Tire Süt modelini artık dünya tanıyor

Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük, Türkiye'nin dört bir yanında davet aldıkları konferanslarda, kendi kooperatif modellerini anlattığını belirterek, "Birleşmiş Milletler tarafından örnek kırsal kalkınma modeli olarak gösterilen 'Tire Süt' modelini artık dünya tanıyor. Yerel yönetimler kırsal kalkınmaya önem vermeli. Kırsalın sorunlarını çözmeden kentlerin sorunlarını çözemeyiz" dedi. Kooperatif yapısının küçük ölçekli üreticinin korunması ve kalkınmasına yönelik planlandığını ifade eden Eskiyörük, "Ortaklarımızın, yem, tohum, gübre, akaryakıt gibi temel girdilerini sağlıyoruz. Ortak kullanımlı makina parkurumuzla onların tarımsal üretimini destekliyoruz. Satış mağazamızla ortaklarımızın ev ihtiyacını, tarım marketimizle ise alet ve ekipman ihtiyacını karşılıyoruz. Gerektiğinde, avans vererek nakit ihtiyacını karşılayıp, tefeciye karşı koruyoruz. Yerinde eğitim vererek ürünün kalitesini ve verimliliğini artırıyoruz. Toplam 62 alım merkeziyle, sütte soğuk zinciri oluşturduk. Laboratuarımızda süt analizleri yapıyoruz. Kalite değerlerine göre fiyatlandırıyoruz" diye konuştu.
SES GETİREN PROJELER
Tire Süt Kooperatifinin yaşama geçirdiği projeler şunlar:

• Okul Sütü Projesi, (2008-2013),
• Süt Kuzusu Projesi (2013 - Devam Ediyor),
• Çiftçim Market (sadece kooperatiflerin ürünlerinin bulunduğu bir satış mağazası),
• Bilgi Aktarım Projesi.
• GES Santrali,
• Gezen Tavuk Çiftliği,
• Damızlık Düve ve Besi Çiftliği,
• Ege'deki diğer yöresel ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması (incir, kestane, zeytin vb.)

TARIMIN REÇETESİ
Türkiye'de, tarımın kazandığı önemin herkesçe bilindiğine işaret eden Eskiyörük, çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:

• Yerel yönetimler kırsal kalkınmaya önem vermeli. Çünkü kırsalın sorunlarını çözmeden kentlerin sorunlarını çözemeyiz.
• Belediyeler, sadece kooperatif ürünlerinin sunulduğu tanzim satış mağazaları açmalı.
• Devlet destekleme politikalarıyla kooperatifleşme teşvik edilmeli.
• Kooperatifler bakanlığı kurulmalı. Kooperatifleşme ile küçük aile işletmeleri korunmalı.
• Sözleşmeli üretimle çiftçi güvence altına alınmalı. Tarımsal örgüt yapısı düzenlenmeli.
• Üretici örgütü kanalıyla desteklenmeli ve denetlenmeli. Meralar, kooperatiflere tahsis edilerek ıslahı sağlanmalı.
• İthalat politikasından vazgeçilmeli. Çiftçiye para veren değil, para kazandıran ulusal bir tarım politikası oluşturulmalı. Planlı üretimle, fiyat istikrarı sağlanmalı.