Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) 9. Zirvesi 11 Kasım'da Özbekistan'ın Semerkand şehrinde düzenlenecek.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan bugün Özbekistan'a gidecek. Zirvede Erdoğan ile birlikte 7 lider bir araya gelecek.
Zirveye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gözlemci ülke olarak katılacak. Caddeler zirveye katılacak üye ülkelerin bayrakları ile donatıldı. Ekonomi, ulaştırma, ticaret ve bölgesel konular ön planda olacak.
Başkan Erdoğan, Özbekistan ziyareti öncesi açıklamalarda bulundu.
Başkan Erdoğan, açıklamasında şunları kaydetti;
Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Mirziyoyev'in davetine icabetle yarın gerçekleştirilecek Türk Devletleri Teşkilatı 9. Zirvesi'ne iştirak etmek üzere Semerkant'a hareket edeceğim. Ziyaretim kapsamında bugün kardeşim Mirziyoyev ile bir araya geleceğiz. Zirvemiz bu sene "Türk Medeniyeti İçin Yeni Dönem Ortak Kalkınma ve Refaha Doğru" teması altında düzenleniyor.
Türk devletleri arasındaki dayanışmayı artırmak amacıyla, 1992'den bu yana gayretlerimiz sürüyor. Geçen yılki tarihi İstanbul Zirvesi ile Türk Devletleri Teşkilatı'na dönüşen birlikteliğimiz günden güne güçleniyor. Dönem başkanlığımız sırasında İstanbul'da aldığımız kararların hayata geçirilmesi ve takibi bakımından yoğun bir mesai harcadık. Semerkant'ta bayrağı Özbek kardeşlerimize emanet edeceğiz. Semerkant zirvemizde teşkilatımızın geleceğine ve mevcut işbirliğimizin derinleştirilmesine dair görüşmeler yapıp önemli kararlar alacağız.
Ziyaretim kapsamında zirveye katılacak devlet ve hükümet başkaları ile de temaslar gerçekleştirerek ikili ilişkilerimizin yanı sıra küresel meseleler hakkında fikir teatisinde bulunacağız. Semerkant Zirvesi'nin ortak bir dili, tarihi ve kültürü paylaşan Türk devletleri arasındaki işbirliğini çok daha ileri taşıyacağına inanıyorum. Türkiye olarak teşkilatın kurumsallaşması ve dünya çapındaki çok taraflı bölgesel örgütler arasındaki saygın yerini almasıyla iftihar ediyoruz. Zirvemizde alınacak kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum.
TAHIL KORİDORU
Daha önce de ifade ettiğim gibi bu bir lider siyasetidir. Lider siyasetinin gereğini de Sayın Putin ile gerçekleştirdik, yaptık. Tabi birbirimize olan özgüven olmamış olsa bu adımı atamayız ve bunu da gerçekleştiremeyiz. Birbirimize olan özgüven ve saygı bu tür adımları atmaya da bizi teşvik ediyor. Bunu gerçekleştirmeye de vesile oluyor. Şu an itibarıyla bugüne kadar böyle yürüdü, aramızdaki gerek nükleer enerji alanındaki dayanışma gerek bundan sonra Sinop ile ilgili de nükleer enerjide yeni bir adım, savunma sanayiine yönelik attığımız adımlar bunlar tabi birbirimize olan saygıyı da teşvik ediyor. Bundan dolayı da bu olayı başarıyla gerçekleştirmiş olduk. Şimdi takipçisiyiz.
ERMENİSTAN İLE NORMALLEŞME SÜRECİ
Ermenistan ile en son biz Prag'da görüşmeler yaptık. Kendilerine de çok açık net şunu söyledik; Siz Azerbaycan ile eğer ilişkileri olumlu istikamette yürütürseniz Türkiye olarak bizim de Ermenistan ile olan ilişkilerimiz olumlu istikamette yürüyecektir. Biz sizden bunu bekliyoruz. Gerek dar kapsamlı gerek heyetler arası yaptığımız görüşmede bunu çok açık net kendilerine ifade ettik. Şu an itibarıyla tabi henüz bu aşamaya gelinebildi diyemem. Zira sürekli diasporalar gerek Fransa'da gerek Amerika'da gayrette, aleyhte çalışıyorlar. Bu aleyhte çalışmalar bu süreci olumsuz etkiliyor. Bu diasporaların olumsuz çalışmalarını olumlu istikamete dönüştürecek olan kimdir? Şüphesiz Ermenis'tan yönetimidir. Bunu başarabilirlerse bizim de bakışımız olumlu istikamette değişir. Bu konuda bizler düşman üretmeye değil dost kazanmaya gayret ediyoruz. Temennim odur ki Ermenistan yönetimi bunu başarırsa hele hele bir de tabi gerek Laçin gerek Zengezur bunlarla ilgili Azerbaycan ile atacakları adımlar da bizim atacağımız adımları olumlu istikamette etkiler.
RUSYA-UKRAYNA SAVAŞINDA TÜRKİYE'NİN ARA BULUCULUK ROLÜ
Bizim ara buluculuk noktasındaki çalışmalarımız aralıksız devam ediyor. Buna bir tarih vermek ne zaman bu iş biter ne zaman sona erer bunu söylemek bir akıl karı değil. Ancak son Herson ile ilgili olarak Rusya'nın aldığı karar olumlu bir karar, önemli bir karar. Temennim odur ki belki G-20'ye Rusya'dan bir katılım olacak mı, olmayacak mı bilemiyorum eğer bir katılım olursa orada görüşme imkanımız olacak. Aksi takdirde telefon diplomasisini Rusya ile sürdürmeye devam edeceğiz. Temennimiz o ki ara buluculukta başarılı olalım. Savaşın egemen olduğu bir dünyadan barışın egemen olduğu bir dünyaya geçişi sağlayalım.