İzmir'in teknoloji üretiminde geride kaldığını belirten Kutlu, "Yaptığım işler belki akıl karı değil. Ama ben böyle çok mutluyum" diyor
RÖPORTAJ: MURAT ŞAHİN
İzmir'de temiz ya da yenilenebilir enerji denilince akla ilk gelen isimlerden biri de Kasım Kutlu'dur... Rize Çamlıhemşin'de dünyaya gelen Kutlu, çocukluğunda akranları top peşinde koşarken o gürül gürül akan derelerde kurduğu düzenekle enerji üretmeye çalışıyordu. Şu anda İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve KOSGEB Teknoloji Geliştirme Merkezi'nde rüzgar, güneş ve hidroelektrik enerji üretimi ile ilgili 2 büyük projeyi yürütüyor. İzmir'de Ataer ve Elda gibi enerji şirketlerinin ilk ortaklarından biri. 2009 yılında 35 yıllık şirketini çocuklarına bırakarak, bütün zamanını temiz enerji alanındaki projelere ayıran Kutlu, Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'ndeki işyerinin elektriğini de kurduğu sistem ile kısa süre içinde güneş ve rüzgardan sağlayacak. Eşi ve çocukları onun çok çalışmasından memnun olmasa da, Kutlu'nun bir çocuk gibi mutlu olduğunu görmeleri hoşlarına gidiyor. İzmir'in teknoloji üretiminde diğer illerin gerisinde olduğunu, bu alanda daha çok üretmeye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Kutlu ile ilginç hayat öyküsünü ve temiz enerji tutkusunu konuştuk.
- Kasım Bey biraz kendinizden bahseder misiniz?
- Rize Çamlıhemşin'de 1950 yılında dünyaya gelmişim. 12 yaşında iken İzmir'e geldim. İlk geldiğim yıllarda Basmane'deki İkbal Sineması'nda makinist yardımcılığı yaptım. O yıllarda Sanat Enstitüsü'nde akşamları elektrik ve elektronik kursuna gidiyordum. Gündüzleri de elektrik pano montajı üretimi yapan bir firmada çalışıyordum. 3 yıl çalıştıktan sonra bu firmadan ayrıldım. Kendi firmamı kurmaya karar verdim.
- Bugünlere nasıl geldiniz?
- İİlk firmamı 1974 yılında kurdum. Elektrik alanında Türkiye'nin önde gelen markalarının taahhüt işlerini başarıyla üstlendik. 200'ün üzerinde elektrik altyapı projesini bitirdik. Ege Bölgesi'nde de birçok altyapı projesinde imzamız var. 2009'a çalışıp işlerimi oğlum ve kızıma bıraktım. Yıllarca taahhüt işleri yaptım. Çocukluğumda bütün çocuklar oyun oynarken ben Rize'de dedemin Rusya'dan getirdiği saç makası ile tenekeleri kesip pervane yaparak, dereden enerji elde etmeye çalışıyordum. Ömrüm boyunca da enerji sektörüne büyük ilgi duydum.
Varını yoğunu harcıyor
- Peki enerji konusunda son 4 yılda neler yaptınız?
- Yenilenebilir enerji alanında çalışmak istiyordum. 10 arkadaşımla yola çıktık ama şirketi tek başıma kurdum. Güneş ve rüzgar enerjisi alanında ilk etapta 1.5 milyon dolarlık bir proje hazırladım. KOSGEB Teknonoloji Geliştirme Merkezi projemi kabul etti. Şu anda projelerim devam ediyor. Urla Teknopark içinde kiraladığım işlikte de yine aynı konuda 4 arkadaşımla farklı bir proje yürütüyorum.
- Projeler tamamlandığında neler yapacaksınız?
- Rüzgar, su ve güneşten elde edilecek ürünlerin piyasaya çıkması için ortaklık kurabiliriz. Şimdiden bu konuda teklifler alıyoruz. 500 Kwh'nın altında lisans almadan evlerde de yenilenebilir enerji sistemleri kurulabilecek. Bu ileride önemli bir pazar oluşturacak. Biz de bu pazarda bir oyuncu olabiliriz. Ayrıca Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'ndeki işyerimde de güneş ve rüzgar enerjisi ile de kısa sürede elektrik üretimine başlayacağım. Bu hayalimi gerçekleştirmiş olacağım.
- Ar-Ge projelerinin finansmanını nasıl sağlıyorsunuz?
- KOSGEB'den destek alıyoruz. İzmir Teknokent'in avantajlarından yararlanıyoruz ama bunlar yetmiyor tabii. Benim emekli maaşım ve kira gelirlerim var. Bu projeler için bu kaynakları kullanıyorum. Ayrıca çocuklarımın şirketinden de borç alıyorum. Ben yenilebilir enerji konusunda fanatik bir insanım. İzmir'de trafiğe ilk çıkan elektrikli arabayı da 1 yıldır kullanıyorum. Yaptığım işler belki akıl karı değil. Ama ben çok mutlu oluyorum.
- İzmir'i bu alanda nerede görüyorsunuz?
- Türkiye'de son yıllarda firmalar Ar-Ge çalışmalarına daha çok kaynak ayırmaya başladı. Ancak bunlar yetersiz. Özellikle İzmir'in teknolojide geri kaldığını düşünüyorum. Ankara ve İstanbul bu alanda bizden ileride. Bu konuda destekler yetersiz. KOSGEB ve TÜBİTAK'ın daha çok destek vermesi, KDV muafiyeti sağlaması lazım. Ben yenilenebilir enerjide bir misyon üstlendiğimi düşünüyorum. Umarım bu konuda ülke olarak çok daha iyi gelişmelere imza atarız.
Ailesi çok çalışmasından şikayetçi
- Fatma Hanım siz eşiniz için neler söylersiniz, çalışkanlığından şikayetçi misiniz?
- Evet. Şikayetçiyim. Kasım iş odaklı bir insan. Çalışmayı çok seviyor. 2009 yılında işini çocuklarına bıraktığında bize daha çok zaman ayıracağını düşünerek sevinmiştim. Ama yanılmışım. O şimdi çok sevdiği enerji projeleri için gece gündüz çalışıyor. Kendisi çok mutlu. O mutlu olunca biz de mutlu oluyoruz. Yurtdışı gezilerini bile işe göre ayarlar. Birlikte gittiğimizde bile önce işini yapar.
- Evde size yardım ediyor mu, sürprizleri olur mu?
- 35 yıllık evliyiz. Evde bana hiç yardımcı olmaz. Ama ara sıra sürprizler yapar. 35 yıldır balayını yaptığımız Marmaris'teki otele götürür.
