Bayraklı'da Kenan Demir'in borçlu oldukları iddisıyla Turgut Çığır ve ortağı Şeref Çelik'i öldürdüğü korkunç cinayetin ardından "kanlı bir mektup" ortaya çıktı.
Olaydan sonra bıçakla boğazını keserek yaşamına son vermek isteyen zanlı Kenan Demir'in gömleğinin cebinden çıkan kanlı intihar mektubunda, işleyeceği cinayeti önceden yazdığı öğrenildi. Öte yandan cinayet kurbanı iki ortağın yakınları K.D.'ye borçlarının olduğu iddiasının doğru olmadığını, aksine K.D'nin borçlu olduğunu öne sürdü. Kenan Demir'in babasının yanında çıraklık yaptığını belirten Rafet Çelik, "Bizim ailemiz yıllardır çelik işiyle uğraşıyor. Katil zanlısı babamın yanında çırak olarak işe başladı. Daha sonra kendi işini kurdu ve o dönem güzel işler yaptı. Ancak sonradan işleri bozuldu, hatlı minibüs aldı orada da battı, daha sonra tekrar gelip çelik işine başladı. Kardeşim de ona iş yapıyordu. Katil zanlısı, bizim ona borcumuzun olduğunu söylemiş, aslında bizim ondan alacağımız var ve bunu da belgeleriyle kanıtlayabilirim" dedi. Cenazesi ailesine teslim edilen Şeref Çelik'in Bayraklı'daki Yeşil Camii'nde ikindide düzenlenen cenaze töreninin ardından Doğançay Mezarlığı'nda toprağa verildi. Çığır'ın cenazesi toprağa verilmek üzere Denizli'ye götürüldü.
Kanlı mektupta yazanlar
"Turgut Çığır bütün pisliğin başı, 40 bin liralık üç kağıtçının çekini getirdi. Arkasını ciroladı ödemedi, bana 50 bin lirayı geçti borcu. Ondan sonra Candal Erdal'ı getirdi. Beni iflasa sürükledi. Öbürü Şeref Çelik ile ortak iş yaptık. Adamlar üçkağıtçı çıktı malzemenin hepsini ben aldım. Adam hapse girmemem için 88 bin liranın yarısını ver dedi. Ben mahkemeye karışmam dedi. Evinin borçlarını ödedi, başka iş aldı. Ben malzemeyi aldım. O parayı aldı kaçtı. Bu pislikler beni mahfettiler. İnsanların yüzüne bakamaz oldum. Bu yaşta 450 bin 500 lirayı çalışarak ödeyemem. Onun için bunları da kendimi de öldüreceğim. Herkesten özür dilerim."
