Duy Beni'nin Naz'ı Jasmine Berkiş: Tanıtınca kesinlikle yürüyüşün bile değişiyor
Duy Beni'nin Naz'ı Jasmine Berkiş, Bi' Başka adlı YouTube kanalında Yaren Türüt'ün konuğu oldu. Jasmine Berkiş, Duy Beni dizisinde Naz karakteriyle tanışma hikâyesinden eski projelerine, özel hayatından müzikle olan ilgisine kadar birçok farklı konuda samimi açıklamalarda bulundu. Jasmine tanınmaya başladığını sosyal hayatında karşılaştığı tepkiler sonrası anladığını belirterek "Ben enerjiye çok inanan bir insanım. Bir projede yer aldığında kesinlikle auran, yürüyüşün bile değişiyor. Bu yüzden insanların bakışları bile değişiyor" dedi.
Jasmine Berkiş, sevilen YouTube kanalı Bi' Başka'da, O Ses Türkiye geçmişinden de bahsederek müziğe nasıl başladığını anlattı: Küçüklüğümden beri müziğe âşık bir insanım. 3 yaşında başladım. Ben de piyano çalıyorum, yan flüt çalıyorum, şarkı söylüyorum, opera okuyorum.
Hoş geldin Nasılsın, hayat nasıl gidiyor?
İyiyim, keyfiler güzel. Bol bol enerji…
Duy Beni dizisiyle ekranlara geldin. Naz karakteriyle nasıl tanıştın?
Çok hızlı bir deneyim oldu. Senaryoları okumaya çok meralı bir insanım. Birinin elinde senaryoyu gördüm ve 'Bir dakika bunu benim okumam lazım, tam benlik' derken audition geldi. İki proje üst üste gelmişti. Duy Beni'nin senaryosuna baktım, biraz bana da benziyor. 'Neden olmasın?' dedim hemen audition verdim ve girdim.
İKİNCİ PROJEMDE BU KADAR TANINACAĞIMI DÜŞÜNMEMİŞTİM
Çok hızlı yükselişi olan bir dizi oldu. Böyle bir projede yer almak sana nasıl hissettiriyor?
Bir kere arkadaşlarımın hepsi çok başarılı, hepsi karakterlerini çok iyi oynuyorlar. Çok heyecanlı ve keyif verici. Bir yandan da çok şaşırtıcı. Daha önce de başka bir projede yer almıştım ama ikinci projede bu kadar tanınacağımı düşünmemiştim. O yüzden kesinlikle keyif verici ve heyecan verici diyebilirim.
Peki, 'Naz karakteri bana da benziyor' dedin. Naz karakteri sana ne hissettiriyor?
Naz karakteri, birden çok yükselen bir kız. Kendini ezdirmiyor. Moda düşkünü ve influencer tarafı da var. Ben de fotoğraf çekilmeyi çok seviyorum. Hatta çok ilginç, ben bu işe başlayınca daha çok fotoğraf çekilmeye, edit yapmaya başladım. Daha çok kendimi kaptırdım ve Naz oldum. Günlük hayatta da Naz karakterinin bazı şeylerini yansıtıyorum.
OKULDA ORTALIĞI KARIŞTIRIRDIM
Dizideki zorbalık sahnesi tepki çekti. Ama gündelik hayatımızda da sürekli karşılaştığımız bir şey. Sen zorbalıkla ilgili ne düşünüyorsun? Gelen tepkileri nasıl okudunuz?
Bu günümüzde sıklıkla olan bir şey… Hepimiz yaşadık. Ben küçükken de gördüm ve yaşadım. Senaryoya bu kadar yükselme sebebim zorbalık. Sosyal medyada çok tepki topladı. Bir yandan çok linçlendik bir yandan insanlar bizi takdir etti. Oynarken 'Ben bunu yaşamıştım' ya da 'Ben bunu görmüştüm' diyorum. Öğrencilik hayatımda sessizdim ama ortalığı çok karıştırırdım. Hocalar beni çok severdi. Genellikle 'Jasmine mi? Jasmine yapmaz' derlerdi ama genellikle ortalığı karıştıran bendim. Asla kendimi ezdirmezdim hep sesimi çıkartırdım. Bir şey olunca 'Bunu ben yaptım' derdim.
Akıncı dizisinden de bahsetmek istiyorum. Oradaki rolünde kendi halinde, cool bir okul öğrencisiydin. Kendi okul hayatında da böyle miydin?
Canlandırdığım karakter Özlem karakteriydi. Özlem çok keyfine düşkün ve kendi halinde. Mesela benim içimde Naz var, Özlem var. Özlem'in kimseyi önemsememesi, bir şey olduğunda kulaklığını takması bana benziyor. O yüzden içimde bir Özlem var.
