Çanakkale Boğazı'nı geçemeyeceklerini anlayınca Gelibolu Yarımadası'na karadan çıkarma yaparak buradan Boğaz'a ulaşmayı deneyen İtilaf Devletleri'nin umutlarının yok edildiği 10 Ağustos Anafartalar Zaferi'nin 106'ncı yıl dönümü kutlandı. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı ev sahipliğinde, Gelibolu Yarımadası'ndaki Conkbayırı'nda Atatürk Anıtı önünde düzenlenen törene, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, Gelibolu 2'nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Mustafa Oğuz, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale Belediyesi Başkan Vekili Süleyman Canpolat, Avustralya Hükümeti adına Avustralya Askeri Ataşesi Albay Richard Campbell katıldı.
Törende, Atatürk Anıtı'na, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çanakkale Valiliği, 2'nci Kolordu Komutanlığı, Avustralya Hükümeti ile Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı çelenkleri sunuldu. Şehitler anısına saygı duruşunda bulunuldu ve saygı atışı gerçekleştirildi. Türk bayrağı, İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi.
Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşan Gelibolu 2'nci Kolordu Komutanlığı'nda görevli Albay Hakan Tek, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türk milleti önündeki üstün kumandan ve yetenekli bir asker olduğunu ilk kez Çanakkale'de kanıtladığını söyleyerek, "Çanakkale'de devleşen, gönüllerimizde ebedileşen ve tarihin altın sayfalarında destanlaşan yüce kahramanlar, huzur içinde uyuyunuz. Geçit vermediğiniz bu vatan emin ellerdedir. Uğruna hiç düşünmeden canlarını feda ettiğiniz bağımsızlık ve özgürlüğümüzün sembolü şanlı bayrağımız, bu aziz vatan toprakları üstünde sonsuza kadar dalgalanacaktır" dedi.
'ANAFARTALAR KAHRAMANI'
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, "1915 Ağustos'unda, bugün üzerinde durduğumuz bu tepede, Conkbayırı'nda, düşman kuvvetlerinin vatanımıza dair beslediği tüm umutları kıran, yok eden bir zafer kazanılmıştır. Dünyanın yazgısına egemen olan, büyük ulusların ve hükümetlerin geleceğini belirleyen bir dünya savaşının yönünü değiştiren Çanakkale'de, İstanbul'un işgali de önlenmiştir. Tarihte bir kişinin, bir tümen komutanının, üç ayrı noktada böylesine geniş etkilere sebep olacak davranışlarda bulunması elbette çok nadirdir. 25 Nisan günü Anzak birliklerini başarısızlığa uğratan, Anafartalar çıkarmasını yenilgiye dönüştüren ve hemen ardından Conkbayırı'nda parlak bir zafer kazanan Mustafa Kemal Atatürk ve askerleri, dünya savaşının belki de üç yıl daha uzamasına neden olmuşlardır. Çanakkale'de Türk milletine kendisini tanıtan ve ispat eden Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a 'Anafartalar Kahramanı' olarak çıkmıştır" diye konuştu.
'MUAZZAM BİR ZAFER'
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise, "20'inci yüzyıl tarihinin, emperyalistlerin hiç ummadığı bir yöne doğru değişimini başlatan zaferlerin toprağındayız. Bomba, kurşun ve şarapnel yağmuru altında ölümün en dehşet verici yüzünü görüp, hepsini güzel bir şehadet rüyası gibi kabullenen ve tereddütsüz üzerine koşan yiğit erkek ve kadınlarımızın aziz hatırası önünde sizleri saygıyla selamlıyorum. 106'ncı yıl dönümünü idrak etmekte olduğumuz Anafartalar Zaferi her anı cesaret, metanet, inanç destanı olan Çanakkale Savaşları'nın şanlı bir sayfasıdır. Hepimizin malumudur ki İtilaf Devletleri'nin Gelibolu harekatı, uzun tartışmalar sonrası uygulamaya konulmuştu. Hedef İstanbul'du. Osmanlı İmparatorluğu'na vurulacak bu darbe, nihai zaferin kapısını açacak bir adım olacaktı. Onlar için büyük bir şan ve şöhret fırsatıydı. Ne de olsa güçlüydüler, silah, sayı ve lojistik üstünlükleri vardı. Ama bekledikleri, istedikleri hiçbir şey gerçekleşmedi. Türk askerinin cesareti, azmi ve kurmay zekasıyla Çanakkale Savaşları tüm dünyanın gözü önünde eşsiz bir vatan savunmasına ve muazzam bir zafere dönüştü. 1915'in Çanakkale'sine baktığımızda görüyoruz ki, İtilaf Devletleri önce birleşik bir donanmayla boğazı geçmek istemiştir. Kıyı hatları boyunca yerleştirilmiş olan kalelerimiz, tabyalarımız, tabyalarımızda görev yapan topçularımız ve boğaza döşediğimiz mayınlar marifetiyle bu girişim ağır bir hezimete uğratılmıştır. Çok kısa sürede, sorunsuz şekilde Boğazı geçeceğini düşünen İtilaf Devletleri, yaşadıkları bu hezimet sonrasında kara harekatını başlatmıştır. Denizde yedikleri ağır sille kibirlerinden bir şey eksiltmemişti. Karada kısa sürede kesin bir zafer kazanacaklarını düşünüyorlardı. Yine yanıldılar. Arkalarında deniz, önlerinde vatan sevdasıyla sinesi kabaran Türk askeri, adeta sahile çakıldılar. Yaklaşık sekiz buçuk ay, Mehmetçiğin çelik iradesi karşısında şaşkınlığı, çaresizliği ve nihayetinde yeniden mağlubiyeti yaşadılar" dedi.
