Savaşın en masum yüzü çocuklar ölüyor
Milyonlarca masum insanın kanını döken ve göçe zorlayan savaşlardan biri de Avrupa’nın göbeğinde yaşanıyor. Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına Batı ülkeleri seyirci kalırken, en büyük bedeli ise çocuklar ödüyor
- Dış Haberler
- Giriş Tarihi: 06 Mart 2022
Rusya'nın saldırısı nedeniyle Ukrayna'da binlerce aile ülkeyi terk etmek zorunda kalırken, savaş ve çatışma ortamından en çok çocuklar etkileniyor. Ülkenin dışında ya da kendi ülkesinde yerinden edilmiş şekilde yaşamını sürdürmek zorunda kalan binlerce çocuk, kriz ortamlarında ağır bedel ödüyor. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği verilerine göre, 24 Şubat-3 Mart arasında yarısından fazlası Polonya'ya olmak üzere 1 milyon 209 bin 976 mülteci Ukrayna'dan komşu ülkelere geçti. Bu yoğun göçün en büyük mağdurları ise çocuklar.
500 BİN ÇOCUK GÖÇ ETTİ
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNİCEF) verilerine göre, 7 günde evlerini terk etmek zorunda kalan çocuk sayısı 500 bin. Ne olduğunu bilmeyen yüz binlerce çocuk, geride hatıralarını bırakıp aileleriyle göç ediyor. Ukrayna'da sivillerin de yaşamını yitirdiği savaş nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kalan ailelerin Türkiye'ye tahliyeleri gruplar halinde devam ediyor. Bazıları kundakta bazıları da annesinin yanında çok sayıda çocuk, aileleriyle Türkiye'ye geldi.Ukrayna'dan gelen Tatyana Stepanova, 3 yaşındaki kızını da alarak Türkiye'ye geldiğini belirterek, "Herkes eşini orada bırakmak zorunda kaldı. Belki de birçok çocuk babasız kalacak.
ÇOĞU BABASIZ KALACAK
Oradaki durum çok kötü, felaket, her yerde savaş var. Çocuklar bomba seslerinden sürekli ağlıyor, korkuyor" diye konuştu. Harkiv'den gelen Azeri Ülker Başalıyeva da, "Çocukların ölmesini istemiyoruz. Yol boyunca sürekli ağladılar. Her şeyimizi bırakıp geldik" dedi.
DOĞUM YAPMAK İÇİN GİTTİĞİ UKRAYNA'DA MAHSUR KALDI
İSTANBUL'DA yaşayan Hakan Alacatağ'ın eşi Oleksandra Alacatağ, doğum yapmak için gittiği Ukrayna'da 1 yaşındaki bebeğiyle mahsur kaldı. Çatışmaların en şiddetli yaşandığı bölgede olduklarını söyleyen Alacatağ, "Hamile kaldıktan sonra 5. ayımda Ukrayna'ya gidip orada doğum yapmayı planladım. Burada kaldım, Türkiye'ye dönemiyorum çünkü havalimanlarını bombaladılar. Gece uyurken çocuğumun elini tutarak uyuyorum ve yarını bilemiyorsun. Yaşadığımız yer çember şeklinde sarılmış durumda ve çıkmamıza izin vermiyorlar. Burada doğum yapacağım gibi gözüküyor çünkü 7. ayım bitti" diye konuştu.
SINIRDA YAŞANAN IRKÇILIĞA ARAP DÜNYASINDAN SERT TEPKİ
UKRAYNA'DAN yüzbinlerce insanın komşu ülkelere göçü sırasında Avrupalı olmayan insanlara yapılan ayrımcılığa tepkiler sürüyor. Sınırlarda siyahi ve arapların ikinci plana itilmesine Arap dünyasından da sert tepki geldi. Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları Örgütü (Euro-Med) Başkanı Rami Abdu, "Yaşananlar Avrupalı olmayan etnik kökenleri dışlayan ve ayrımcılık yapan ırkçı bir Avrupa politikasını belirginleştirdi" dedi. Suriyeli muhalif yazar Ahmet Muvaffak Zeydan da "Uluslararası Adalet Divanının Putin'in işgalinden sadece 5 gün sonra soruşturma açması iyi bir şey ama Suriye halkına yıllardır yapılan katliama ne demeli?" diye konuştu.