Marangoz tezgahından 4 fabrikaya

İsmail Yayla'nın hayatı Kayseri'nin Hacılar köyünde çobanlıkla başlar. Gençlik yılları bir marangoz atölyesinde çıraklık, kalfalık ve ustalıkla devam eder. Ardından Kayseri'de 150 metrekare bir atölyede koltuk ve sandalye üretimi yaparak iş hayatına giriş yapan İsmail Yayla ve 3 kardeşi, ustalıklarını çok çalışarak ve güven vererek bugünlere getirir.

"PARA KAZANILIR"

Bugün 50 ülkeye ihracat yapan ve yaklaşık bin 200 çalışanı istihdam eden Kilim Mobilya fabrikalarının temellerini sağlam attıklarını belirten İsmail Yayla, "Devlete ve millete bağlılıktan taviz vermeyeceksiniz. Bunun için çok çalışacaksınız. Karşınızdakine güven vereceksiniz. Para elbette kazanılır ama o parayı nasıl kullanacağınızı bilmek daha önemlidir" dedi.

HEDEF HEP 'EN İYİSİ' OLDU

İsmail Yayla'nın hayali genç bir usta iken 150 metrekare bir atölyede başladı. Amacı verdiği emeğin karşılığını görmek, ülkesine ve insanlarına fayda sağlayabilmekti. Takvimler 1976 yılını gösterdiğinde İsmail Yayla ve 3 kardeşi kolları sıvadılar. Koltuk ve sandalye üretmek, ama iyisini üretmek için yola çıktılar. Her gün Kilim Mobilya ününe ün katıyor ve ismi Kayseri'nin sınırlarını zorluyordu. Sabah gün ağarmadan kalkan ve gece geç saatlere kadar hep işinin başında olan İsmail Yayla, "Bu ülkenin üretmekten başka çaresi yoktu. üretip insanlara iş vermek zorundaydık. Benim hayalim bu oldu. Bunu için çalıştım. Önceliğim para olmadı. Güven en önemli yol arkadaşımdı. İnsanlara güven verdim. Onlar da bunu boşa çıkarmadılar" dedi.

YÖNETİMDE DEĞİŞİKLİK

Paranın elbette kazanılacağını vurgulayan Yayla, "Önemli olan alın teriyle kazanmak ve kazandığın parayı nasıl kullanabileceğini bilmek. Parayı kullanmayı bilmedikten sonra o para sırtında yüktür. Bir işe yaramaz ve seni yarı yolda bırakır. Bunun için yönetimde de önemli değişiklikler yaptık. 1985 yılında şirket yönetimini kardeşlerim Mehmet ve Mahmut Yayla'ya bıraktım. Yeri geldiğinde kan değişikliğine ihtiyaç oluyor. Onlar da layıkıyla bu işin üstesinden geliyorlar" diye konuştu.