Çanakkale Kara Savaşları'nı adım adım zafere taşıyan, her biri kahramanlık destanı nice taarruz harekatı olduğunu söyleyen Bakan Ersoy, "Fakat 10 Ağustos Conkbayırı Süngü Hücumu, düşmanın geri çekilmeye karar vermesi açısından çok önemli bir etki bırakmıştır. Gazi Mustafa Kemal, komuta ettiği hücumu, 'Kırbacımı havaya kaldırarak hücum işaretini verdim. Bütün askerler, subaylar, artık her şeyi unutmuşlar, bakışlarını, kalplerini, verilmiş işarete yöneltmiş bulunuyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılıçları ellerinde subaylarımız kırbacımın aşağı inmesiyle demirden bir kitle halinde aslanca bir saldırıyla ileri atıldılar' ifadeleriyle tarif etmektedir. Sabaha karşı başlatılan taarruzda, işgalciler silah kullanmaya bile zaman bulamamıştır. Boğaz boğaza, süngü süngüye verilen mücadele sonunda, ilk hatta bulunan düşman tamamen imha edilmiştir. Şüphesiz ki, bu zafer Türkün iradesini daha da keskinleştirmiş, düşmanın iradesi üzerinde ise kırılma etkisi göstermiştir. Tarihi boyunca, hüküm sürdüğü coğrafyalarda benzer nice tehdidi kanı ve canıyla bertaraf etmiş olan milli ruh Conkbayırı'nda şahlanmış, millet olma şuuru, birlik ve beraberlik bir kez daha şuursuz kalabalıkların sömürgeci hırslarını galebe çalmıştır" diye konuştu.
ÇANAKKALE RUHU
Bakan Ersoy, Çanakkale Savaşları'nın, hem parçası olduğu tarihi süreç içinde hem de 20'nci yüzyılın şekillenmesinde kader tayin edici bir özelliğe sahip olduğunu belirerek, "Avrupa'da askeri ve siyasi ciddi değişimlerin sebebi olmuş, Kurtuluş Savaşı'nın manevi meşalesi buradan bütün yurt sathına yayılmış, dünyanın dört bir yanındaki mazlum halkların sömürge zincirlerini kırabileceklerine dair inançlarının yeşermesine zemin hazırlamıştır. Hüseyin Avni, Mehmet Şefik, Ezineli Yahya Çavuş, Yusuf Kenan gibi nice kahraman sayesinde bugün 'Çanakkale Ruhu' hepimizin ortak manevi hazinesi olmuştur. Onlar 1915'te Seddülbahir, Kumkale, Arıburnu, Kanlısırt, Anafartalar ve Conkbayırı gibi sayamayacağımız daha pek çok mevzide kahramanca hayatını feda ederek ya da sinesinde onurla taşıyacağı yaralar alarak, Çanakkale'yi Türk kimlik ve karakterinin timsali kılmışlardır. Dünya döndükçe hatırlanacak ve daima ilham alınacaktır" diye konuştu.
