Başkan Erdoğan, 28 Mayıs seçimlerinin ardından yurt dışı ziyaretlerine start veriyor. Bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne ziyarette bulunacak olan Erdoğan, yarın da Azerbaycan'a gidecek. Erdoğan'ın 11.40 sıralarında kalkan uçağı 13.00 sıralarında KKTC'ye indi. Resmi törenle karşılanan Başkan Erdoğan, KKTC lideri Ersin Tatar ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası Başkan Erdoğan ve KKTC lideri Tatar ortak basın toplantısı düzenledi.
Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinin yüzde 86 katılımla gerçekleştiğini, bunun dünyada "istisna" denilecek bir demokrasi şöleni olduğunu dile getiren Erdoğan, seçimlerin Türkiye ve Türk milletine yakışır bir şekilde gerçekleştiğini belirtti.
Erdoğan, "Aziz milletimizin teveccühüyle cumhurbaşkanı sıfatıyla 5 sene daha ülkeme hizmet etme görevini üstlenmiş bulunuyorum. Göreve başlamamızın ardından ilk yurt dışı ziyaretimi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yaparak bu geleneğimizi devam ettirmiş bulunuyoruz. Buradan da Azerbaycan'a geçeceğim, bu da bizim geleneğimizin bir diğer adımıdır. Bu gece Azerbaycan'dayım, orada görüşmelerimizi yapıp yarın Ankara'ya döneceğiz." ifadelerini kullandı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar'ın şahsında 3 Haziran'da düzenlenen Göreve Başlama Töreni'ne katılanlara teşekkür eden, Tatar çiftinin, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre'nin, Başbakan Ünal Üstel'in törende yer almasından duyduğu mutluluğu dile getiren Erdoğan, bugün de şahsına, eşi Emine Erdoğan'a ve Türkiye heyetine gösterilen hüsnükabulden ötürü KKTC makamlarına şükranlarını sundu.
Ersin Tatar ile yaptıkları görüşmelerde, gündemlerindeki tüm konuları ayrıntılarıyla ele aldıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunların içerisinde şüphesiz ki elektrik sorunuyla ilgili Türkiye'den kablo yoluyla Kuzey Kıbrıs'a elektrik naklinin sağlanması en önemli adımımız olacaktır. Bununla artık Kuzey Kıbrıs'ta elektrik kesintileri gibi bir sorun kalmayacaktır. Kıbrıs meselesi ve Doğu Akdeniz'e ilişkin mevcut durumu değerlendirdik. Kıbrıs meselesinde Türk tarafı her zaman yapıcı ve sonuç odaklı tutum benimsemiştir. Ada'nın kadim ve asli unsuru Kıbrıs Türklerinin haklı talepleri açık ve nettir. Kıbrıs Türkü asla azınlık olmamıştır, olmayacaktır. Bu gerçekleri görmezden gelenler, Ada'nın tek egemeni olma hayalleriyle avunmayı sürdürüyor. Bu kesimlere, artık saplantılarını bir kenara bırakmalarını ve Ada'nın gerçekleriyle yüzleşmelerini tavsiye ediyorum.
Kıbrıs Türklerinin gayretlerine rağmen yarım asırdan fazla bir süre, Rum tarafının uzlaşmaz ve maksimalist yaklaşımları nedeniyle heba edildi. Kimsenin bir 50 sene daha kaybetmeye tahammülü yoktur. Kıbrıs Türklerinin müktesep hakları olan egemen eşitlikleri ve eşit uluslararası statülerinin teyidi, bizler için olmazsa olmazdır. Müzakere masasına geri dönülecekse bunun yolu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin tanınmasından geçmektedir. Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ın Cenevre'deki son gayriresmi toplantıda ortaya koyduğu, bizim de desteklediğimiz gerçekçi ve sonuç odaklı vizyon esasen bundan ibarettir."
"KIBRIS TÜRK TARAFININ SUNDUĞU SOMUT ÖNERİLER HALA MASADA"
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar ile Kıbrıs meselesinin Doğu Akdeniz boyutunu da ele aldıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle Kıbrıs Adası ve etrafındaki hidrokarbon kaynaklarının hakça paylaşımı için Kıbrıs Türk tarafının sunduğu somut önerilerin hala masada olduğunu hatırlatmak istiyorum. Doğu Akdeniz'i ilgilendiren konularda bölgesel konferans düzenlenmesi yönünde yaptığım öneri de maalesef karşılık bulmadı." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, atılan vizyoner adımların karşılıksız bırakıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Buna rağmen garantör ülke olarak her zaman diyaloğa öncelik verdik. Ada'da ve bölgedeki dengelerin hilafına anlamsız silahlanma faaliyetlerine girişenler, bu teşebbüslerin getireceği riskleri iyice hesaplamalıdır. Ada'daki kardeşlerimizin huzur ve güvenliği bizim huzur ve güvenliğimiz demektir. Anavatan olarak tüm imkan ve kabiliyetlerimizle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yanındayız. Samimi çözüm çabalarına desteğimizi sürdürürken Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yönelik katkılarımızı da devam ettireceğiz. Buradaki vatandaşlarımızın, Türkiye'deki vatandaşlarımızla eşit şartlarda kamudan sağlık hizmeti almasını sağlayacağız.
