AİLENİN YÜKÜNÜ TAŞIDI
1920 yılında Muğla'da dünyaya gelen Gülsüm Çakır, küçük yaşta evlendirildi. Çiftçiliğin yaygın olduğu köyünde, zamanını tarla ve hayvanlarla uğraşarak geçiren Çakır, yedi yıl çocuk sahibi olamamanın üzüntüsünü yaşadı.
Çakır'ın yanında yaşadığı kızı Birdane 69, diğer kızı ise 72 yaşında. 6 torunu olan Çakır, torunlarının torunlarını da görmenin mutluluğunu yaşıyor.
Ancak bir süre sonra iki kız çocuğu dünyaya getirdi. Büyük zorluklara rağmen, tarla ve ev işlerini birlikte yürüttü. Çakır'ın eşi Mehmet Çakır, askerde geçirdiği bir hastalık sonucu çalışamaz hale gelince yıllarca bütün ailenin yükünü tek başına taşıdı.
Asırlık bir çınar gibi yediden yetmişe herkesin sevgi ve saygısını kazanan Gülsüm Nine, "104 yıllık ömründe kimseyi üzmemeye özen gösterdim. Allah'a inancım tam ve sarsılmazdır. Her gün Allah'a beni yaşattığı için dua ederim" diyor.
'MİDENİZİ DOLDURMAYIN'
56 yıllık hayat arkadaşını kaybettiği günden beri kızları ile yaşayan Gülsüm Nine, ilerleyen yaşına rağmen pırıl pırıl bir zihin ve zinde bir vücuda sahip olmasını beslenmesine bağlıyor. 104 yılda sadece iki kez doktora giden, bilinen bir rahatsızlığı da olmayan Çakır, hiç ilaç kullanmamış.
"Ne kola içtim, ne gazoz. Tatlarını bile bilmem" diyen Çakır, "Sofrada tek çeşit yerim. Abur cubur ve kırmızı et de tüketmem" dedi. Gülsüm Nine gençlere de, "Midenizi doldurmayın, az ve öz yiyin" tavsiyesinde bulundu.