Zaten bu canlılık su altı fotoğrafçılarını bu bölgeye çekiyor."