Adalet Bakanı Gül'den Elmalı Davası açıklaması: HSK da konu hakkında inceleme başlattı
Antalya Elmalı'da iki kardeşin istismar edilmesiyle ilgili davada anne ve üvey babanın tahliye edilmesi tepki çekmişti. Türkiye'nin konuştuğu Elmalı Davası ile ilgili açıklama yapan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, "Çocuklarımızın cinsel istismarına hiç kimse, hiçbir şekilde müsamaha göstermez; gösteremez. Yargı süreci devam ediyor. Süreci yakından ve dikkatle takip ediyor, sürecin hassasiyetine uygun her türlü tedbiri alıyoruz. HSK da konu hakkında inceleme başlattı." dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 29 Haziran 2021 18:11
- Güncelleme Tarihi: 29 Haziran 2021 18:28
Antalya'nın Finike ilçesinde, kız çocuğu G.E.G. (7) ile ağabeyi İ.E.G.'nin (10) cinsel istismara uğramasına ilişkin yürütülen soruşturmada tutuklu anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A.'nın, yargılandığı Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi'nce ocak ayındaki 3'üncü duruşmada tahliye edilmesi, bugün sosyal medyada gündem oldu.
Tepki toplayan kararla ilgili açıklama yapan Elmalı Cumhuriyet Başsavcılığı, "5 ay önce tutuksuz yargılanmalarına karar verilen sanıklar hakkındaki yargılama süreci devam etmekte olup, son duruşma 21 Mayıs 2021 tarihinde yapılarak, duruşması 17 Eylül 2021 tarihine bırakılmıştır" dedi.
BAKAN GÜL AÇIKLAMA YAPTI
Bakan Gül, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Antalya Elmalı'da 2 çocuğun cinsel istismara uğramasına ilişkin yargı sürecinin devam ettiğini bildirdi. Bakan Gül, "Çocuklarımızın cinsel istismarına hiç kimse, hiçbir şekilde müsamaha göstermez; gösteremez. Yargı süreci devam ediyor. Süreci yakından ve dikkatle takip ediyor, sürecin hassasiyetine uygun her türlü tedbiri alıyoruz. HSK da konu hakkında inceleme başlattı" dedi.
NE OLMUŞTU?
Balıkesir'de geçen yıl Haziran ayında savcılığa giden babaanne G.S., o dönem 6 ve 9 yaşında olan 2 torununun cinsel istismara uğradığı iddiasıyla eski gelini Merve A., onun eşi Rahmi A. ve kadının erkek arkadaşlarından şikayetçi oldu. Savcılık, babaannelerinin yanındaki istismara uğradığı öne sürülen ana sınıfı öğrencisi G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G.'nin, Çocuk İzlem Merkezi'nde ifadesine başvurdu.
G.E.G., ifadesinde anne ve babasının ayrıldığını, annesi Merve A.'nın Rahmi A. ile evlendiğini, ancak F., A., M. ve M. adlı erkeklerle de ilişkisi olduğunu söyledi. G.E.G., geçen yıl, üvey babası Rahmi A. ile isimleri F., A. ve M. olan kişilerin kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı. Yaşadıklarıyla ilgili annesi Merve A., üvey babası Rahmi A. ve dayısı S.C.G.'den şikayetçi olan G.E.G., ağabeyi ile kendisine çok acı çektirdiklerini anlatırken, anneannesi F.G. ile dayısı S.C.G.'nin de kendisini çok dövdüğünü sözlerine ekledi.
İSTİSMARI RESİMLE ANLATTILAR
Savcıya ifade veren ağabey İ.E.G. ise anneannesinin Finike'deki evinde kaldığı 7-8 aylık süreçte oklava ve şarj kablolarıyla dövüldüğünü söyledi. İ.E.G., üvey baba Rahmi A., M. ve dayısı S.'nin kendisinin özel bölgelerine dokunduğunu söyledi.
G.E.G. ile ağabeyi İ.E.G., yaşadıklarını, deftere yaptıkları çizimlerle de anlatmaya çalıştı. Çocukların yaptıkları resimler, soruşturma dosyasına girdi.
Soruşturma kapsamında yakalanıp, gözaltına alınan anne Merve A. ile üvey baba Rahmi A., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
'BİZ BİR ŞEY YAPMADIK, DOLDURUŞA GELMİŞLER'
Olayla ilgili davanın 3'üncü duruşması, 6 Ocak'ta Elmalı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya anne Merve A. ve üvey baba Rahmi A., tutuklu bulundukları Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan SEGBİS ile katılırken, 'suça sürüklenen çocuk' sıfatıyla tutuksuz yargılanan dayı S.C.G. ile tarafların avukatları, duruşma salonunda hazır bulundu.
Sanıklardan Merve A., ifadesinde, "Çocuklarımın dolduruşa gelerek yalan beyanda bulunduklarını düşünüyorum. Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum" dedi.
Diğer sanık Rahmi A. da "Çocuklara biz bir şey yapmadık. Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum. Bu aşamada tahliyemi ve beraatimi istiyorum" diye konuştu.
İfadelerinin ardından mahkeme heyeti, sanıklar Merve A. ve Rahmi A.'nın yurt dışına çıkış yasağı şartıyla adli kontrolle serbest bırakılmasına hükmederek, duruşmayı 17 Eylül'e erteledi.