Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Pakistan Parlamentosu'nda gerçekleştirilen Ulusal Meclis ve Senato ortak oturumuna katıldı. Erdoğan, burada özetle şunları söyledi: Biz burada kendimizi asla yabancı ülkede görmüyoruz. Şu anda biz Asya'nın en önemli buluşma noktalarından birinde kendimizi evimizde hissediyoruz. Türkiye ile Pakistan arasındaki kardeşlik bağları dünyada pek az ülkeye nasip olur. Gazneli Mahmut devrinden beri Türkler şu an içinde bulunduğumuz coğrafyanın önemli bir parçasıdır. 1915 senesinde Türk askeri şanlı bir direnişle Çanakkale Boğazı'nda savaşırken bu topraklarda yapılan miting tarihin sayfalarına kaydolmuştur. Mitingi tertipleyenler Çanakkale'de savaşan Türk milletine yardım toplamayı amaçlıyordu.
KİMİ SEVECEĞİZ?
Bütün sıkıntı ve tehditlere rağmen meydanda açılan sergilerde Çanakkale için çok büyük yardım toplandı. Biz sizi sevmeyeceğiz size muhabbet beslemeyeceğiz de kimi seveceğiz kime muhabbet besleyeceğiz. Pakistan halkının Kurtuluş Savaşımız sırasında ekmeğinden arttırıp gönderdiği yardımları hiçbir zaman unutmadık unutmayacağız. Dün Çanakkale bugün Keşmir. Bizim için Keşmir o dur o olacaktır. Türk Milleti'ni yalnız bırakmayan vefa abidesi kardeşlerimizi unutmayacağız. Pakistan ile kardeşliğimizi ebediyen muhafaza edeceğiz. Bizim dostluğumuz menfaatten değil muhabbetten geliyor. Pakistan'ın acısını acımız sevincini sevincimiz başarısını da kendi başarımız olarak görüyoruz.
Başkan Erdoğan, İslamabad'da cuma namazını Pakistanlı mevkidaşı Arif Alvi ile birlikte kıldı.
HEDEFİMİZ KAN VE GÖZYAŞINI DURDURMAK
İslam'da kardeşlik hukukunun sıkıntılara taraf olmayı da gerektirdiğini söyleyen Erdoğan, "Türkiye bu anlayışla ümmetin arasında ayrılıkları gidermek, Filistin, Kıbrıs ve Keşmir başta olmak üzere haklı davamızda gayret göstermek için çaba sarf ediyoruz. İdlib'de attığımız adımların gayesi 4 milyon mazlumun, rejimin varil bombaları altında can vermesinin önüne geçmektir. Libya'dan Yemen'e kadar çatışmaların olduğu her yerde Türkiye'nin öncelikli hedefi kanı ve gözyaşını durdurmaktır" diye konuştu.
BU BİR BARIŞ PLANI DEĞİL İŞGAL PROJESİ
ABD Başkanı Trump'ın Filistin'i yok sayan sözde barış planını da eleştiren Erdoğan, "Barış planı diye yutturulan plan, bir işgal projesidir. Kudüs kırmızı çizgimizdir diyerek Harem-i Şerif'i İsrail zulmüne terk etmeyeceğimizi ilan ettik. BM Genel Kurulu'nda Keşmir'e sahip çıkarak ülkemizin bu konudaki hassasiyetini ortaya koyduk" ifadelerini kullandı.
13 ANLAŞMA İMZALANDI
Başkan Erdoğan, Başbakanlık Konutu'nda Pakistan Başbakanı İmran Han ile baş başa görüştü. Erdoğan ve Han, Türkiye-Pakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi 6. toplantısına başkanlık etti. Toplantının ardından iki ülke arasında 13 anlaşma imzalandı.
TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNE GÜVENİN
Başkan Erdoğan, Türkiye- Pakistan yüksek düzeyli işbirliği ve iş forumu toplantısında, "İki ülke arasındaki ticari ilişkilerimizi siyasi münasebetlerimizin seviyesine çıkarmak istiyoruz" dedi. Yeni hedeflerden söz eden Erdoğan, "Toplam nüfusları 300 milyonları bulan iki ülkenin ticaretinin 1 milyar doların altında olmasını kabullenemiyorum. Önce süratle bu rakamı aşmalı sonra daha da ileriye gitmeliyiz Türkiye'nin geleceğine güvenin" ifadelerini kullandı.
Program sonunda Emine Erdoğan adına fidan dikildi.
Başkan Erdoğan'ın Pakistan ziyaretine eşlik eden Emine Erdoğan, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Pakistan Koordinatörlüğü'nce, Baitul Mal Vakfı'na ait mesleki eğitim kurslarında dikiş nakış eğitimi alan ve aynı zamanda çocukları talasemi tedavisi gören annelere yönelik düzenlenen Dikiş Makinesi Hibe Programı'na katıldı.
Programın açılışında dost ve kardeş ülke Pakistan'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, "Pakistan ve Türkiye, bir kalbin iki yarısıdır. Tarih boyunca aramızdaki dostluk, diplomatik ilişkilerin çok ötesinde, gerçek bir kardeşlik duygusuyla örülmüştür. Bizler birbirimiz için kara gün dostuyuz" dedi. Erdoğan, Türkiye olarak talasemi hastalığından muzdarip çocukların tedavisi için tüm imkanları seferber etmeye hazır olduklarını vurguladı.