Bitlis'in Tatvan ilçesinde dünyanın ikinci, Türkiye'nin en büyük krater gölü olma özelliğini taşıyan Nemrut Krater Gölü, el değmemiş doğal güzellikleriyle keşfedilmeyi bekliyor.
Avrupalı Seçkin Destinasyonlar (EDEN) Projesi kapsamında "Mükemmeliyet Ödülü" alan Nemrut Krater Gölü, seyrine doyumsuz manzarasıyla her yıl yüzlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor.
2 bin 800 rakımda 13 kilometrekarelik yüz ölçümüyle bünyesinde barındırdığı sıcak ve soğuk gölleri, buz mağarası, buhar bacası, kuş türleri ve doğal güzelliğiyle kentin en önemli turizm alanları arasında yer alan Nemrut, keşfedilmeyi bekliyor.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çok uzun yıllar önce Nemrut Dağı'nın patlaması sonucu Nemrut Krater Gölü'nün oluştuğunu söyledi.
Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci büyük krater gölü olan Nemrut'un bir doğa harikası olduğunu vurgulayan Gencan, şunları belirtti:
"Kaldera içinde 150 metre derinliğinde sıcak ve soğuk göl ile solunum hastalığına iyi gelen buhar bacaları bulunuyor. Burası 2010 yılında 'mükemmeliyet ödülü' aldı.
El değmemiş doğal güzelliğe sahip. Burası güneşin en güzel izlenebileceği noktalardan biri. Nemrut Krater Gölümüz turizm açısından çok önemli.
Bu yıl proje çalışmalarına başladık. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğünce yönetim planı hazırlandı.
2018 yılında uygulamaya geçilecek. Bu uygulamada 3 kontrol noktamız var. Bunlardan biri zirvede ikisi ise sıcak ve soğuk göllerde olacak. Seyir terasımız, kır bahçemiz, 2 iskele, peyzaj çalışmaları, yürüyüş yolları, bütün güzellikleriyle, burayı bir turizm ve cazibe merkezi haline getirmek için çalışmalarımız devam etmekte."
"Eşsiz bir konsept"
Nemrut'un, bölge ve özellikle de Bitlis için önemli bir "turizm cenneti" olduğunu belirten Gencan, yaz kış inanç ve doğa turizmiyle kentte keşfedilmeyi bekleyen çok güzel yerler bulunduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Biz öncelikle altyapısını yaptık. Önümüzdeki yıl da bakanlıklarımız nezdinde çalışmaları başlatıyoruz. Burayı merkez haline getireceğiz. Buranın ayrıca bir istisnası var. Karşınızda Türkiye'nin en büyük tuzlu ve sodalı gölü Van Gölümüz var.
Kar yağışının fazla olduğu Nemrut Dağı eteğinde Türkiye'nin en büyük uzun kayak pisti mevcut. Güzel bir piste sahibiz. Üçünü bir arada düşündüğümüzde eşsiz bir konsept ve eşsiz güzellikteki bir yer.
Burayı turizm merkezi haline getirmemiz gerekiyor. Bunun için çalışıyoruz. Turistler, bu hazineyi ve güzellikleri keşfederlerse, ilimize de katkı sağlayacaklar."
Van Gölü, Nemrut Krater Gölü ve Nemrut Kayak Merkezi'nin, eşsiz güzelliklerini görmeleri için ziyaretçileri bölgeye davet eden Gencan, "Nemrut'u tek olarak düşünmemek lazım.
Çünkü doğa, inanç, yaz ve kış turizmini bir entegre olarak düşündüğümüzde çok güzel bir turizm potansiyeline sahip olmaya başladık.
Bunlardan en önemlisi ise krater gölümüz. Buraya özellikle yurt dışından misafirlerimiz geliyor. Çünkü özel bir konsepti, el değmemiş doğası ve güzelliği var. Dünya harikalarından biri. Duyan ve gören herkesin gelip keşfetmek istediği bir yer." sözlerine yer verdi.
Kırklareli'ndeki, Türkiye'nin ve Avrupa'nın kayın ve meşe ağırlıklı ağaçlardan oluşan en büyük longoz ormanları, sonbaharda görsel şölen sunuyor.
Yaklaşık 2 bin 511 dönüm büyüklüğündeki, içerisinde 4 gölün yer aldığı, doğal güzellikleri, yürüyüş parkurları ve barındırdığı hayvan popülasyonuyla ilgi çeken ormanlar, sonbaharda sarı ve kahverenginin farklı tonlarına büründü.
Her mevsim ayrı bir güzelliğe sahip orman, yazın çiçeklerin ve doğanın yeşilliği, derelerin şırıltısı ile misafirlerine ev sahipliği yaparken, sonbaharda adeta yaza veda etmenin sessizliğine bürünüyor.
İçerisinde 544 çeşit bitki, 46 tür canlı, 25 cins sürüngen, 50 tür memeli, 30 çeşit tatlı su balığı, 20 tür deniz balığı, 219 çeşit kuş barındıran longoz ormanları sonbaharda da güzellikleriyle dikkati çekiyor. Sonbahar ile orman içi patika yolların yanı sıra derelere ağaçlardan dökülen sarı yapraklar ile yeşil tonlarını her mevsim koruyan bitkiler, seyrine doyulmayan manzaralar oluşturuyor.
Sonbaharın güzelliğinde huzur bulmak isteyen bazı yerli ve yabancı turistler ise bölgede çadır kurup kamp yapıyor.