Kütahya'da kanser hastasına bacak kemiğinden yeni çene! İşte dünyanın en ilginç hastalıkları...
Kanserli tümörün ağız içini ve boynunu kaplaması nedeniyle çene kemiği çıkarılan hasta, KSBÜ Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bacağından alınan kemikle yeni çeneye kavuştu. Sağlığına kavuşan Ermiş de rahatsızlığından dolayı toplum içine çıkamadığını dile getirerek, KSBÜ Rektörü Prof. Dr. Vural Kavuncu ve sağlığına kavuşmasında emeği geçenlere teşekkür etti. İşte dünyanın en ilginç hastalıkları..
Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
ABONE OL
BU GALERİYİ PAYLAŞ
TÜMÖR TAMAMEN TEMİZLENDİ
Op. Dr. Furkan Karabulut, gazetecilere yaptığı açıklamada, 63 yaşındaki hastanın alt dudağındaki tümörün yıllar sonra büyüyerek yanağına sıçradığını, ayrıca alt çene kemiğinin sol tarafına ve sol boynuna da yayıldığını tespit ettiklerini söyledi.
Hastanın gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra hemen ameliyata alındığını belirten Karabulut, şöyle konuştu: "Tümör vakalarında birincil amaç tümörü tamamen yok etmektir ve önce tümörü tamamen temizledik. Çene kemiğinin yarısı alındığı için de yanağının bir kısmında büyük bir çukur ve boşluk oluştu. Ancak hem yumuşak doku hem de kemik eksik olunca buraya hastanın sağ bacağından bir kemik ve ona bağlı olan bir deri parçasını damarlarıyla aldık ve boyundaki damarlara bağladık. Böylece yüze naklettiğimiz bu dokunun kanla beslenmesini sağladık. Bacaktan yeni bir çene oluşturmak için naklettiğimiz kemik ile alt çenenin bütünlüğünü ve şeklini sağladık. Sonuç çok güzel ve başarılı oldu. Dışarıdan bakıldığında hastanın yüzünde herhangi doku bozukluğu yok."
Sağlığına kavuşan Ermiş de rahatsızlığından dolayı toplum içine çıkamadığını dile getirerek, KSBÜ Rektörü Prof. Dr. Vural Kavuncu ve sağlığına kavuşmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
AA
Dünya üzerinde rastlanan birbirinden ilginç hastalıklara çok şaşıracaksınız!
6 SAATTE 232 DİŞİ ÇEKİLDİ
Hindistan'da şiddetli ağrı şikayetiyle dişçiye giden gencin ağzından 6 saat süren operasyonla tam 232 küçük diş çıkarıldı.
Mumbai'de yaşanan ve dünya dişçilik tarihine geçecek olay, Maharashtrayan eyaletinin Buldhana bölgesinde yaşayan 17 yaşındaki Ashik Gavai'nin sağ alt çenesindeki ağrı üzerine ailesi tarafından doktora götürülmesiyle başladı.
Doktor Sunanda Dhivare ve operasyona katılan doktorların, dişçilik tarihi açısından önemli gördükleri bu operasyon için Guinness Rekorlar Kitabı'na başvurmayı düşündükleri belirtildi.
Gencin dişindeki rahatsızlığın, bir tür kompleks diş tümörü olarak adlandırılan ''odontoma'' olduğu bildirildi.Bu hastalık kişinin yemekleri öğütmesinde ve yutkunmasında ciddi zorluklara neden oluyor.
Hindistan'da sıra dışı görünümlü bebek ülkeyi adeta kasıp kavurdu. Nadir bulunan bir hastalık nedeniyle küçük kafaya ve büyük gözlere sahip bebek, ülkenin ruhani lideri Buda'ya benzetilmesiyle geniş yankı uyandırdı.
Annesinin bile emzirmekte çekindiği bebeği görmek için köylüler sıraya dizildi. Doktorlar, çocuğun uzun süre yaşayamayacağını belirtiyor.
Pazartesi günü doğum yapan 35 yaşındaki anne çocuğu kucağına alınca şok geçirdi. Çünkü çocuğun kafası çok küçük ve gözleri çok büyüktü. Doktorlar çocukta anne karnında iken 'genetik palyaço' hastalığının geliştiğini ve bazı organların gelişimini tamamlamadan çocuğun dünyaya geldiğini belirtti.
