Manisa'nın Ahmetli ilçesinde aralarında Lidya kralları Alyattes ve Gyges'e ait kral mezarlarının da bulunduğu 2 bin 700 yıllık tümülüsler, defineciler tarafından her geçen gün tahrip edilerek, zarar görüyor. Gediz Ovası üzerinde yükselen ve 'Anadolu'nun piramitleri' olarak gösterilen tümülüslerin, Kendirlik Mahallesi sınırları içerisinde yer alan ikisi, son olarak 26 Ocak'ta, kimliği belirsiz kişi veya kişilerce iş makineleri ile talan edildi. Kaçak kazı yapan şüpheliler, 2 tümülüse zarar verirken, iş makineleri ile kazılan tümülüsler, yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı.
Yaşanan son olayın ardından, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın çalışmasıyla 2013 yılında Sardes Antik Kenti ile UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan Bintepeler Tümülüsleri'nin korunması için çalışma başlatıldı. Bölgede kaçak kazılara karşı jandarma ekipleri devriyelerini sıklaştırırken, Ahmetli Belediye Başkanı Ahmet Alhan da bölge halkını definecilere karşı dikkatli olmaları yönünde uyardı.
'TÜMÜLÜSLER BOŞ, ZARAR VERMEYİN'
İş makineleri ile yapılan kaçak kazıya ilk defa şahit olduğunu belirten Ahmetli Belediye Başkanı Ahmet Alhan, tümülüslerin Antik Çağ'da soyulduğunu, boş olan tümülüslere zarar vermemeleri hususunda definecilere çağrıda bulundu. 115 tümülüsten sadece 90'a yakınının kaldığını kaydeden Alhan, "Yazılı kaynaklarda bu tümülüslerin 6'ncı ve 7'nci yüzyılda hepsinin soyulduğu yazıyor. Arkamızda bulunan iki tepeden birinin Kral Alyattes'e, diğerinin ise kral Gyges'e ait olduğu sanılmaktadır. Ben buradan definecilere sesleniyorum; Ne olur şu doğal güzelliği bozmayın. Antik çağda soyulan bu tümülüslerin içerisinde hiçbir şey bırakılmadı. Böyle yaparsak, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan tümülüsler yok olacak, böylelikle turizm bölgemizi de kaybedeceğiz. Genelde üzerinde ağaç olmayan tepelerin kazma ve kürekle kazıldığını gördüm ama iş makinesi ile kazılana ilk defa şahit oldum. Ne olur bunları bozmayalım" diye konuştu. Alhan sözlerine şöyle devam etti:
"Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü ile ortak çalışmaya hazırız. Tümülüslerin etrafı telle çevrilerek, kontrol edilmesi ve her tepeye bir numara vererek, tepelerin tarihçeleri de yazılabilir. Hatta üzerlerine, 'Bu tepede hiçbir şey yok, tamamen boşaltılmıştır' diye yazalım ki bari, tepeleri bozmasınlar. Atalarımızdan aldığımız bu mirası bizden sonrakilere de aldığımız şekilde teslim etmek zorundayız. Eğer böyle tarihi güzellikleri koruyamıyorsak hiç kimse dürüstüm, düzgünüm demesin. Bizden 100 yıl sonra, 200 yıl sonra gelecek olan insanların da bunları görmeye hakkı var."