Çanakkale’deki 1600 yıllık antik dev granit sütunlar tarihe ışık tutuyor
Çanakkale'nin Ezine ilçesindeki 1600 yıllık antik granit ocakları, Roma Dönemi'nin izlerini günümüze taşıyor. ÇOMÜ'den Prof. Dr. Reyhan Körpe, yaklaşık 10 metre uzunluğunda ve 2 metre çapında olan bu sütunların Roma'nın çöküşünün bir sembolü olduğunu belirtiyor. Ziyaretçilerin yoğun ilgisini çeken antik sütunlar, tarihe açılan bir pencere sunuyor.
- Çanakkale
- DHA
- Giriş Tarihi: 13 Kasım 2024 12:27
- Güncelleme Tarihi: 13 Kasım 2024 12:40
Çanakkale'nin Ezine ilçesindeki antik taş ocağında bulunan yaklaşık 10 metre uzunluğundaki Roma Dönemi'ne ait yaklaşık 1600 yıllık granit sütunlar ilk günkü halini koruyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) İnsan ve Toplum bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reyhan Körpe, "Çanakkale'nin Ege Denizi kıyısındaki Alexandria Troas Kenti'nin yakınındaki taş ocaklarından çıkarılan bu sütunlar ve diğer mimari bloklar Akdeniz çevresindeki bütün kentlere dağıtılıyordu" dedi.
Ezine ilçesine bağlı eski adı Koçali olan Yahyaçavuş köyüne 2 kilometre mesafede eski antik granit ocakları ziyaretçilerin ilgi odağı oluyor. Günümüze kadar ulaşmayı başaran 1600 yıllık antik granit sütunlar yaklaşık 10 metre uzunluğu, 1,5-2 metre çapıyla dikkat çekiyor. Antik sütunlarla ilgili bilgi veren ÇOMÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reyhan Körpe, bu sütunların Roma Dönemi'nin çöküşünün bir sembolü olduğunu söyledi.
'SİPARİŞ ALINMIŞ, İŞLENMİŞ VE BİLİNMEYEN BİR NEDENLE YERİNE ULAŞMADAN KALMIŞ'
Antik taş ocaklarının Troas bölgesinde milattan önce 7'nci yüzyıldan beri kullanıldığına dikkat çeken Prof. Dr. Reyhan Körpe, "Fakat bu taş ocakları özellikle Alexandria Troas Antik Kenti'nin kurulmasından sonra Roma Dönemi'nde daha büyük ölçekli kullanılmış. Buradan çıkarılan taşlar sadece bu kent için değil Roma İmparatorluğu'nda Akdeniz dünyasının bütün kentlerine gönderilmiştir. Bu taş ocaklarında, Koçali ile Alexandria Troas arasındaki yol üstündeki büyük sütunlar herkesin dikkatini çekiyor.
Fakat bu sütunlar son anda işlenmiş ve orada kalmış sütunlar. Aslında burası dediğim gibi milattan önce 7'nci yüzyıldan beri taş ocağı olarak kullanılmış. Burada gördüğümüz büyük boyutlu yaklaşık 10 metre uzunluğu ve 1,5-2 metre çapındaki granit sütunlar nereye gittiğini bilmediğimiz bir yer için sipariş alınmış, işlenmiş ve bilinmeyen bir nedenle yerine ulaşmadan kalmış" diye konuştu.
'ANTİK SÜTUNLAR ROMA İMPARATORLUĞU'NUN ÇÖKÜŞÜNÜ YANSITIYOR'
Prof. Dr. Körpe, şöyle devam etti:
"Roma İmparatorluğu, Britanya'dan Mezopotamya'ya kadar uzanan büyük bir imparatorluk. Özellikle Akdeniz, Romalıların 'Bizim deniz' dedikleri bir iç deniz konumunda. Akdeniz'in kuzey doğusundaki Alexandria Troas Kenti civarında imal edilen bu sütunlar ve diğer mimari bloklar Akdeniz çevresindeki bütün kentlere dağıtılıyordu.
En son anladığımız kadarıyla bu devasa sütunlar burada işlenmiş. Hatta bunlar Alexandria Troas Limanı'na doğru yola çıkartılmış. Fakat ne olduysa ve muhtemelen Roma İmparatorluğu'nun sonunu getiren hareketler nedeniyle bunlar gittikleri yere ulaşamamış.
Bu sütunlar bana büyük bir felaketten sonra donan saatin akrep ve yelkovanını hatırlatıyor. Antik sütunlar Roma İmparatorluğu'nun çöküşünü yansıtıyor" diye konuştu.