Aydın Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı ASKİ Genel Müdürlüğü'nde 2015- 2020 yılları arasında görev yapan ve FETÖ'nün belediyeler imamı Erkan Karaaslan'ın şirketine yapılacak ödemeyi usulsüz olduğu gerekçesiyle yaptırmayan Satın Alma Şube Müdürü Ümmü Gülsüm Uslu'ya "fotokopici yapılmak" ve "bir odada tecrit edilmek" de dahil organize ve iştirak halinde mobbing uygulayan 10 üst düzey bürokratın yargılanmasına başlandı.
DURUŞMAYA SADECE 3 SANIK KATILDI
Duruşmaya sanıklardan dönemin ASKİ Abone İşleri Daire Başkan Vekili Tanju Topçu, Tufan Yılmaz, Egemen Emre Beşli ile mağdur Ümmü Gülsüm Uslu katıldı. Sanıklardan Erdoğan Öztürk, Şefika Çoban, Ahmet Uğur Cebeci, Vicdan Çetal ve Metin Erdoğan katılmadı. Uslu'dan kamera önüne geçip görüntü vermesini isteyen sanık Tanju Topçu, ifadesinde çarpıcı itiraflarda bulundu.
GÖREV YERİ USULSÜZCE DEĞİŞTİRİLDİ
2015'te ASKİ Abone İşleri Daire Başkan Vekili olarak görev yaptığını ve 2016 yılında görevden alındığını ifade eden Topçu, Uslu'ya uygulanan mobbingi anlattı. Topçu, "Uslu, yapılan bir ihale sonrasında sözleşme şartlarına uygun olmama nedeniyle hak edişleri imzalamamış, bu nedenle kendisinin görev yeri usulsüz bir şekilde ilçe kadrosuna alınarak değiştirildi" diye konuştu.
'MÜŞTEKİYİ KORUMAK İÇİN YAPTIM'
Uslu'nun kendisine bağlı ilçe teşkilatında görevlendirildiğini anlatan Topçu, "Sanıklardan İnsan Kaynakları ve Eğitim Daire Başkanı vekili Metin Erdoğan beni arayarak müştekinin işe geç gelip gittiğini söyledi. Kamera sistemi ve girişte personel parmak izi okuma sistemi olduğu için bir şey yapmadım. Aradan birkaç gün geçtikten sonra aynı sebeple beni yeniden aradı, aynı iddiayı tekrarladı" dedi. Topçu sözlerini şöyle sürdürdü: "Beni aradıktan sonra merkezde çalışan Aytaç Girgin'i arayarak müştekinin işe geç geldiğini ve parmak izi basmadığını söylemiş. Bunun üzerine ben müştekinin çalıştığı ilçe birimini arayarak telefondaki şahsa müştekinin iş yerinde olup olmadığını sorup kameradan kendisini göremediğimi söyledim. Telefonda görüştüğüm şahıs bana müştekinin iş yerinde olduğunu söyledi. Bu sırada ben de kameradan müştekiyi gördüm. Uslu'ya kamera karşısına geçmesini söylediğim doğrudur ancak kesinlikle mobbing olarak yapmadım. Müştekinin takip edildiği herkes tarafından biliniyordu. Ben de bu hususta sürekli aranıyordum. Kendi vicdanımı da rahatlatmak ve müştekiyi korumak adına görünür olmasını istedim. Daha sonra sanık Metin Erdoğan'ı arayarak kameradan müştekiyi gördüğümü söyledim" dedi. Aradan birkaç gün geçtikten sonra Genel Müdür Vekili Erdoğan Öztürk (Şu an Ankara ASKİ Genel Müdürü) imzalı resmi bir yazı aldığını anlatan Topçu, şöyle devam etti:
BİRKAÇ GÜN SONRA YAZI GELDİ
"Yazı gereğince müşteki hakkında işe geç gelme nedeniyle disiplin soruşturması yapmam gerekiyordu. Yazı gereğince müştekinin savunmasını aldım. Ayrıca kamera kayıtları ve parmak izi kayıtları incelendiğinde iddia asılsız olduğu için iddiaların gerçeği yansıtmaması nedeniyle müşteki hakkında ceza verilmesine yer olmadığı kanaati bildirerek yazıya cevap verdim. Kesinlikle müşteki hakkında disiplin soruşturması dahi başlatmadım." Öte yandan duruşmada mağdur Ümmü Gülsüm Uslu'ya, baro kanalıyla avukat verilebileceği hatırlatıldı. Uslu, "Avukat tutmak istemiyorum şikayet ve delillerimi huzurda bildireceğim" diye konuştu.
