İzmir'e yaklaşık 100 kilometre uzaklıktaki doğal güzellikler ve eşsiz denize sahip Karaburun'da ilçe belediyesinin yıkım işlemleriyle ilgili uyguladığı çifte standart tepki çekiyor. Karaburun Belediyesi aralarında Gülşen-Nail yıldırım çiftinin evinin de bulunduğu Kösedere Mahallesi'ndeki kaçak birçok ev ile ilgili yıkım kararı verildi. Yıldırım çiftinin kaçak evi Karaburun Belediyesi ekipleri tarafından 6 Ekim'de yıkılırken, İzmir Büyükşehir Belediyesi su ve kanalizasyon şirketi İZSU'da çalışanının da aralarında bulunduğu diğer kaçak evlere ise dokunmadı. Yıkım konusunda yapılan bu çifte standart Nail Yıldırım tarafından yargıya taşındı. Nail Yıldırım 'görevi kötüye kullanma' suçundan dolayı Karaburun Belediyesi hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
ÇİFTE STANDART UYGULANIYOR
Konu ile ilgili SABAH'a konuşan Gülşen Yıldırım, "Bölgede imar barışından faydalanamayan birçok evde olduğu gibi bizim evimiz ilgili de Karaburun Belediyesi tarafından yıkım kararı verildi. Bu karara karşı İzmir 3. İdare Mahkemesi'nde iptal davası açtık. Ancak dava aleyhimize sonuçlandı. Bunun üzerine evimiz Karaburun Belediyesi tarafından 6 Ekim 2021'de yıkıldı. Bizimle aynı durumdaki diğer kaçak evler ise yıkılmadı. