Kütahya'nın Tavşanlı ve Domaniç ilçeleri arasındaki ormanlık alanda yaşayan yılkı atları, kar yağışının beyaza bürüdüğü yaban hayatında yiyecek arıyor. Yaylacık ormanlarında 15-20'lik gruplar halinde dolaşan atlar, beyaz örtü ve ağaçlar arasında yaban hayatının renklerine ayrı bir güzellik katıyor. İşte Yılkı Atlarının büyüleyici fotoğrafları...
Giriş Tarihi : Son Güncelleme :
ABONE OL
BU GALERİYİ PAYLAŞ
Tavşanlı ve Domaniç ilçeleri ile çevresinde 40 bin hektarlık alana sahip, içinde yerleşim yeri bulunmayan Yaylacık ormanlarında yaban hayatı için kış mevsimi, her sene olduğu gibi çetin geçiyor.
Orman işletmesi tarafından da kış aylarında zaman zaman yaban hayvanları için bölgeye yiyecek bırakılıyor.
Ormanın iç kesimlerinde yaşam alanı bulan ve tam sayıları bilinmeyen yılkı atları, 15-20'lik gruplar halinde, karla kaplanan bölgede yiyecek ararken görüntülendi.
İlk kez 2013 yılında görüntülenen hayvanların, halk arasında, Osmanlı'nın sön dönemlerinde bölgede kurulan tımarlı sipahilere ve saraya at yetiştiren çiftliklerden bırakılan atlardan ürediğine inanılıyor.
Uzmanlar, bir bozkır hayvanı olarak bilinen atların, ormanda yaşam mücadelesinden galip çıkmalarını, çok güçlü bir soydan gelmelerine bağlıyor.
"BU BÖLGE OSMANLI ORDUSUNA AT YETİŞTİRME MERKEZLERİNDEN BİRİYDİ"
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Fen ve Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünde, 18. yüzyılda at yetiştiriciliği konusunda araştırmalarını sürdüren Doç. Dr. Emine Dingeç, Kütahya, Bursa, Bilecik yöresinin bu konuyla ilgili tarihine ilişkin bilgi verdi.
Osmanlı devletinin, ordusu için ihtiyaç duyulan atları çok sayıda yetiştirme çiftliğinden temin ettiğini belirten Dingeç, Irak, Suriye ve Arap coğrafyasından saray için seçilip getirilen muhtelif cins atlar için bu yörenin bir "yetiştirme merkezi" olduğunu söyledi.
Dingeç, Osmanlı devletinin taycı teşkilatı sisteminde, Kütahya, Bilecik, Bursa civarında at yetiştirme merkezleri bulunduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu: "Orta Asya'ya uygun iklim özellikleri ve atların yetiştirilmesi ortamı olan bu çiftliklere, seçilmiş çeşitli cinsteki atlar getiriliyor, ihtiyaca dönük belirlenen vasıflara göre iki at göndermeleri karşılığında vergi muafiyeti sağlanıyordu. Çiftliklerde çok geniş alanlarda, süratli, zorluğa dayanıklı ya da yük taşımaya elverişli gibi belirlenen ihtiyaca göre yetiştiriliyorlardı. Cins kısraklar bu çok geniş alanlara salınıyor, özgür ortamlarda en sağlıklı şekilde üretilerek, yetiştiriliyorlardı. 19. yüzyılda at ihtiyacı nispeten azaldı. Toplar ve ateşli silahların artmasına paralel olarak bu sistem çöktü."
Tavşanlı İlçe Orman İşletmesinde görev yaptığı dönemde atları gören Akın Kaygısız da bu hayvanların koruma altına alınması sonrası sayılarının arttığını bildirerek, Yaylacık ormanlarında başında birer aygır bulunan 7-8 grubun dolaştığını dile getirdi.