ANAFARTALAR KAHRAMANI
Çanakkale Zaferi'nin, İmparatorluğun başkenti İstanbul'u kurtardığı gibi aynı zamanda vatan kurtaran, devlet kuran komutanların ve liderlerin doğmasına da vesile oldığunu söyleyen Bakan Ersoy, şöyle konuştu:
"Komuta ettiği ve emir verdiği her askerin 'yüce ruh halini' anlayarak özümseyen ve buna göre kararlar alarak önemli zaferlere imza atan komutanlar sayesinde Çanakkale sükunetli bir vatan toprağı olmuştur. Göğsüne şarapnel isabet ettiği halde 'Asker yaralandığımı duymasın' diyerek, büyük bir metanet örneği gösteren, kendi ifadesiyle 'ölümden daha ağır bir sorumluluk' ile görev yaptığı Çanakkale'de 'Anafartalar Kahramanı' olan Gazi Mustafa Kemal, üstlendiği vazifeyi, 'Böyle bir sorumluluğu yerine getirmek basit bir iş değildir. Fakat ben vatanım mahvolduktan sonra yaşamamaya karar verdiğim için kemali iftiharla bu sorumluluğu üstüme aldım' diyerek anlatmaktadır. O, hayatı boyunca bağımsızlık ülküsüyle ve vatan toprağına beslediği sevdasıyla en ağır sorumlulukların altına girmiş, en zor kararları alarak ve daima milletinin ruh haline tercüman olarak yeni bir istikbal yolu çizmiş, verilmiş bir unvan olmanın çok ötesinde adanmış bir ömrün gerçeği olarak dünya ve Türk tarihine Atatürk adıyla geçmiştir. 106'ncı yıl dönümünde Anafartalar Zaferi'nin ve Çanakkale'nin büyüklüğünü tarifsiz bir gururla idrak ederken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü ve silah arkadaşlarını, Mehmetçiklerimizi, aziz şehit ve gazilerimizi huzurlarınızda bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum. Sizlere hitap etme imkanı bulduğum bu kutlu yıl dönümü vesilesiyle ifade etmek isterim ki, içeride ve dışarıda Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin yoluna taş koymaya, ilerleyişimizi engellemeye, bizi hedeflerimizden uzaklaştırmaya çalışan herkes tarihte daima olduğu gibi bugün ve gelecekte de hezimet ve hüsrana uğramaktan bir adım öteye geçemeyecektir. Yüreklerimize korku, umutsuzluk, yılgınlık salabileceklerini sananların hepsi bu milletin bükülmez iradesi, boyun eğmez karakteri karşısında hezeyanlara boğulmaya mahkumdur. Topraklarımıza düşen her ateş devletimizin gücü, milletimizin birlik ve beraberliği karşısında sönecek, vatandaşlarımızın bütün yaraları sarılacak, toprağımız üzerindeki küller savrulup yerini yeniden yeşile ve yaşama bırakacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, orman yangınlarında vefat eden bütün vatandaşlarımıza, vazifelerini bihakkın yerine getirme kararlılığıyla alevlerin önüne set çeken, bu uğurda şehit olan bütün görevlilerimize Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabırlar diliyorum. Yaralılarımızın bir an önce sağlıklarına kavuşmalarını temenni ediyor, hepinize saygılar sunuyorum."
Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından şehitler için dua edildildi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çanakkale Valisi İlhami Aktaş ve Gelibolu 2'nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Mustafa Oğuz Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı şeref defterini imzalamasıyla Conkbayırı'ndaki tören son buldu.
ANAFARTALAR'I DA GEÇEMEDİLER
Çanakkale Savaşları sırasında, İtilaf birlikleri Seddülbahir ve Arıburnu'ndaki çarpışmalardan sonra Gelibolu Yarımadası'nı buralardan geçmenin imkansız olduğunu görerek, kuzeydeki Anafartalar'da yeni bir cephe açtı ve Conkbayırı'nı ele geçirdi. Ancak 10 Ağustos 1915'te Mustafa Kemal'in emriyle başlatılan süngü hücumuyla, düşman püskürtüldü ve İtilaf Devletleri, Anafartalar'dan Gelibolu Yarımadası'nı geçemedi.
BAKAN ERSOY, SU ALTI MİLLİ PARKI HAKKINDA BİLGİ ALDI
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, beraberindekilerle Conkbayırı'ndaki Anafartalar Zaferi'nin 106'ncı yıl dönümü kutlama programı sonrası Mehmetçik Feneri'ne geçerek, burada 'Gelibolu Tarihi Sualtı Parkı Bilgilendirme Programı'na katıldı. Sanat Tarihçisi Yusuf Kartal ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Bakan Ersoy'a proje hakkında bilgilendirme yaptı. Bakan Ersoy ardından Alçıtepe'deki Çanakkale Muharebeleri Sıhhıye Müzesi açılışına geçti