Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
İBB'ye düzenlenen operasyonda gözaltına alınan şüpheliler akşam saatlerinde adliyeye sevk olacak. Hem "Yolsuzluk" hem "Terör" soruşturmasında şüpheli olan ve dün yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili 121 sayfa ifade veren Ekrem İmamoğlu'nun terör soruşturması kapsamında verdiği ifadesi sona erdi. İmamoğlu'nun 18 sayfalık ifade verdiği belirtildi.
SAVCILIK TERÖR BAĞLANTILI KİŞİLERLE GÖRÜŞMESİNİ SORDU
Savcılığın bu konudaki sorusu şu şekildeydi:
"İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 06.03.2025 tarih ve 2025/24626 sayılı talimatına istinaden, sizin hakkınızda HTS kayıtları incelenmiştir. İnceleme neticesinde telefon hattınız üzerinden 01.01.2018 ile 04.03.2025 tarihleri arasında terör suçlarından adli veya idari işlem kaydı bulunan 252 şahıs ile irtibatınızın olduğu tespit edilmiştir.
Bununla birlikte, diğer telefon hattınız üzerinden yapılan incelemelerde de yine 138 şahıs ile irtibatınızın olduğu anlaşılmıştır.
Bu şahıslarla irtibatınızın bulunmasının sebebini açıklayınız?"
"TELEFON GÖRÜŞMELERİM ÇOK YOĞUN"
İmamoğlu, bu iddialara verdiği yanıtta öncelikle bu telefonların yalnızca kendisi tarafından kullanılmadığını, aynı zamanda çalışma ekibinin de bu hatları kullandığını belirtti:
"Bahsi geçen telefon numaraları bana ya da şirketime kayıtlı olan telefonlardan ikisi olmakla birlikte, bu telefonlar ağırlıklı olarak yakın çalışma arkadaşlarım tarafından kullanılıyor. Günlük telefon akışlarımın çok yoğun olduğu bir gerçektir. Gün içinde yüzlerce telefon görüşmesi yapıyorum. Bu telefonların kimleri aradığı ya da kimlerden çağrı aldığı, tamamen iletişim yoğunluğu çerçevesinde değerlendirilmeli."
"TESADÜF" DİYEREK SIYRILMAYA ÇALIŞTI
İmamoğlu, Türkiye'nin gündeminde olan bir siyasi figür olarak her gün yüzlerce arama aldığını vurgulayarak, "Sadece bir gün içinde gelen yüzlerce arama arasında bazı numaraların yer alması tesadüfidir. 2500 gün boyunca 252+138 şahısla irtibat kurulduğu iddiasının anlamlı ve gerçekçi olmadığını düşünüyorum. Bu soruşturmanın kasıtlı olduğu çok açıktır" ifadelerini kullandı.
İmamoğlu şunları söyledi:
"Bahsi geçen zaman dilimi içerisinde 3 yerel seçim ve 1 genel seçim yaşanmıştır. Türkiye'nin gündeminde bir siyasi figür olarak bazen sadece 1 gün içinde yüzlerce arama yapılabiliyor. Bu aramaların içinde yer alan herhangi bir görüşmenin, terörle iltisaklı kişilerle irtibat kurulduğu şeklinde yorumlanması, tamamen siyasi bir hamle olarak değerlendirilmelidir."
ZAD BARIŞ İLE İLİŞKİSİ SORULDU
İmamoğlu ile PKK arasındaki bağlantıyı 5 Mart'ta Berlin'e firar eden eski HDP Genel Başkan yardımcısı Azad Barış'ın sağladığı ortaya çıkmıştı. Savcılık, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na ifadesi sırasında Azad Barış ile olan ilişkisini sordu. İddialara göre, Azad Barış'ın HDP ile ilişkili olduğu ve belirli toplantıların organizasyonunda yer aldığı öne sürüldü.
Savcılık tarafından yöneltilen soru şöyleydi:
"Azad Barış isimli şahsın, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ile yürütülen temaslarda yer aldığı, toplantıları organize ettiği ve belirli kişilerin aday listelerine dahil edilmesinde etkili olduğu belirtilmektedir. Bu şahısla herhangi bir ilişkiniz var mıdır? Kendisiyle görüşmeleriniz oldu mu?"
"KİM OLDUĞUNU BİLMİYORUM" DEDİ SONRA GÖRÜŞTÜĞÜNÜ AÇIKLADI
İmamoğlu, savcılığın ilk sorusu üzerine başlangıçta bu ismi tanımadığını ve herhangi bir ilişkisinin olmadığını belirtti. Ancak daha sonra, soruşturma çerçevesinde detaylı bir açıklama yaparak şunları söyledi:
"Azad Barış ismini daha önce hiç duymadım. Kendisiyle herhangi bir doğrudan irtibatım söz konusu değildir. Eğer böyle bir şahıs gerçekten toplantılara katıldıysa veya herhangi bir organizasyonda yer aldıysa, bunu benim yönettiğim bir süreç olarak değerlendirmek mümkün değildir. Bu tür siyasi süreçler birçok farklı aktörün dahil olduğu geniş kapsamlı mekanizmalardır ve bireysel olarak benim kontrolümde değildir."
