Başkan Recep Tayyip Erdoğan Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda düzenlenen 'Türkiye Yüzyılı Anayasası - Sivil Anayasa, Güçlü Türkiye Sempozyumu'nda konuştu. Merhum Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşlarını anan Başkan Erdoğan, 27 Mayıs Darbesi'ni kınadı ve yeni anayasa konusunda mesajlar verdi. Başkan Erdoğan, "Çerçevesini darbecilerin çizdiği dili sorunlu, dili mutabakattan ziyade elitlerin uzlaşısını yansıtan mevcut Anayasamızla yola devam edemeyiz" dedi.
"DARBECİLERİ AFFETMEYECEĞİZ"
Başkan Erdoğan, "Yeni Türkiye'nin sembollerinden olan Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda düzenlenen bu anlamlı sempozyumun ülkemiz ve demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından bir yargı tiyatrosuyla idama mahkum edilen ve darağacına gönderilen Adnan Menderes'i Hasan Polatkan'ı ve Fatin Rüştü Zorlu'yu burada tekrar rahmetle minnetle yad ediyorum. Rabbim ruhlarını şad, mekanlarını inşallah cennet eylesin.
Kim ne derse desin Yassıada mahkemelerinde türlü baskılara, insanı insanlığından utandıran hakaretlere ve işkenceye maruz kalan her üç devlet adamımız isimlerini milletimizin gönlüne şehit olarak milli irade kahramanları olarak yazdırmışlardır. Bu millet merhum Menderes ve arkadaşlarını her zaman şükranla ve biraz da idamlarına engel olamamanın mahcubiyetiyle hatırlayacaktır.
Değil 64 sene, asırlar bile geçse darbecileri unutmayacağız ve affetmeyeceğiz" dedi.
ÖZGÜRLÜKÇÜ ANAYASA İHTİYACI
Türkiye'nin siviller eliyle yapılmış kuşatıcı ve özgürlükçü bir anayasaya olan ihtiyacını uzun süredir dile getirdiklerini de ifade eden Başkan Erdoğan, "1921 ve 1924 anayasalarını bir yana bırakırsak bütün anayasalarımız vesayetçilerin direktifiyle yapıldı ve halka empoze edildi. Hem 1961 Anayasası'nın hem 1982 Anayasası'nın hazırlanma ve onay sürecinde milletin iradesi serbest biçimde tecelli etmedi.
Darbe anayasalarının şartlarını taşısalar dahi toplumsal meşruiyet açısından sorunlu olduklarını kabul etmemiz gerekiyor" dedi.
UZLAŞMACI TAVIR KORUNACAK
Başkan Erdoğan şöyle konuştu: "Gelinen noktada artık bazı gerçekleri kabullenmemiz gerekiyor. Çerçevesini darbecilerin çizdiği dili sorunlu, dili mutabakattan ziyade elitlerin uzlaşını yansıtan mevcut Anayasamızla yola devam edemeyiz. Sırf birilerinin konforu bozulmasın diye bu utancı milletimize daha fazla yaşatamayız. Bugün Türk demokrasisi, yeni ve sivil anayasa yapma eşiğini aşacak güce, kudrete, olgunluğa, fazlasıyla sahiptir. İçinde bulunduğumuz 28. yasama döneminde siyaset müessesesinin yeni anayasa yapmasının milli bir ödev olduğuna inanıyorum. Türkiye'ye tarihinin en büyük demokrasi zaferlerini kazandırmış bir iktidar olarak biz yapıcı ve uzlaşmacı tavrımızı sonuna kadar koruyacağız. Sivil Anayasa, Güçlü Türkiye Sempozyumu'nun ufuk açıcı tartışmalara vesile olmasını diliyorum."
GÖZLERİNİ KARARTTILAR
"TÜRK siyasi tarihinin en fazla darbe girişimine maruz kalan hükümetiyiz" diyen Başkan Erdoğan, şöyle konuştu: "Anadolu ihtilalini sindiremeyenler, milli iradeyi gasp etmek için her yolu denediler.
KANLI EYLEMLER
GERİDE bıraktığımız 22 yılı gözünüzün önünden geçirin. Darbe çağrısı yaptılar. Cumhuriyet mitingleriyle belli hassasiyetleri kaşımaya çalıştılar. 27 Nisan bildirgesiyle siyaset kurumuna ayar vermeye kalktılar. 7 Şubat MİT krizi, ardından 17-25 Aralık girişimiyle seçilmiş iktidarı alaşağı etmeye yeltendiler. Gezi olaylarıyla sokaklarımızı terörize etmek istediler. Kanlı terör eylemleriyle, devletle millet arasına nifak sokmaya çalıştılar. En son 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle doğrudan şahsımızı, ailemizi, milli iradenin tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ve aziz milletimizi hedef alacak kadar gözlerini kararttılar. Saldırılar karşısında asla geri adım atmadık. Milletin tertemiz iradesine leke sürdürmedik."
"HESAP SORULMASI İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ"
BAŞKAN Erdoğan İsrail'in Refah'taki mülteci kampına saldırısıyla ilgili de konuşarak, "Netanyahu ve cinayet şebekesi Filistinli halkın kahramanca direnişini kıramadıkça ülkesinde iyice köşeye sıkışmakta daha fazla kan dökerek siyasi ömrünü uzatmaya çalışmaktadır ama bunun hiçbir fayda sağlamadığını pek yakında görecek. Türkiye olarak insanlıktan zerre kadar nasibini almamış bu katillerden bu barbarlardan hesap sorulması için elimizden gelen herşeyi yapacağız. Rabbim Filistin halkının ve Gazzeli kardeşlerimizin yardımcısı olsun. Rabbim, bebek, çocuk, kadın, yaşlı, sivil demeden masumları öldürenleri Kahhar ismi şerifi hürmetine, kahrı perişan eylesin" diye konuştu.