‘Türkiye, standartları belirleyen ülke olacak’

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'na bağlı kurum Türk Standartları Enstitüsü, ülkemizin ekonomik performansının artması adına faaliyetlerini sürdürüyor. Kamu ve özel sektörün hizmet kalitesinin, verimlilik ve karlılığın artması adına stratejik rol üstlenen TSE Başkanı Prof. Dr. Adem Şahin, standardizasyonu tüm sektörlerde yaygınlaştırmayı ve bu konuda farkındalığı artırmayı hedeflediklerini söyledi. Prof. Dr. Adem Şahin; ekonomi yazarımız, Yönetim Danışmanı ve Eğitmen Gonca Elibol'un sorularını yanıtladı.
● Kalite Yönetim Sistemleri standartlarının ülke ekonomisine katkısı nasıldır?
Rekabetin yoğun yaşandığı günümüzde kuruluşların ayakta kalabilmesi, müşteri ihtiyaç ve beklentilerine cevap verebilmesi için kaliteli mal ve hizmet üretmesi gereklidir. Bunun için kuruluşlarda tasarım aşamasından başlayarak üretim, pazarlama ve satış sonrası hizmetlere kadar tüm süreçleri kapsayan ve sürekli iyileşmeyi hedefleyen TS EN ISO 9001 Kalite Yönetim Sisteminin uygulanmasıyla mümkün olacaktır.
● TSE'nin standardizasyon çalışmaları son yıllarda ne düzeyde? Özel ve kamu sektörü açısından bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Standardizasyon ülkelerin ekonomik yükünü azaltırken, verimlilik sağlayarak büyümeye katkı koymaktadır. TSE olarak paydaşlarımızın politika ve hedeflerini oluşturmaktayız. Sadece standartlara uyum sağlayan bir ülke değil global ölçekte standartları belirleyen bir ülke olmak için hedeflerimizi belirlemekteyiz. Standardizasyon faaliyetlerini sanayicilerimiz, üniversiteler, sivil toplum örgütleri, KOBİ'ler, tüketiciler ve kamu kurumları gibi tüm paydaşlara yayarak, onları sürece doğrudan dâhil ederek ülkemizi küresel rekabette avantajlı bir konuma taşımak istiyoruz.

● TSE'nin uluslararası konumu nasıl?
TSE olarak tam üyesi bulunduğumuz standardizasyon kuruluşlarının çalışmalarına katılmaya önem veriyoruz. Ülkemizdeki paydaşlarımız da Milli Teknik Komiteler (Ayna Komiteler) aracılığı ile söz konusu kuruluşlar bünyesinde standart hazırlama çalışmalarını yürütmek için teknik komite, alt komite ve çalışma gruplarına katılma imkanı bulabilmektedirler. Ülkemiz sanayicileri, akademisyenleri ve tüm ilgili taraflar, Ayna Komite çalışmalarına katılabilmekte, henüz taslak aşamasındayken standartları ülke menfaatleri doğrultusunda düzenleyebilmektedirler Buradan henüz katılım sağlamayan tüm standardizasyon paydaşlarını üye olmaya davet ediyoruz.
● Kalite ve belgelendirme süreçlerinin uygulanabilirlik boyutu ne düzeyde? Bilinç ve farkındalık sizde nasıl artırılır? Kağıt üzerinde mi kalıyor?
Standardlar yapılması gerekenleri şart olarak belirmektedir ancak uygulayıcıların insan olduğu unutulmamalıdır. Standardlar tüm ülkelerde aynı olmasına rağmen, ülkelerin eğitim, yetkinlik düzeyi ile ülkenin sosyolojik, kültürel vb. özelliklerinden dolayı uygulamada farklılıklar olabilmektedir. Kamuoyunda farkındalık sağlamak için eğitim öğrenim faaliyetlerine ağırlık verilebilir, sosyal farkındalık projeleri yürütülebilir, medyada kamu spotu gibi projelerle farkındalık artırılabilir.
KALİTE VE GÜVENİN İLK ŞARTI STANDART
● Standartlaşma olmasaydı çalışma hayatı nasıl olurdu?
Standardın hedefi; ürün veya hizmetle ilgili aynı beklentileri paylaşan insanlara güvenilir bir temel sağlamaktır. Standartların olmadığı bir ortamda, değişen, büyüyen ürün ve hizmet çeşitliliği karşısında tarafların birbirleri ile anlaşmaları adeta imkânsız gibidir. Standartlarla; ürünlerin özelliklerini sergilemek, farkını ortaya koymak ve alıcı ihtiyacını karşılamak için yerine getirilmesi gereken kuralları tanımlar. Standartlar ürüne kalite ve güven vermektedir.

GONCA ELİBOL