2014 yılında O Ses Türkiye geçmişin var. Hala müzikle de ilgileniyorsun. Müzikle ilgilenmeye nasıl başladın?
Küçüklüğümden beri müziğe âşık bir insanım. 3 yaşında başladım. Müzikale çok merak duyuyordum. Zaten anneannem çok opera dinlerdi, annem, babam sanatla hep ilgilendi. Ailemizde sanatı çok seven insanlar var. Şu an kardeşim elektrogitar çalıyor. Ben de piyano çalıyorum, yan flüt çalıyorum, şarkı söylüyorum, opera okuyorum.
Evet, "Uçuyorsa Kanatların" isimli şarkın da var.
O da çok farklı bir deneyim oldu benim için. Asla planlı değildi. Durup dururken aklıma geldi dedim ki 'Ya biz bir klip mi çeksek?' Zaten klipte arkadaşlarım oynuyor. Çok eğlenceli bir klip, herkes kendi halinde, enerjiler çok yüksek. Bu yüzden benim için çok güzel bir deneyimdi.
CHARLİZE THERON'UN OYUNCULUĞUNU İZLEYİNCE 'BENİM OYUNCU OLMAM LAZIM' DEDİM
Müzikten oyunculuğa nasıl geçtin?
Müzikale zaten çok ilgi duyuyordum. Oyuncu olabileceğimi düşünmüyordum. Hep 'Ben yapabilir miyim acaba?' diye düşünüyordum. Tiyatro ve film izlemeyi de çok severim. Charlize Theron'un Monster'daki oyunculuğunu izleyince o kadar etkilendim ki bir anda 'Benim oyuncu olmam lazım!' dedim ve oyunculuk adına bir şeyler yapmaya başladım.
Öğrencilik hayatında Keremcem ile bir röportajın var. O nasıl gerçekleşti?
O çok eski… Özel İstanbul Koleji'nden kalma. Benim için şans olmuştu. Ana dilim İngilizce olduğu için ben o zaman çok iyi Türkçe bilmiyordum. O kadar heyecanlıydım ki sadece kâğıda bakarak 'Ne söylesem, ne eklesem?' diye düşünüyordum. Ama benim için farklı bir deneyim oldu.
Set hayatınızı merak ediyorum. Arkadaşlarınızla zamanınız nasıl geçiyor?
Set ortamı o kadar güzel ki herkes çok mutlu. Biri dans ediyor biri şarkı söylüyor. Arkadaşlarım da enerjik olunca set hayatım daha kolaylaşıyor, daha güzel oluyor.
TANININCA KESİNLİKLE YÜRÜYÜŞÜN BİLE DEĞİŞİYOR
Ben tanınıyorum artık dediğim bir an oldu mu? Dışarı çıktığın zaman ya da sosyal medyada takipçilerin arttığında bunu söyledin mi?
Ben enerjiye çok inanan bir insanım. Bir projede yer aldığında kesinlikle auran, yürüyüşün bile değişiyor. Bu yüzden insanların bakışları bile değişiyor. Takipçiden değil daha çok sosyal yaşantımdan anladım.
ŞİZOFRENİ OYNAMAK İSTİYORUM
Akıncı ve Duy Beni dizilerinde öğrenci rolünü oynadın. İleride oynamayı hayal ettiğin bir rol var mı?
Bipolar bir insanı oynamak çok isterdim. Şizofren rolünde audution deneyimi yaşamıştım. Kendi benliğimden ve dış görünüşümden çıkıp başka bir karaktere bürünmek istiyorum. Oradaki hissiyatı yaşamak istiyorum. Daha çok psikolojik ve dram ağırlıklı şeyler seviyorum.
Özel hayatından bahsetmek istiyorum. Jasmine özel hayatında, set dışında neler yapıyor?
Günlük hayatımda vaktim olduğunda sinemaya gider, müzik dinler, dans ederim. Bazen günlerimi TikTok'ta geçirebiliyorum. Sosyalleşmek benim için en güzel etkinlik.
Nasıl bir arkadaş nasıl bir sevgilisin?
Merhametli, güvenilir biriyim. Her daim insanların arkasını kollarım. İyi zamanında da kötü zamanında da yanında olurum. Ve ortamın enerjisi ne kadar düşük olursa olsun ben o ortamdaki insanları mutlu etmeyi bilirim. Sinirlendiğimde bile gülümseyen bir insanım. Bazen çok sakinim bazen deli doluyum. Keşfetmeyi severim. Arkadaşlarımı bir yere gitme konusunda teşvik eden benimdir.