HUKUKÇU GÖZÜYLE / AV. ÖYKÜ DUĞLES BAZ
Hekimin tıbbi girişim sırasında deneyimsizlik, bilgisizlik veya ilgisizlik/ özensizlik sonucu hastaya zarar vermesi "tıbbi malpraktis" dir (TTB Hekimlik Meslek Etiği Kuralları 13. Maddesi). Tıp biliminin standartlarına ve tecrübelere göre gerekli olan özenin bulunmadığı ve bu nedenle de olaya uygun gözükmeyen her türlü hekim müdahalesi uygulama hatası (malpraktis) olarak anlaşılmaktadır.
Diğer bir ifadeyle, hastanın tanı ve tedavisi sırasında standart uygulamanın yapılmaması, bilgi ve beceri eksikliği, hastaya uygun tedavi uygulanmaması; tıbbi hata olarak tanımlanabilir.
Hekimin hukuksal sorumluluğu bakımından ölçü; tecrübeli bir uzman hekim standardıdır. Hekim, objektif olarak olayların normal gelişimine ve sübjektif olarak da kendi kişisel tecrübesine, kişisel yeteneğine, bireysel mesleki bilgisine, eğitiminin nitelik ve derecesine göre, hastanın sağlığında bir zarar gelmesini önceden görebilecek durumda olmalıdır. Bu halde karşımıza özen yükümlülüğü çıkmaktadır. Doktorun hastanın muayenesini eksik yapması, hastaya ilişkin hastalık öyküsü veya geçmiş bilgisinin (anamnezi) hiç veya gereği gibi alınmaması, gerekli tetkiklerin yapılmaması vb. gibi hatalar tıbbi malpraktis olarak kabul edilmektedir. Örneğin, alerjisi olan kişi açısından tehlikeli bir ilaç enjekte eden doktorun, hastaya alerjisi olup olmadığını sormaması teşhis aşamasında gerçekleşen bir malpraktis örneğidir.
Yargıtay kararlarına göre, hastalık için gerekli tıbbi müdahalenin hiç yapılmaması, ameliyat sırasında hastanın vücudunda yabancı madde unutulması, yanlış tedavi yöntemi seçilmesi, yanlış ilaç verilmesi, yanlış yere veya hatalı iğne yapılması, hastanın veya müdahale edilecek uzvun karıştırılması, müdahalenin ölçüsüz bir şekilde yapılması, hijyen kurallarına dikkat edilmemesi veya hatalı ameliyat tarzının benimsenmesi tıbbi malpraktis örnekleri olarak kabul edilmektedir.
KOMPLİKASYON NEDİR?
Komplikasyon tıbbi bir girişim veya işlem sırasında oluşan tıp bilimi tarafından tam olarak bilinmesi mümkün olmayan yapısı içinde kusur bulunmaksızın oluşan, öngörülemeyen öngörülse de önlenemeyen, oluşması ihtimali tahmin edilebilen fakat önlenemeyen; öngörülse ve önlemler alınsa dahi yine de ortaya çıkan istenemeyen zararlı sonuç, izin verilen risk olarak tanımlanmaktadır.
Komplikasyon hastanın ya da doktorun kontrolünde olmayan istenmeyen sonuçlar olarak kabul edilmektedir. Tıbbi müdahale yapılmadan önce hasta aydınlatılmalı yapılacak olan müdahale hakkında bilgi verilmeli ve rızası alınmalıdır.
Hasta, yapılacak tıbbi müdahale ile ilgili aydınlatılmış ve rızası alınmışsa doktor ortaya çıkması beklenmeyen durumlardan ötürü sorumlu olmayacaktır. Tüm önlemler alındıktan sonra ortaya çıkan olumsuzluklardan hekim sorumlu tutulamayacaktır.
Ancak komplikasyon ortaya çıktıktan sonraki süreçte, komplikasyon yönetimi yine hekimin sorumluluğundadır. Sağlık çalışanı tarafından yapılan tedavi veya ameliyat gibi tıbbi girişimler beklenen sonucu vermemiş olsa bile, tıp bilimi kurallarına uygun olarak yapılmışsa, kişiye kusur yüklenemez ve dolayısıyla tıbbi malpraktisten söz edilemez.
HASTAYA BİLGİ VERİLMELİ
Komplikasyonların malpraktise dönmesi 3 seçenekte meydana gelebilir. Birinci olarak eğer komplikasyon zamanında fark edilmez ise artık hukuki açıdan komplikasyondan değil hekimin tıbbi ihmalinden ve/veya hatasından bahsetmek mümkündür.
İkinci olarak ise komplikasyonun zamanında fark edilmesine rağmen gerekli önlemlerin hekim tarafından alınmaması komplikasyon durumunu malpraktise çevirebilmektedir. Fakat burada önemle belirtmek gerekir ki, hekim önlemlerini alabilmek için hastayı bilgilendirip süreç hakkında öneride bulunma yetkisine sahiptir. Eğer hasta kendi rızası ile tedaviyi reddediyor ise artık burada hekimin ihmalinden bahsedilemez.
Zira hekim, hiçbir zaman ( acil haller dışında) hastayı onamsız / zorla bir sürece dahil edemez. Üçüncü olarak ise, komplikasyonun farkedilmesi, gerekli önlemlerin alınması, fakat bu önlemlerin yerleşmiş standart tıbbi kurallar ile örtüşmemesi hali sayılabilir. Bu üç durum komplikasyon hallerinin iyi yönetilememesi olarak malpraktise durumuna girmektedir.