Doğum günü cinayetinde sır perdesi aralanacak mı?

İzmir’in Bornova ilçesinde 19 Aralık’ta işlenen cinayetin gelecek hafta görülecek ilk duruşmasında kafalarda oluşan çok sayıda soru işaretinin cevaplanması bekleniyor

HABER ÖTESİ – HACER ÖNOĞLU ÜLGER

İzmir'in Bornova ilçesinde, 19 Aralık 2017'de işlenen ve detaylarıyla kan donduran cinayetin ilk duruşması gelecek hafta görülecek. EGE Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencisi Zülal Tütüncü (21), barda tanıştığı gün, Günhan Öztürk (26) tarafından götürüldüğü evde boğazı kesilerek öldürülmüştü.

PLANLI CİNAYET Mİ?

Bu cinayet, ardında çok sayıda soru işareti bırakmıştı. Örneğin Günhan Öztürk cinayeti neden işlemişti? İfadesinde suçunu itiraf eden Sanat ve Tasarım Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü öğrencisi Günhan Öztürk, genç kızı öldürmesinin sebebi hakkında bir bilgi vermemişti. Söylediğine göre neden tartıştıklarını bile hatırlamıyordu. Acaba gerçekten bir tartışma yaşanmış mıydı yoksa Günhan Öztürk, Zülal'i planlı bir şekilde mi öldürmüştü?

SATANİST AYİN ŞÜPHESİ

Tütüncü ailesinin avukatı Esra Akdarıcı'ya göre cinayetin işleniş şekli ve katil Günhan Öztürk'ün yaşam tarzı satanist bir ayini işaret ediyordu.
Çünkü Günhan Öztürk, Zülal'i ailesinin yaşadığı alt kattaki evden aldığı kılıçla öldürmüştü; tıpkı bir infaz ve kurban verme töreni gibi. Üstelik Zülal'in öldüğü gün de rastgele bir gün değildi; o gün Zülal'in doğum günüydü. Adli soruşturma aşamasında gerekli araştırmaların tam yapılmadığını da söyleyen Akdarıcı, tüm bu konuların yargılama aşamasında ortaya çıkmasını ümit ettiklerini söyledi. Tütüncü ailesi, önceki gün Bursa 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde, avukatları Rauf Kutlubay, Oğuzhan Kutlubay, Esra Akdarıcı, Pınar Uyar ve Emine Sayılı'nın eşliğinde, talimatla verdiği ifadede özellikle soruşturma aşamasındaki eksiklere dikkat çekti. Kızlarının ölüm haberini aldıktan sonra Bursa'dan İzmir'e gelen ailenin, burada herhangi bir ifadesi alınmamıştı. Kızlarını Bursa'da toprağa verdikten sonra 3 gün sonra İzmir Cinayet Bürosu tarafından arandıklarını ve İzmir'e ifade vermeye çağırıldıklarını söyleyen aile, kızlarının ölümünü bile polisten değil, televizyondan öğrendiklerinin altını çizdi.

CÜZDANDAN FOTOĞRAFI ÇIKTI

Anne Bedriye Tütüncü, kızlarının kendilerine teslim edilen eşyaları arasındaki cüzdandan çıkan fotoğrafın da kafalarında büyük soru işaretlerine yol açtığını söyledi. Çünkü cüzdandan çıkan fotoğraf, Günhan Öztürk'e aitti. Bedriye Tütüncü, kızının o gün tanıştığı birinin fotoğrafını cüzdanında taşımasının büyük şüphe uyandırdığını söyledi. Avukat Esra Akdarıcı da, cinayetle ilgili polisin soruşturmayı eksik yürüttüğünü, sadece faili yakalamayı görev saydıklarını, cinayetin arkasındaki birçok soru işaretini çözümsüz bıraktıklarını düşündüğünü söyledi. Kızlarının İzmir'de üniversite eğitimi görürken, devlet yatılı yurdunda kaldığını söyleyen baba İsmail Tütüncü, şunları söyledi: "Zülal, arkadaşlarıyla buluşacağı günlerde ya da onlarda yatılı kalacağı zaman bize her seferinde haber verirdi. Olay günü beni cep telefonu ile arayan eşim, kötü bir şey olduğunu ve eve gelmemi söyledi. Geldiğimde ağlıyordu. Yavruma kötü bir şey olduğunu anladım. Hemen İzmir'e gittik. Burada bizi Adli Tıp Kurumu morguna götürdüler. Kızımın cesedini bize teslim ettiler. Orada herhangi bir ifademiz alınmadı. Bizi o zamana kadar hiçbir adli makam aramadı. Kızımı Bursa'da toprağa verdikten 3 gün sonra İzmir Cinayet Büro'dan polisler bizi arayarak İzmir'de neden ifade vermediğimizi sordu. Bizi kimse çağırmadı, ifade vereceğimizi bilmiyorduk. Kendi derdimizle uğraşıyorduk. Birkaç gün sonra İzmir'e giderek Emniyet Müdürlüğü'nde ifade verdik. İfadeden sonra bize kızımızın eşyalarını teslim ettiler. Kızımın alkol ve uyuşturucu gibi kötü alışkanlığı yoktu. Daha önce ailemizin husumet yaşadığı biri de yoktu. Biz sanığı tanımıyoruz."

ÖLMÜŞ EVLADA MESAJ!

Anne Bedriye Tütüncü, "Biz, olay günü ablamla beraber kurstaydık. Ablamın eşi televizyonda haberleri izlerken görmüş, bize telefon etti. Bunun üzerine kızımı telefonla aradık ancak cevap vermedi. Mesaj attık, yine yanıtı gelmedi. Eve geldim. Olayın doğru olup olmadığını öğrenmek için internete girdiğimde kızımın fotoğraflarını gördüm. Bu esnada eşim eve geldi. Evde arkadaşlarım da vardı. Kızımın yaşadığı umuduyla hastaneye doğru yol alırken, bizi morga götürdüler. Burada kızımı teşhis ettik. Sanıktan şikayetçiyiz" dedi.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.