Bu tozlu mücevheri parlatmak lazım

İzmir'in duayen iş insanlarından ESİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Sıtkı Şükürer, Yeni Asır'a kentle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yürüttüğü Çeşme Projesi'ne, Büyükşehir ve meslek odalarının karşı çıkmasıyla ilgili konuşan Şükürer, "Çeşme Projesi'ne olumsuz bakmıyorum. Bakan Mehmet Nuri Ersoy'un projeyi bir mutabakatla hayata geçiriyor olmasından ben yarar umarım" dedi.

'KEMERALTI ADETA DÖKÜLÜYOR'
Meslek odalarının Kemeraltı için fon kurulmasına karşı çıkmasıyla ilgili de konuşan Şükürer, "Kemeraltı üzeri tozlu bir mücevher. Ancak an itibariyle baktığımızda Kemeraltı dökülüyor. Şu anda Kemeraltı'nın hiçbir cazibesi yok, kentin çöküntü alanı. Kemeraltı'nın tamamına yetmek için bugün 1 milyar dolar da, 2 milyar dolar da yetmez.
Hadiseleri çok iyi tetkik etmeden karşı çıkmamak lazım" diye konuştu. Şükürer Yeni Asır'ın sorularını cevaplandırdı...

● Çeşme Projesi'ne itirazlar var. Bu proje İzmir için olmazsa olmaz bir proje midir?
Çeşme Projesi'ne olumlu bakmamın makro bir tespite dayandığını söylemeliyim.
En az istismar yatırımı turizmdir.
Çünkü, turizm kendi cazibesini koruyabilmek için doğayla uyumlu olmak mecburiyetindedir.
Sayın Bakan Mehmet Nuri Ersoy'un açıklamalarından anladığım kadarıyla bu konudaki hassasiyetlere azami dikkat gösteriliyor. Yükseklik konusuna çok dikkat ediliyor, atıl durumdaki hazine arazileri bu şekilde ekonomik değere dönüştürülüyor. Dolayısıyla Bakan Ersoy'un, Büyükşehir'den odalar ve sivil toplum kuruluşlarına kadar projeyi tartışmaya açarak katılımcı bir anlayışla., bir mutabakatla hayata geçiriyor olmasından ben yarar umarım.

● Sizce Kemeraltı UNESCO daimi listesine girmeye hazır mı?
UNESCO, Kemeraltı'nın kalkındırılmasına yönelik unsurların ağırlığının sadece yüzde 2'sini taşıyan bir hadisedir.
Şüphesiz önemlidir, hızlandırıcı bir etkisi olur ama Kemerlatı, bambaşka parametrelerle kalkındırılması gereken bir yer.
242 hektarlık bir alandan söz ediyoruz.
Tabii, TARKEM netice itibariyle bir farkındalık yaratma, insanların Kemeraltı'na yönelik ilgisini yoğunlaştırmak için hayata geçirilmiş bir projedir. Kemeraltı'nın tamamına yetmek için bugün 1 milyar dolar da yetmez 2 milyar dolar da. Bölgede 2 binin üzerinde tescilli bina var. An itibariyle Kemeraltı'nın gece girilemeyen yerleri var. Kemeraltı bir kere üzeri tozlu bir mücevher. İzmir için en önemli iki öncelik ne diye sorarsanız, birincisi Körfez'in temizlenmesi ikincisi ise, bu kente lezzet katacak bir old city-eski şehir oluşturmaktır derim. Orası da Kemeraltı.

● Kemeraltı'nın şu anki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kemeraltı'na üst ve orta gelir gruplarının ilgisi çoktan kayboldu. Bu ilgiyi uyandırabilmek gerekiyor. Şu an plastik leğen satan çığırtanlarla en ucuz tekstil ürünlerinin satıldığı bir yer halinde. Kemeraltı bu haliyle cazip değil. Ben bu konuda tek yetkili olsam, Kemeraltı'nda ilk başlangıç oraya gençliği çekerim. Müsait olan binaları derleyip toplayıp yurt yaparım. Gençlik oraya bir gelsin. Sonra antikacısı da gelir şucusu da bucusu da. Kemeraltı'nı 5 yıl sonra Alaçatı gibi tanıyamayız.

● TARKEM öncülüğünde Kemeraltı için bir gayrimenkul yatırım fonu oluşturuldu.
Fakat meslek odaları bu fonu eleştiriyor ve "Kemeraltı'nı rant koruyamaz" diyor. Siz bu konuda ne diyorsunuz?
Dünya, bu odalara çok kolay. Her şeye 'hayır' diyorlar. O 242 hektarlık alanın bir bölümünde şu an Afganlar var, daha önce Suriyeliler vardı. Biraz daha palazlansınlar Kemeraltı'nı terk ederler. Bu haliyle kalmasını ve Kemeraltı'na hiçbir şey yapılmamasını savunuyor olmak farklı bir bakış açısı. O mantığı anlamakta güçlük çekiyorum ama saygı da duyuyorum.

● Bu fonun Kemeraltı'na ne faydası olacak?
Kemeraltı'na birileri yatırım yapsın.
TARKEM'le yapılan protokolde o yatırımın nasıl yapılacağı ve otantik özelliklerine hassasiyet gösterileceği yazıldı çizildi. Öyle orada binaları yıkıp da gökdelen dikecek değiller. Fon da biliyor ki, eğer bu yaptığı yatırımlardan para kazanmak istiyorlarsa burasının eski şehir - old city niteliğinde bir yapı şeklinde değerlendirilmesi gerekiyor. Bu yerler öyle anlam kazanacak ve onlara para kazandıracak. Yoksa onlar neden girsinler?
Gökdelen yapmak isteseler başka yere giderler. Kaldı ki, fon kendi parasını koymuyor, sadece vesile oluyor.