Canım Türkiye’mden insanlık dersleri

Depremin izlerini, acılarını, yaralarını sarmak için BÜYÜK TÜRK MİLLETİ VE DEVLETİ tüm imkanlarını ortaya koyuyor. Ülkemizi sarsan deprem felaketinin dokuzuncu gününde de umudu yitirmiyor, müjdeli haberler için kahramanlar zamana meydan okuyor.85 milyon her saniye dua ediyor. Türk milleti olarak tasa ve kederde de biriz.
Dünyanın her yerinde ve Anadolu topraklarında bir soydaşımızın, kardeşimizin ayağına diken batsa acısını hissediyoruz.
Asrın felaketi sonrasında Canım Türkiye'm, insanlık dersleri veriyor. Türkiye'yi sarsan deprem haberleri arasında zorlu şartlara rağmen yürek ısıtan görüntüler de ortaya çıkıyor.
İşte Türk insanı bu.

SARIGÜL NİNEMİZ...
Erzurum Narman ilçesinde yaşayan ve isminin açıklanmasını istemeyen yaşlı ninemiz hac için biriktirdiği 52 bin 200 lirasını bağışlamak için Ziraat Bankası Narman Şubesi'ne gitti. Depremzedeler için açtığı hesaba yatıran ninemiz banka yetkililerinden de bu bağıştan kimsenin haberdar olmamasını istedi.
Kars'ın Akyaka ilçesinin Karahan köyünde yaşayan Sarıgül Kaçan ninemiz kendisine ait düveyi 13 bin liradan satarak parasını depremzedelere bağışladı.
Yaşlı ninemizin, "Ölenlerin, enkaz altında kalanların hayrına gönderiyorum. Allah devletimize zeval vermesin, Allah devletimizin eksikliğini vermesin, bayrağını indirmesin" sözleri herkesi duygulandırdı. Deprem sonrasında enkaz altında kahramanlık destanı yazanlardan Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) personeli İlyas Yıldır'ın yaptığı bir hareket, herkesi duygulandırdı Yıldır, çok kısa yemek arasında yanına gelen sokak kedisi ile yemeğini paylaştı. Kedinin de bir depremzede olduğunu belirten Yıldır, "Çok fazla hayat kurtardık.
Yemeğimi yerken birkaç tane kedi yanıma geldi. Sonuçta onlar da depremzede, onlar da rabbimizin bize vermiş olduğu dilsiz kulları. Kediye de uzattım, o da benimle beraber yemeğini yedi" dedi. Acı ama gerçek...
Vicdansız, mayası bozuk o kadar çok kişi var ki.
Büyük felaket yüreklerimizi yakarken, alçaklar, ruhu kararmış zavallılar ortalıkta dolaşıyor.
Ortalığı karıştırma, insanlarımız arasına nifak sıkma peşindeler.
Çürük binaları yapanlar da kaçmaya çalışıyor. Devlet tek tek topluyor.
Kişisel çıkarları çerçevesinde, para hırsıyla hareket eden alçakların da yaptığı cinayetler elbette cezalarını bulacak.

BÜYÜK DÜŞÜNMEK NEDİR
Büyük felaketin yaralarını sararken, Gün büyük düşünme günü. Küçük hesapları bir kenara bırakma günü. Zamana ihtiyaç var şu anda SEÇİM DEĞİL GEÇİM HAYATI ÖNEMLİ.
Siyasi rant peşinde olanlar bir bir ortaya döküldü. Sormak lazım; Gözünüz bu kadar mı döndü?
CHP'nin, İP'nin, HDP'nin, "Seçim 18 Haziran'da kesinlikle olmalı' diyen tayfalarına soruyoruz. Büyük depremin yaralarını sarmak için millet ve devlet seferber olmuş. Bu şartlarda böyle bir dönemde, seçim kampanyası, mitingler nasıl yapılabilir?
Deprem yaralarını sarma mücadelesinin yavaşlamasından bayram yapılır mı? Yürekler yanarken, GEÇİM ÖNEMLİ GEÇİM! Kasım'a ertelense ne olur? Gözünüz bu kadar mı döndü? Küçük düşünmekten vazgeçin. Ortalık biraz sakinleşsin...
Enkaz kalksın... Sonra gelirsiniz. Gelin Millet-Devlet seferberliğine hiç yoksa Kasım'a kadar zaman kazandırın.

DEPREM GERÇEĞİ VAR
Türkiye'nin yüzde 92'si deprem bölgesi. Büyük felaketten alınacak çok dersler var. Bu gerçeği görerek, deprem haritalarına bakarak, yarınlara hazırlanmak mecburiyetindeyiz. Özellikle İstanbul depremi için yapılması gerekenler var. Oturduğunuz binanın depreme dayanıklı olup olmadığını nasıl anlarsınız? Her depremden sonra inşaat mühendisleri odalarının telefonları susmaz. 'Bizim binamız riskli mi, değil mi?' sürekli telefonlar artıyor. Ama maalesef 2 ay sonra her şey unutulur durumu var. Vatandaşta, 'Ya binamız çok sağlam, duvara çivi çaktım girmiyor', 'Ben burayı yapılırken gördüm, müteahhit öyle bir demir attı ki, buranın müteahhidi şöyle sağlamcıydı' gibi bilinçsizlikten kaynaklı inanılmaz bir güven de gözleniyor.
Özellikle 2000 öncesi yapılardaki vatandaşlarımızın daha duyarlı, bilinçli olması gerekiyor.
Vatandaşın izleyebileceği HIZLI YOL, 6306 sayılı 'Afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi' hakkında kanun kapsamında bu işi yapan firmalar var ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın yetkilendirdiği ve internet sitesinde görülebilir.
Buradan hareket etmekte büyük yarar var.

SONUÇ

DEPREM 10 İL DIŞINDA DİĞER İLLERİ YIKMASA BİLE RUHEN SALLADI.
Enkazdan kurtarılma haberleri umutlarımızı besliyor. Bir canın kurtarılması her şeye bedel. Aziz milletimiz ve devletimizin seferberliği sadece bugünlerde değil, aylarca sürecek. En yıkıcı deprem sonrasında Millet-devlet- yerel yönetim ve sivil toplum kuruluşlarının toplumsal dayanışma pratikleri ve desteklerinin SÜREKLİLİĞİ ÇOK KIYMETLİDİR. İLGİ-SEVGİ- YARALARI SARMANIN SÜRESİ YOKTUR. TEK YÜREK OLARAK BÜYÜK FELAKETİN ALTINDAN DA KALKACAKTIR TÜRKİYE'M. MİLLİ BİRLİK VE BERABERLİK İLE YÜZYILLARA MEYDAN OKUDUK VE OKUMAYI DA GERÇEKLEŞTİRECEK YÜREK 85 MİLYONDA VAR VE HEP VAR OLACAKTIR.