İmamoğlu, özellikle belediye başkanlığı görevinde olduğu sürede binlerce kişiyle doğrudan veya dolaylı temas kurulduğunu belirterek, söz konusu kişinin kim olduğuna dair özel bir bilgisinin olmadığını ifade etti.
"DEM PARTİLİLER İLE BULUŞMALAR YAPTIM"
Daha sonraki bir soru üzerine Azad Barış ile görüştüğünü söyleyen İmamoğlu, DEM Partili yetkililerle beraber yerel seçim süreçlerini değerlendirdiklerini ifade etti.
İmamoğlu ifadesinde şunları söyledi:
"Azad Barış isimli kişiyi tanıyorum. Azad Barış'la irtibat kurduğum yaklaşık 7 yıl içerisinde sohbet ya da toplantıların hemen hemen tamamında DEM partili bir kısım Milletvekillerinin de olduğu buluşmalar yaptım. Azad Bey bu toplantıların tümünde tam eğitimini bilmemekle beraber sosyolog, siyaset bilimce ve toplumsal, siyasi araştırmalar yapan bir kurumu üzerinden değerlendirmeler yapmak ve siyasi açılımlarını paylaşmak adına DEM partili Milletvekilleri ile gelerek bizim de masamızda bulunan bazı arkadaşlarımızla birlikte siyasi değerlendirmelerini dinlediğimiz muhtelif toplantılar yaptık. Bu toplantıların çerçevesi ağırlıklı tarihlerde de belirtildiği gibi yerel seçim süreçleri ile ilgilidir. Ayrıca farklı zaman dilimlerinde de farklı gündemlerle başta genel seçim dönemi olmak üzere değerlendirmeler yapılmıştır. Karşılıklı fikir alış verişlerinde bulunulmuştur. Benzer siyasi periyotlarda başka siyesi partiler ve onlara ağırlıklı hizmet eden düşünce kuruluşu, siyasi analiz kurumları, ve uzmanlar ile çok farklı buluşmaları yapmış bir kişiyim. Azad Barış ile olan ilişkilim bu çerçevededir."
SAVCILIK HDP İLE İLİŞKİLİ TOPLANTILARI SORDU
Savcılık, İmamoğlu'nun HDP ile doğrudan toplantılar organize ettiği, seçim sürecinde belirli isimleri listeye alarak HDP ile koordineli çalıştığı yönünde iddialarda bulundu.
Savcılığın bu konudaki sorusu şu şekildeydi: "Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HDP) ile gerçekleştirildiği belirtilen toplantılar hakkında bilginiz var mıdır? Bu toplantıları sizin organize ettiğiniz iddia edilmektedir. HDP ile seçim sürecinde iş birliği yapıldığına dair bir bilginiz veya dahliniz var mıdır?"
"KİMİN KİMLERLE İLTİSAKLI OLDUĞUNU BİLEMEM"
İmamoğlu, bu soruya yanıtında HDP'nin Türkiye'de yasal bir siyasi parti olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: "CHP İstanbul ve Türkiye'nin muhtelif şehirlerinde, hukuken yasal olan siyasi partilerde geçmişte yer almış birçok ismi 'Türkiye İttifakı' kavramı ile listelerinde göstermiş olduğu gerçektir. 39 ilçede yaklaşık 1500'e yakın meclis üyesinin kim olduğu ya da kimlerle iltisaklı olduğu meselelerini bilemem."
Ayrıca, siyasi partiler arasındaki görüşmelerin doğrudan kendi yönetiminde olmadığını belirterek, aday belirleme süreçlerinin geniş bir koordinasyon içinde yürütüldüğünü ifade etti:
"Belediye başkanı olarak benim görevim, İstanbul halkına hizmet etmektir. Aday listelerinin hazırlanması, genel merkez ve partinin ilgili organlarının yetkisindedir. Söz konusu isimlerin kimlerle bağlantılı olduğu yönünde kişisel bir değerlendirme yapmam mümkün değildir." İmamoğlu, bu iddiaların siyasi bir operasyonun parçası olduğunu düşündüğünü ve soruşturmanın kasıtlı bir şekilde yürütüldüğünü belirtti.
ADLİYEYE SEVK EDİLDİ
"Yolsuzluk" ve "Terör" soruşturmaları kapsamında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Danışmanı Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık ile Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da aralarında olduğu şüpheliler İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki yasal işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.