Meme kanseri tanısı sonrasında kadınların yaşamlarında büyük oranda değişikler olmaktadır. En önemlisi şüphesiz psikolojik dünyalarındaki sorular ve olası yanıtlardır. Memeler organ olarak kadını tanımlayan ve tamamlayan estetik yapılar olarak bilinmektedir. Ve kadın estetizminin en önemli yönlerinden biridir. Dolayısıyla bu organın hastalanması ve kanseri, kadın hayatını olumsuz etkilemektedir. Kadınlar meme kanserine yakalandıklarında ilk önce ölüm ve yaşam konusunu düşünmektedir. Sonrasında aile yaşantısı ve sosyal hayatı akla getirirler. Bu dönemde kadınların bazı duygu durumda değişimler olur. Kabaca ve sırasıyla; inkar, korku, öfke, kaygı-depresyon ve en sonunda kabullenme süreçleri yaşanmaktadır.
Bu süreçler bazen yoğun, bazen yüzeysel olsa da bu durumlar insani yani olağan olarak yaşanır.
GÜVENLİ BİR ILETİŞİM
Meme kanseri tanısında kadınların yaşadığı en önemli sorunlarından biri meme kanseri hakkında doğru ve net bilgilere ulaşma zorluğu olmaktadır. Bunlara göre hastalığın ve sürecin tam ve eksiksiz anlaşılması, hastaların uyumu ve rahatlaması için çok önemlidir. Güven duyacakları uygun iletişimin sağlanması gerekmektedir.
Sonuç olarak bu süreçleri meme doktorlarının şekillendirmeleri yerinde olacaktır.
Meme kanseri süresince hastalarımızın umutlarını yüksek tutmalarında yarar vardır. Bu hem kendilerini iyi hissettirecek hem de kanser tedavisinin etkinliğini artıracaktır. "Her şeyin başı moral" denir, tam burada geçerli bir söylem. Burada şunu anlatalım, hastalık kişiye özeldir ve öğle kalmalıdır. Meme kanseri hakkında kadının sadece kendisine bilgi verilmelidir.
O kendini hazır hissederse ve kendi isterse bu bilgileri çevresiyle paylaşabilir.
ÇEVRENİN YAKLAŞIMI
Bu olaylar sırasında çevrenin hastaya yaklaşımı da son derece değerlidir. Buna göre; hastayı zorlayan sıkıcı ve bazı kalıplaşmış yaklaşımlardan uzak durulmalıdır. Hastalara asla acıma duygusu hissettirilmemeli, sadece onun yanında olunduğu ve acısının paylaşıldığı hatırlatılmalıdır. Onunla başka hastalar kesinlikle karşılaştırılmamalıdır.
Onun sosyal statüsünün yerinde olduğu farkettirilmeli ve onlara normal davranılmalıdır.
Meme kanserli hastalarda tüm tedavileri yapılması konusunda meme doktorlarına güvenmesi gerekir. Bazen hastalarımız kendi kararları gereği, ameliyat sonrasında tedavilerini aksatmakta ve gereksiz bir tamamlanmış psikoloji içine germektedir. Bunlar yanlış tavırlardır. Bu süreç de kendilerine ve hekimlerine güvenmelidir. Hastalarımızın temel psikolojisi, önemli bir hastalığa yakalandığı bilmeleri gerekir. Uygun tedavi için sabırlı olmalıdırlar. Güvendiği doktorları ona uygun tedavi düzenlemelerine güvenmelidir. Ve tüm tedaviler bittikten sonra yaşamlarına kaldıkları yerden devam edeceklerinin farkında olmaları beklenir.
Bu psikolojide olmalıdır. Yaşam sağlıklı psikoloji ile keyiflidir. Saglıkla kalın...