ADÜ’de kişiye özel kadro tartışması
Milletvekili adayı olmak için Aydın Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden istifa eden Umut Tuncer, doçentlik kadrosuyla ilgili yapılan eleştirilere cevap verdi. "Kişiye özel kadro" başlığıyla kendisini suçlayan CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül'e yanıt veren Tuncer, "Seçim bitince kadrona dönmek de yasal bir hak" dedi
- Aydın
- Kazım Yörükce
- Giriş Tarihi: 09 Ağustos 2023
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi'nde (ADÜ) doçentlik unvanı alan ve "kişiye özel kadro" başlığıyla Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül'ün eleştiri oklarını üzerine çeken Umut Tuncer, "özel kadro" iddialarına yanıt verdi. ADÜ İletişim Fakültesi'ndeki görevinden Aydın Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü'ne atanan Umut Tuncer, genel seçimler öncesinde müdürlükten istifa ederek AK Parti'den 5. sırada Aydın Milletvekili adayı olmuştu.
CHP'li Bülbül'ün, kendisi hakkında gençlerin hakkını gasp ettiği, liyakatsiz olduğu iddiasıyla "Skandal atama" başlıklı haberler çıkarttırdığını ifade eden Tuncer; "Süleyman Bülbül zannediyorum doçentlik unvanının ne olduğunu, nereden ve nasıl alındığını bilmiyor" dedi. Son 7 yılı ADÜ'de olmak üzere yaklaşık 15 yıllık bir akademisyen olduğunu belirten Tuncer, yaptığı açıklamada "Adnan Menderes Üniversitesi'nde, Anabilim Dalı Başkanlığı, Dekan Yardımcılığı, Merkez Müdürlüğü, Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü, Senatör ve Rektör Baş Danışmanlığı görevlerini yürüttüm" dedi.
YÜKSELME ÖZLÜK HAKKI
Binlerce öğrenci yetiştirdiğini belirten Tuncer, sözlerine şöyle devam etti: "20'den fazla uluslararası makale- bildiriye ve 6 kitaba yazarlık yaptım. 2020 yılında akademik kriterlerin yaklaşık 2 katını sağlayarak Üniversiteler Arası Kurul'dan (ÜAK) Doçentliğimi aldım. Bir süre İl Müdürü olarak çalıştığım için yükselme kadrosuna gecikmeli olarak başvurdum. Akademik yükselme her öğretim üyesinin özlük hakkıdır. Sadece Adnan Menderes Üniversitesi'nde, her yıl, kriterleri karşılayan 100'e yakın öğretim üyesi yasal bir engel yoksa kadrosunda yükselir, yükselmelidir.
Süleyman Bülbül, zannediyorum doçentlik unvanının ne olduğunu, nereden ve nasıl alındığını bilmiyor olacak ki 'torpilli olarak' gençlerin önünü kapattığımı ileri sürmüş.
Sayın Bülbül, çok sayıda pırlanta gibi gencimizi de akademiye kazandırdığımı bu vesileyle öğrenmiş olun. Gençler Doçentlik kadrosuna değil, Araştırma Görevlisi, Öğretim Görevlisi, Doktor Öğretim Üyesi kadrolarına atanırlar. Ben bir akademisyenim Sayın Bülbül, Allah kısmet ederse Profesörlük unvanına da yükseleceğim. O zaman da haber yaptırabilirsin. Şimdiden noter onayını almanı öneririm. Ayrıca bahsedilen kadro, ben milletvekili adayı olmadan çok önce çıktı. Milletvekili adayı olunca özlük hakkım olan atama iptal olmuyor. Seçim bitince dilekçe verip, kadrona dönmek de yasal bir hak. Akademiye bu kadar yabancı bir avukatın, hukuk diplomasını hangi üniversiteden hangi şartlarda aldığını da merak ediyorum. Sayın Bülbül hakkında, asılsız suçlama ile itibarımı zedelemek suçlamasıyla şikayetçi oldum. Kazanacağım tazminatı da eğitim alan gençlerimize bağışlayacağım. Cehaletinin hesabını kamuoyuna, işlediğin suçun hesabını yargıya vereceksin" ifadelerine yer verdi.