Şimdi yaraları sarma ve yeni şehirler kurma zamanı

Rahmetli üstat Sezai Karakoç'un, 1966 yılında Muş'un Varto ilçesinde meydana gelen ve 3 bin 500 insanımızı yitirdiği depremden sonra söyledikleri bugün de tüm canlılığıyla geçerli:
'Ölenle ölmedik, yakınını yitiren gibi ağlamadık, aç kalanla aç kalmadık ama bir bakıma, bunların ötesine geçtik.
Evet, tedbir gerekli, sağlam yapı şart. Elimizden geleni yapmalıydık ve yapmalıyız. Ve yapmadığımız için hepimiz suçluyuz.
Yapılanın olanı önleyeceğinden değil, bize düşeni yapmadığımızdan ötürü suçluyuz. Ama daha büyük suçumuz, olan olup bittikten sonra bile meseleyi anlamamakta ayak direyişimizdir, katı yürekliliğimiz, inanç tutukluğumuzdur. Felakete uğrayanlardan sağ kalanlar, tam bir tevekkül içinde, bizim bu teslim oluşumuzda mümkün olan avunmayı bulacaklar, onlar da aynı teslim oluşun sessizliği ve derinliği içinde bizi bırakıp öteye geçenlerin ruhlarıyla konuşacaklardı. Ve ölenler, sonsuzluğun üstünden eğilerek çocuklarının, annelerinin, kadınlarının, dedelerinin kulağına fısıldayacaklardı: 'Birdenbire hiçliğe çarptık. Varlığı bulduk.
Biz, dağılan kitabın uçuşan yapraklarıysak, siz de orada kalan yapraklarısınız. Yaprakların toplanıp kitabın yine kitap yapılacağı gün gelecektir. Hiçliği bilin, varlığı bilin ve öğretin.
Siz, bu dünyadan uzanmış bir elin çevirdiği yapraklarsınız. Sizi okusunlar ve burayı bilmeğe başlasınlar. Yapılarınızı sağlam ve elverişli yapın ama sade ona güvenmeyin. O yapıdan size daha yakın olana güvenin.'

TARİFSİZ BİR FELAKET
11 ilimizdeki güzel insanlarımızı yıkan, 85 milyon vatandaşımızı ruhen perişan eden deprem felaketinin 17'nci gününde millet ve devletimizin 'İstikbal Savaşı' hızlanarak sürüyor.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan yaraları sarma ve yeni şehirler kurma çalışmalarını bizzat yerinden yönetmek üzere ikinci defa deprem bölgesine gitti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile beraber Hatay'da depremzedelerle bir araya geldi. MHP lideri Bahçeli, Hatay ziyaretinin ardından memleketi Osmaniye'yi ziyarete geçti. Çağımızın en büyük felaketlerinden biriyle sarsıldık. 21. yüzyılın en büyük doğa olaylarından biri tarifsiz bir felakete dönüştü ülkemizde.
Binlerce insanımızı yitirdik.
Hepimizin yüreği yandı. İçimiz ezildi. Depremin neden olduğu kayıpların ve acıların elbette tarifi imkânsız. Bina, ev yerine gelir ama yitirilen canlar geri gelmez.
Onlar için dua edelim. Mekânları cennet olsun.

TÜRKİYE TEK YÜREK OLDU
Milletimiz ve devletimiz depremden hemen sonra harekete geçti. Türkiye tek yürek oldu ve güzel insanlarımız YARDIMLAŞMA- DAYANIŞMA konusunda hakikaten göz yaşarttı Asrın felaketinde enkaz altından canlarımızı kurtarma, bölgenin cefakar insanlarını barındırma, yaraları sarma, soğuktan koruma savaşı verdik.
Türkiye'mizin her yanından gelen yardımlar; gıda maddeleri, su, battaniyeler, ısıtma cihazları, elbiseler, çadırlar, her türlü malzeme deprem bölgesine ulaştı, ulaşıyor.

YEREL DOKU KORUNACAK
Kahramanmaraş depremiyle birlikte 11 şehrimiz yerle bir oldu. 40 bin kişinin hayatını kaybettiği depremler sonrası bu bölgelere ikinci defa gden Başkan Erdoğan-Devlet yeni şehirler kurma planlarını başlattı.
Deprem bölgelerinde yeni şehirlerin konutlarının temelleri Mart başında atılacak. Hasar tespiti tamamlayan illerde aşama aşama konut yapımı başlayacak.
Hasar tespiti tamamlandıkça diğer konutların da yapımı gerçekleştirilecek.
İlk etapta hemen 200-250 bin konut inşaatına başlanıyor. Evler, 3-4 katlı olacak, evlerin altında kesinlikle dükkan bulunmayacak, Kent ve konut tasarımında yerel doku, sosyoloji de gözetilecek.

KÖTÜ ZEMİN DE ÖLDÜRÜR
'Deprem öldürmez, bina öldürür' gerçeğine bir ek daha yapmak gerekiyor: 'Uygun olmayan zemın de öldürür.' Yeni şehirler bu gerçekler doğrultusunda kurulacak. Bu kapsamda deprem sebebiyle oluşan yeni kırıklar dahil zeminler her türlü ayrıntılarıyla birlikte mikro-bölgeleme ve ayrıntılı jeolojik etüt raporlarıyla, zemin etütleri jeologlarla, jeofizik mühendislerle inceleniyor.
Yeni şehirlerin konutları en doğru, en sağlam zemine ve o zemine göre yapılaşmayı seçerek, radye temel üzerine tünel kalıp sistemiyle yöresel mimariye uygun inşa edilecek.
Eski kent merkezlerinde tek katlı ve yatay mimaride dükkânlar açılması planlandı. Vatandaşlarımıza, devletimiz arsa karşılığı takas veya yeni yapılan konutlardan teklif edecek.

SONUÇ
AZİZ milletimiz, deprem bölgelerine yardım kampanyalarıyla destek vererek tedarik zincirleri oluşturdu. Bu zincirlerin en az 1 yıl sürekli olması ve tedarik ağlarına dönüşmesi gerekiyor.
BİR gün değil, her gün dayanışma. Aziz milletimiz ve devletimiz birçok felaketin altından kalktı. Deprem felaketini de birlikte aşacağız.