Manisa Somalı 22 yaşındaki Özcan Eren, 4 Şubat günü beyaz otomobilini İkiz Kule yakınlarına park etti. Özcan'ın gidişi o gidişti. Bir daha da kendisinden haber alınamadı. Anne Hatice ve baba İsmail Eren, polise haber vermiş, arama çalışmaları başlatılmış ama Özcan'dan bir haber alınamamıştı. Özcan'dan ilk haber bir mektup vasıtasıyla geldi. 17 Şubat'ta ailenin eline geçen zarfta bir fidye mektubu bulunuyordu.
450 BİN LİRA FİDYE İSTEDİ
Mektubu okuyan aile yıkılmıştı. O kağıtta yazanlar korkunçtu. Mektubu yazan kişi kendisine 450 bin lira verilmesi halinde Özcan'ı geri vereceğini, parayı vermezlerse genci öldüreceğini ya da organ mafyasını teslim edeceğini belirtmişti. Gözyaşları içinde mektubu okuyan aile soluğu polis merkezinde aldı. Şimdi polisin elinde bir mektup vardı ve Özcan'ın izini bu mektupla süreceklerdi. Ancak 14 Mart günü gelen bir ihbar olayın seyrini değiştirdi. Sevişler Barajı'nda bir erkeğe ait kesik kol bulunmuştu. Araştırmalarını buraya yoğunlaştıran ekipler günler içerisinde cesede ait diğer parçaları da buldu. Cesetten alınan örnekler DNA'sının tespiti için gönderildi. Acaba bu ceset günlerdir aranan Özcan'a mı aitti? Acı haberin gelmesi de gecikmedi. DNA sonuçları gelmeden cesede ait kesik baş da bulundu ve ailesi evlatlarını kesik baştan teşhis etti.
ONUN ADI: SOMA CANAVARI
Katil zanlısı Mehmet Tahta
MEKTUBU İTİRAF ETTİ
Vahşi bir cinayete kurban giden Özcan'ı gören en son kişi veteriner Mehmet Tahta idi. Gözaltına alınan Tahta, ifadesinde fidye mektubunu kendisinin yazdığını ancak cinayeti işlemediğini söyledi. Adliyeye sevk edilen Tahta, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Cinayete kurban giden Özcan'ın yaşadığı Soma, bugüne kadar böyle bir vahşet görmemişti. Bu vahşetin ardından Somalılar, veteriner Tahta'ya 'Soma Canavarı' adını verdi.
CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ
Cinayeti inkar ediyordu ama ekiplerin elinde çok güçlü deliller vardı. Ekipler Tahta'nın işyerine yaptıkları baskında bilgisayarında korkunç bilgiler elde etmişti. Mehmet Tahta, talihsiz genci öldürdükten sonra bir cesedin nasıl yok edilmesi gerektiğine dair internetten araştırma yapmıştı. Tahta, internet üzerinden 'ceset nasıl yok edilir, nasıl saklanır, suyun içine atılırsa ne kadar zamanda yok olur' yazarak kendini zaten ele vermişti. Çünkü Özcan'ın cesedi tıpkı internette araştırdığı gibi bulunmuştu. Soma Canavarı, her ne kadar cinayeti inkar etse de cezaevinde yargılanacağı günü bekliyor.
Barajda ve çevresinde bulunan ceset parçaları tek tek toplandı.
'OĞLUMUN HAYALLERİ VARDI'
Cesedin oğluna ait olduğunun kesinleşmesinin ardından anne Hatice Eren, Yeni Asır Aydın temsilcisi İhsan Karataş'a özel açıklamalarda bulundu. Oğlunun cesedinin kalan parçalarının bulunması çalışmalarının devam ettiğini belirten gözü yaşlı anne Eren, "Oğlumu öldüren bu veteriner, bir canavar. Nasıl kıyabildin benim evladıma. Sende hiç vicdan yok mu, Allah korkusu yok mu? Benim çocuğumun hayalleri vardı. Onu neden öldürdün? Bizim yaşadıklarımızın bin mislini çeksin. Cezaevlerinde çürüsün" diye konuştu.
Bir de dedesinden 70 bin lira borç almı
Veteriner Tahta'nın vahşi cinayetten önce Özcan'ın dedesi olan Şaban Eren'den 70 bin lira borç para aldığı ortaya çıktı. Borç parayla ilgili açıklamalarda bulunan gözü yaşlı dede, "İhtiyacı olduğunu söyledi. 'Hayvan alacağım' dedi. Ben de kendisine 70 bin lirayı borç olarak verdim. Meğerse borç verdiğim kişi torunumun katiliymiş" dedi.
HACER ÖNOĞLU ÜLGER