Türkiye demokrasi tarihinin kara lekesi 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 44 yıl geçti.
İdam, kötü muamele, insan hakları ihlalleriyle anılan 12 Eylül'e giden sürecin hazırlıkları yaklaşık 4 ay sürdü.
Kod adı "Bayrak Harekatı" olarak belirlenen darbe planının uygulanması için ordu komutanlarına 11 Temmuz 1980 günü saat 04.00'te harekete geçilmesi emri verildi.
Ancak Süleyman Demirel'in başbakanlığındaki hükümetin 2 Temmuz'da güvenoyu almasıyla darbeciler bu planı erteledi.
Tarihler 12 Eylül'ü gösterdiğinde, Türkiye demokrasisine darbe vuracak plan, sabaha karşı uygulandı.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun'dan oluşan darbeci Milli Güvenlik Konseyi, bütün yetkileri ele aldı.
Anayasayı kaldıran darbeciler, ardından TBMM'yi lağvederek antidemokratik faaliyetlerine hız verdi.
Ülke genelinde sıkıyönetim ilan edildikten sonra sivil toplum kuruluşlarını hedef alan darbeciler, Türk Hava Kurumu, Çocuk Esirgeme Kurumu ve Kızılay dışındaki dernekleri kapattı.
Siyasi partilerin kapısına kilit vuran darbeciler, Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit'i Hamzakoy'a, Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş'i ise Uzunada'ya sürgüne göndererek siyasi yasak getirdi.