HAKSIZ ÖDEMEYİ ENGELLEDİ
FETÖ Belediyeler İmamı Erkan Karaaslan'ın şirketi Muhkem Danışmanlık, Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 'ihale danışmanlığı alımı' ihalesini 27 Şubat 2015'te kazandı. Büyükşehir Belediyesi ASKİ Genel Müdürlüğü Mali Hizmetler Daire Başkanlığı'nda satın alma şube müdürü olarak görev yapan Ümmü Gülsüm Uslu da (44) hizmet alımının yerine getirilip getirilmediğinin tespiti için kontrol amiri olarak görevlendirildi. Muhkem danışmanlık şirketinin sözleşme şartlarını yerine getirmediğini tespit eden Uslu, firmaya haksız ödeme yapılmasını engelleyince o günden sonra zincirleme mobbinge maruz kaldı.
İLK OLARAK FOTOKOPİCİ YAPTILAR
USLU, ilk olarak ASKİ Genel Müdür Yardımcısı Nermin Canyurt tarafından aylarca fotokopi çekmeye ve taşeron çalışanların akaryakıt fişlerini kontrol yapmaya zorlandı. Canyurt'un yanı sıra üst düzey bürokratlar da Uslu'ya mobbing uygulamaya devam etti. Uslu, dönemin Genel Sekreteri Uğur Cebeci'nin odasına çağrıldı. Cebeci, "Neden hak ediş belgeni imzalamıyorsun? Son kararın ne?" dedi. Uslu da, "Hizmet sözleşme ve teknik şartnameye uygun olarak gerçekleşmediği için imzalamıyorum. Aksi takdirde kamu zararına ve edimin ifasına fesat karıştırma suçunu işlemiş olacağım" dedi.
EŞİ BAŞKA BİR İLÇEYE SÜRÜLDÜ
BU görüşmede 'eşin hangi birimde çalışıyor' diye soran Cebeci, Uslu'nun eşi Ali Altenel'i de başka bir ilçeye sürdü. Uslu, ilerleyen süreçte çağrıldığı Canyurt'un odasında Erkan Karaaslan ile görüştü. Karaaslan "Muhkem'e ait belgeleri neden imzalamıyorsun? Hakkında dava açacağım. Son kararını Nermin Canyurt'a bildir" dedi. Uslu da "İmzalamıyorum. Dava açabilirsiniz" diyerek odadan ayrıldı. Bilgisayarı ve masası elinden alınan Uslu, kapı önünde ve cam kenarında vasat bir masaya oturtuldu. Kadrosu müdürlük olan Uslu, Daire Başkanı Canyurt ile dönemin Genel Müdürü Erdoğan Öztürk'ün aldığı karar ile 90 km uzaklıktaki Buharkent ASKİ şube şefliğine sürüldü.
MESAİSİNİ BANKLARDA TAMAMLADI
BU sürede yıllık izne çıkması da engellenen Uslu'ya yıldırma politikası uygulandı. Yaşadığı baskılar nedeniyle sağlık sorunları yaşayan Uslu, bu dönemde kızıyla ve eşiyle de ilgilenemedi. 8 Kasım 2017'ye kadar kendisine hiçbir görev verilmeyen Uslu, mesaisini banklarda oturarak tamamladı. Uslu, defalarca başka kurumlara geçmek istemesine rağmen dilekçeleri reddedildi. Uslu'nun işe gelip gelmediğini tespit etmek için özel olarak bir personel bile görevlendirildi. Uslu'nun işyerinde olup olmadığını belirlemek için kamera önüne geçip görüntü vermesi bile istendi.
ERHAN GÜLENÇ