Tanrılarının ruhunun çocuğun bedenine girdiğine inanan köylüler, annenin evine akın etti. Özellikle çocuğun Hindu inancında kutsal kabul edilen Buda'ya ve reenkarnasyon tanrısı kabul edilen Haruman'a benzemesi ülkede büyük ses getirdi.Daha önceki çocukları sağlıklı olan anne, uzaylılara benzeyen bir çocuk dünyaya getirdiğine inanamadığını ve çocuğu ilk gördüğünde doğumu yapan hemşireye, "Çocuğu gözümün önünden al" dediği söyledi.Doktorlar çocuğun çok uzun süre yaşayamayacağını belirtti.
Bangladeş'te yaşayan sekiz yaşında ki Mehendi Hassan isimli çocuk yaşadığı nadir görülen akut deri hastalığından dolayı vücudu yavaş yavaş taşa dönüyor.
Bangladeş'te eşine az rastlanır bir hastalığa sahip olan sekiz yaşındaki Mehendi Hassan, görenleri şaşkına çeviriyor. Vücudu pul pul olan ve taş gibi sertleşen çocuk, bir şeye dokunduğunda acı çekiyor.Sekiz yaşındaki çocuk, kendisini görenleri korkuttuğu ve herhangi bir şeye dokunduğu zaman acı çektiği için hayatının tümünü evde geçirmek zorunda kalıyor. Kendisini taşa çeviren hastalığından dolayı toplum tarafından dışlanıyor.
Yüzü normal görülen çocuğun vücudnun diğer kısımlarında pullanmalar oluyor ve çocuk bu yüzden yürümekte veya herhangi bir şeye dokunmakta güçlük çekiyor. Anne çocuğunun 12 günlük iken vucudunda bazı yaralar gördüklerini ve bu yaraların sivrisinek sokmasından dolayı oluştuğunu düşündükleri için pek umursamadıklarını söyledi. Zamanla bu yaralar çocuğun vücudunun büyük bölümünü sarmaya başlaması üzerine ebeveynleri, oğullarını doktora götürdü. Ama tüm ilaçlar denenmesine rağmen çocuğun hastalığına bir çare bulunamadı.
Endonezya'da yaşayan 35 yaşındaki Sulami 10 yıldır hareketsiz duruyor.Hastalığının adı Ankylosing Spondylitis ve bu hastalık omurgadan başlayarak tüm iskelet sistemini etkiliyor ve hareketsiz bırakıyor.
Sulami eğilemiyor, doğru düzgün hareket edemiyor. Sürekli düz bir durumda olması gerekiyor. Aksi halde acı çekiyor.
Hastalık sağlam bir fizyoterapi ve egzersiz tedavisiyle ortadan kaldırılabiliyor.
Ancak, genç kadının birlikte yaşadığı 90 yaşındaki babaannesinin bunu karşılaması imkansız.
Hastalığın kendisi ölümcül olmasa da sürekli aynı pozisyonda durmak başka hastalıklara davet çıkarabiliyor.
ELLERİNDE BAŞLADI TÜM VÜCUDUNA YAYILDI
Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde yaşayan 53 yaşındaki Sandra De Santos, Nörofibromatozis (NF) hastalığından gençlik yıllarından bu yana muzdarip.
Bu hastalık yüzünden vücudundaki kabarcıklıklarla yaşamayı öğrenen De Santos'un vücudu görünüşte ürkütse de mücadelesi takdire şayan.
17 yaşında, 3 çocuğunun babası Jose ile evlenen Sandra De Santos'un aşktan yana şansı gülmüş. Jose, eşine deliler gibi aşık olduğunu söylüyor.
10'lu yaşlarda 20'lerin başında ortaya çıkan duyma kaybı genlikle ilk semptomdur.
NF1'in Nörofibromatozisin en sık tipi olması itibari ile bu yönergelerdeki medikal bilgi NF1'e odaklanmıştır. Tabiî ki temel fikir bu ağı genişletmek ve mümkün olduğunca NF2 ile etkilenen bireylerin takip edilmesine yönelik tavsiyeleri de bir araya getirmektir.