Muğla'da 150-200 yıllık has ipekten dikilen gelinlik, Bodrum'da oturan 78 yaşındaki Nazan Rado isimli vatandaş tarafından Muğla Olgunlaşma enstitüsüne bağışlandı. Gelinlik, 1839 yılında Kışla olarak yapılan, 1916'da onarılarak liseye dönüştürülen tarihi binanın sonraki yıllarda Turgut Reis Lisesi, Ticaret Lisesi, Halk Kütüphanesi, Halk Eğitim Merkezi ve Kız Meslek Lisesi olarak değişik isimlerde hizmet veren ve son olarak 2018 yılında açılan Muğla Olgunlaşma Enstitüsü'nde sergileniyor. Muğla Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Mehmet Keleş, kuruluş amaçlarının milli kültürel değerleri araştıran, güncelleyerek yenilerini üreten ve gelecek kuşaklara aktaran bir kurum olduğunu söyledi. Keleş, geçen yıl Bodrum'da yaşayan bir ailenin Muğla Olgunlaşma Enstitüsü tarafından kültürel değerleri araştırdıklarını, sosyal medyadan öğrendiğini, kendilerine bir gelinlik bağışlamak istediğini belirttiğini ifade etti. Keleş, şöyle devam etti: "Gelinliğin kendisine annesinden hediye olduğunu, ona da onun annesinin gelinliği olduğunu söylüyor. Bizim tahminimize göre yaklaşık 150- 200 yıllık arasında bir gelinlik. Çünkü eskiden gelinlikler anneler tarafından yapılırdı. Kız çocuk dünyaya geldiğinde çeyiz hazırlanırdı. Gelinliğin üzerinde pul, payet ve kurt tırtılları oluşturulmuş Maraş işi teknikleri var. Bu teknikleri günümüzde yaşatan ve yapan çok kimse kalmadı. Geçmişteki bu sanatın ve giysilerdeki süsün ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor. Çünkü eski insanlar hep şunu amaç edinmişler. Süs eşyası değil, süslü eşyalar vardı. Bir giydiği gelinliği süslemiş ve kullanmış. Kullanım ömrü bittiğinde yenisi yapmış."
HAM İPEKTEN YAPILDI
Ham ipek gelinliğin enstitüdeki usta öğreticiler tarafından korunduğunu belirten Keleş, "Ham ipek, 100 yılın üzerinde geçen süreçte kendiliğinden dökülme yapan bir ürün. Günümüzün saten kumaşları gibi değil. Bundan kaynaklı kendiliğinden doğal dökülme var. Biz bunu el sanatları usta öğreticilerimizin yardımı ile gerekli işlemlerini yapıp cam içinde korumaya çalışıyoruz. Muğla Olgunlaşma Enstitüsü olarak kültürel değerleri araştırıp yenilerini de tasarlayabilme gayretiyle Muğla gelinliğini kendimiz yaptık. Muğla'mızın kendi pamuklu dokumalarından Yeşilyurt Bürümcük dokumasından ve Datça'mızın iğne oyalarıyla süsleyerek yeni bir gelinlik yaptık. İkisini birlikte kurumumuzda sergiliyoruz" diye konuştu.
MUĞLALILARA ÇAĞRI
Keleş, Muğlalılara çağrıda bulunarak kıyıda, köşede ve sandıkta Muğla kültürünü yansıtan eşyaların olgunlaşma enstitüsüne bağışlanarak sergilenebileceğini belirtti. Elinde eski kıyafeti olan Muğlalı vatandaşların kendileri ile iletişime geçmeleri halinde bu eşyaların hem enstitüde sergilenebileceğini hem de sanal ortamda müze oluşturulacağını anlatan Keleş, yeterli kıyafet ve ürüne ulaşılmaya çalışıldığını kaydetti.
"GELİNLİK ANNEANNEMDEN KALMA"
Bodrum'da oturan ve gelinliği bağışlayan Nazan Rado, gelinliğin anneannesinden kaldığını dile getirdi. Anneannesinin 1945 yılında öldüğünü aktaran Rado, şunları kaydetti: "Tahminen 1800'lerin sonunda giymiş olması lazım. En küçük çocuğu annemdi. O da 1907 doğumlu idi. Sadece gelinlik değil, aileden gelen başka çantalar vardı. Onların hepsini oraya bağışladım. Hiç olmazsa gençlere kalsın, görsünler eskiden nasıldı hayat. Annem öldükten sonra tesadüfen bulduk evde. Varlığını biliyorduk ama nerede olduğunu bilmiyorduk. Olduğu gibi Olgunlaşma Enstitüsüne verdim."