Ülkenin en geniş dağıtım ağına sahip Turkuvaz Dağıtım Pazarlama'ya eşi görülmemiş engel oluşturup, dağıtım araçlarının Oto Santral Garajı'na girişini yasaklayarak, gazetelerin ilçe sevkiyatını engelleyen Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, yanlışından geri adım attı. Çavuşoğlu talimatını, Yeni Asır'ın 'Sansürcü zihniyet Denizli'de hortladı' haberi sonrasında geri çekti. Çavuşoğlu'nun parti genel merkezinden aranarak sansür nedeniyle fırça yediği öğrenildi.
"BUNUN İZAHI YOK"
Oto Santral Garaj Müdürlüğü yetkilileri de, Denizli Gazete Dağıtım Başbayi yetkilileri ile irtibata geçerek, dağıtım aracı plakalarının kendilerine iletildiği takdirde, plaka tanıma sistemi ile ücretsiz garaja girip, gazeteleri ilçe minibüslerine bırakabileceklerini iletti.
Daha önce dağıtım araçları ücret ödeyerek garaja girebiliyordu. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Çavuşoğlu'nun, Yeni Asır, Sabah, Takvim, Hürriyet, Cumhuriyet ve Sözcü gibi birçok gazetenin dağıtımını engelleyerek başlattığı sansüre hukukçulardan da büyük tepki geldi.
Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) İzmir Başkanı ve AK Parti İzmir İnsan Hakları Başkanı Halit Aydın Kayacan, "Bunun kabul edilebilir yanı yok. Hak arama, hürriyet, bağımsızlık, Atatürkçülük, Cumhuriyet naraları atan bir belediye başkanının bunu yapması her türlü izahtan varestedir. Maalesef CHP'nin en büyük problemi söylemleri ile eylemlerinin örtüşmemesi. İnsan haklarından hayvan haklarına, ifade özgürlüğünden hak arama özgürlüğüne, ne zaman bu tür konular mevzu bahis olsa mangalda kül bırakmayan CHP, görüyorsunuz neler yapıyor. Bu yapılan basının haber yayımcılık hakkını özgürlüğünü, insanların haber alma ve bilgi alma özgürlüğünü kısıtlamaktır, engellemektir, saldırıdır" dedi.
Avukat Oğuzhan Bizkevelci, "Otogarların herhangi bir güvenlik ihlali olmadığı takdirde giriş çıkışlarına engel konulamaz. Anladığımız kadarıyla Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu'nun inisiyatif alarak uyguladığı bir karar ancak bunun için belediye meclis kararı alması gerekiyor. Hukuki bir dayanak olması lazım. Usul hatası da var. Belediye başkanın yetkisinde olan bir durum değil bu. Haberleşme özgürlüğünü kısıtlarken gerekçe sunmuyor ve bu durumda Anayasaya aykırı hareket ediyor. Bu bana göre haberleşme özgürlüğünü kısıtlayan bir karar ve hiçbir gerekçeye de dayanmıyor" dedi.
'BU DURUM SUÇ TEŞKİL EDER'
Avukat Tercan Türkmen, "Bu, açıkça basın hakkında sansür uygulanması anlamına geliyor. Hukuka aykırı ve kabul edilebilir yanı yok. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı tarafından yapılan bu müdahale neticesinde ilimiz ilçelerinde ikamet eden vatandaşlar haber alma hakkına kavuşamamıştır. Haberleşme özgürlüğü, keyfi ve yasadışı olarak engellenmiştir. Anayasa'nın 28. Maddesinde 'Basın hürdür ve sansür edilemez. Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirler alır' der. Büyükşehir Belediyesi tam aksi yönde bir tutum izlemiş. Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen bu tutum başta Anayasa'ya, Basın Kanunu'na aykırı olduğu gibi TCK'ya göre de suç teşkil etmektedir" dedi.
'ASLA KABUL EDİLEMEZ'
İZMİR Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi de konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Bu tür uygulamalar son zamanlarda artmaya başladı. Zaman zaman böyle dağıtım şirketleri, gazeteler tasarruf önlemleri kapsamında ilk gazetelerin aboneliklerinin, ilanlarının kesilmesi gibi çok yönlü bir mücadelenin içerisindeyiz. Bu asla kabul edilemez. Konunun çözüme kavuşturulmak üzere olduğunu duydum. Geçmiş dönemlerde en zor şartlarda bile gazetelerin halka ulaştırılması için herkes elinden geleni yapardı. Biz artık önümüzdeki engelleri aşmaktan gerçekten yoruluyoruz. Benzer sorunlar devam ederse elbette hep birlikte mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.