Derinya Bölgesi'nde 1192 sosyal konutun inşasına yakında başlıyoruz. Çift yönlü elektrik iletim kablosunun imalat ve döşenmesi önceliklerimiz arasındadır. Ulaşım alanında, Kuzey Kıbrıs'ta bugüne kadar toplam 630 kilometre anayol yaptık. Toplam 62 kilometre uzunluğunda 5 ayrı yol projemizin inşası sürüyor. Türkiye'den getirdiğimiz suyu, kısa süre içerisinde tarımsal sulama amacıyla üreticilerimizin istifadesine sunacağız. Lefkoşa 500 yataklı Devlet Hastanesi'nin ihalesine de yakında çıkıyoruz. Buna dair çalışmaların eşgüdümünü yardımcım Cevdet Bey yürütecek. Bu düşüncelerle Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, tüm Kıbrıs Türkü kardeşlerime misafirperverlikleri için tekrar teşekkür ediyorum. Bugünkü toplantılarımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum."
Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ı, havalimanındaki eksikliklerin süratle giderilmesi için KKTC'ye göndereceğini de bildirerek, "20 Temmuz'da buraya inmeyi planlıyorum. 20 Temmuz'da görüşmek üzere sizlere iyi günler diliyorum." dedi.
"BİZİM YOL HARİTAMIZ ZATEN BELLİ"
Başkan Erdoğan ile KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, açıklamalarının ardından soruları yanıtladı.
Erdoğan, son dönemde Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde ılımlı bir hava bulunduğu, seçim zaferinin ardından tebrik için arayan liderlerden birinin de eski Yunanistan Başbakanı ve Yeni Demokrasi Partisi Lideri Kiryakos Miçotakis olduğunun hatırlatılmasının ardından, "Bu ba��lamda baktığımızda yeni dönemde Doğu Akdeniz'deki, Ege'deki sorunların çözümüne ilişkin Türkiye'nin bir yol haritası olacak mı? Ankara-Atina hattında bir masa kurulursa Türkiye'nin bu masaya oturması için bir ön şartı olur mu?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Bizim yol haritamız zaten belli. Bu yol haritası barış üzerine endekslenmiştir. Zira bu denizlerde barıştan başka çıkış yolu yoktur ve barışı eğer engellemek isteyenler olursa o zaman farklı proje uygulamasına geçmek zorunda kalırız. Biz istiyoruz ki bu tür önümüze engeller çıkarılmasın ve Ege Denizi bir barış denizi olarak dünyaya mesajını versin."
Ersin Tatar'ın konuşmasından satır başları:
(Cumhurbaşkanı Erdoğan) öncülüğünde son 21 yılda anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti büyük bir değişim ve dönüşüm gerçekleştirmiştir. Sizlerin (anavatan Türkiye'nin) desteğiyle yeni siyaseti sonuna kadar sürdürmenin azim ve kararlılığı içindeyiz.
Aramızda bulunmanız bize güç veriyor.
Başkan Erdoğan'ı, Ercan Havalimanı'nda, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile eşi Sibel Tatar, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel ile Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu ve diğer yetkililer karşıladı.
Başkan Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün de Lefkoşa'ya geldi.
Erdoğan, havalimanından ayrılırken makam aracından inerek kendisini bekleyen vatandaşları selamladı.
RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI
Başkan Erdoğan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin başkenti Lefkoşa'da resmi törenle karşılandı.
Erdoğan daha sonra Atatürk anıtına çelenk bıraktı anıt defterini imzaladı. Erdoğan kendisine yoğun ilgi gösteren vatandaşları selamladı.
BAŞKAN ERDOĞAN, LEFKOŞA ATATÜRK ANITI'NI ZİYARET ETTİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaret için geldiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC), temasları kapsamında Lefkoşa'daki Atatürk Anıtı'nı ziyaret ederek çelenk bıraktı.
Başkan Erdoğan, anıt özel defterine şunları yazdı:
"Aziz Atatürk; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile dayanışmamızı, birlik ve beraberliğimizi perçinlemek üzere yeniden huzurunuzdayız. 28 Mayıs 2023 tarihinde ülkemizde yapılan seçimlerde bir kez daha milletimizin teveccühüne mazhar olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak bugüne kadar kendi vatandaşlarımızın yanı sıra Türk Milleti'nin ayrılmaz bir parçasını teşkil eden Kıbrıs Türk Halkına da aşkla hizmet ettik. İnşallah yeni dönemimizde de Türkiye Yüzyılı vizyonuyla Kıbrıs Türkü kardeşlerimize karşı sorumluluklarımızı yerine getireceğiz. Ruhun şad olsun."