Başkan Recep Tayyip Erdoğan, kabine toplantısının ardından koronavirüs gündemine ilişkin açıklamalarda bulunarak alınan yeni önlemleri duyurdu.
PAKET SERVİS HARİÇ İŞLETMELER 22.00'DE KAPANACAK
Türkiye'de, bazı şehirlerde zaman zaman endişe verici artışlara rağmen genel olarak kontrollü bir süreç yaşandığını söyleyen Erdoğan, "Esnek mesai uygulaması teşvik edilecek. Pazar yeri market gibi yerlerdeki denetimler artırılacaktır. Paket servis hariç lokanta, restoran, pastane, berber, kuaför, yüzme havuzu, kaplıca, internet kafe, halı saha, tiyatro, sinema gibi yerlerde hizmetler saat 22'de sona erecektir." ifadelerini kullandı.
Başkan Erdoğan virüsle ilgili şu ifadeleri kullandı:
Koronavirüste kimi Avrupa ülkeleri yeniden kısıtlamalara başvurma yolunu seçti. Hasta sayılarının yüksek olduğu kimi ülkelerde adeta kontrolelden kaçmış durumdadır. Türkiye genel olarak kontrollü bir süreç yaşıyor. Bu alanda herhangi bir krizle karşı karşıya kalmadık. Günlük hasta sayımız yönetilebilir seviyelerdedir. Salgına karşı tamam diyerek temizlik, maske ve mesafe kurallarıdır. Tüm vatandaşlarımı azami dikkate ve riayete davet ediyorum.
Aşı çalışmaları dünyada ve ülkemizde hızla ilerliyor. Yıl sonuna kadar yabancı ülkelerde geliştirilen bir veya birden fazla aşıyı ülkemizde uygulanabilir hale getirmeyi planlıyoruz. Kendi geliştirdiğimiz aşıları da bahar aylarıyla birlikte vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Bu konuda kendi kendimizi korumaktan daha etkili bir aracımızyoktur. Özellikle İstanbul'da yaşayan vatandaşlarımızdan daha fazla dikkat ve hassasiyet bekliyorum.
Özel sektör ve kamuda esnek mesai uygulaması teşvik edilecektir. Pazar yeri ve market gibi yerlerde denetimler arttırılacaktır. Paket servis hariç olmak üzere lokanta, restoran, pastane, berber, nikah, düğün salonu, yüzme havuzu, kaplıca, hamam, internet kafa, halı saha, tiyatro, sinema, konser salonunda hizmetler saat 22.00'de sona erecektir.
KALABALIK ORTAMLARDAN KAÇININ
Vatandaşlarımızdan kalabalık ortamlardan kaçınmalarını ev ziyaretini mecbur olmadıkça yapmamalarını özellikle rica ediyorum.
Hamdolsun şu ana kadar bu süreci başarıyla götürdük. Salgın tedbirleri dolayısıyla faaliyetine ara verdirdiğimiz veya sınırlandırdığımız pekçok alanda normalleşme adımlarını atmıştık. Okullarımızdaki sınıfların bir kısmında eğitim öğretim yüzyüze başlaması kararını kamuoyuyla paylaşmıştık. Salgının seyrine göre önümüzdeki haftalarda diğer sınıfların durumlarını değerlendireceğiz.
Ekonomide yılın ikinci çeyreğini Kovid-19'un gölgesinde geçirmiş olmamıza rağmen sınırlı bir daralma yaşadık. Üçüncü çeyreğinde aldığımız kararlarla hamdolsun güçlü bir toparlanmayla tamamladık. Sanayi üretimiz ve perakende satış hacmimiz yüzde 30 arttı. İhracatımız yüzde 34 yükseliş gösterdi. Sağladığımız uygun şartlarda konut satışlarımız iki katına çıkarak yaklaşık 537 bin oldu. Yılın ilk 9 aylık döneminde konut satışlarımızı 1,2 milyon adede ulaştı.
Üçüncü çeyrekteki güçlü ivmeyle yılın ilk 9 ayındaki satışlarımız otomobilde yarım milyona ulaştı. Ekonomik göstergeler Ekim ayı ile birlikte yılın son çeyreğine de güçlü başladığımıza işaret ediyor.
İstihdamda görülen belirgin artışın devam etmesi oldukça kaydadeğer gelişmedir. İhracatta ise yeni rekor geldi. Ekim ayı ihracatımız yüzde 5,6 artışla 17 milyar 333 milyon doları bularak tüm zamanların rekorunu kırdı. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 87,9 oldu. Pekçok firma ihracat taleplerine cevap vermekte zorlanıyor. Organize sanayi bölgelerindeki fabrikalarda yeni veya ikinci el makine tedarikinin sıkıntısının çekildiği dönemden geçiyoruz.
Özellikle otomotiv, hazır giyim, kimyevi madde, hububat, mobilya gibi sektörlerimizdeki ihracat artışı yükselişin kalıcı olduğunu gösteriyor. İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Gaziantep'i tebrik ediyorum. Hızlı bir toparlanma sürecine giren ekonomimizin bu eğilimini dördüncü çeyrekte de sürdüreceğine inanıyorum.
Sabredip, çok çalıştığımızda önümüzdeki aydınlık geleceğin olduğunu şimdiden görüyorum. Türkiye olarak coğrafyamızın merkezinde bölgede insani krizlerin yükünü uzunca bir süredir adeta tek başımıza taşıyoruz. Irak, Suriye, Libya, Afrika'nın derinliklerine uzanan mazlum ve mağdur duruma düşen herkese imkanlarımız ölçüsünde el uzatıyoruz.
Bu süreçte en çok gürültüyü de kendi güvenlik ve refahları uğruna bölgemizi ve dünyayı kana, acıya boğanlar çıkartıyor. Irak'ta 2 milyon, Suriye'de 1 milyon, Bosna'da yüzbinlerce, Afrika, Asya, Latin Amerika'da milyonlarca insanın ölümüne bunlar yol açmıştır.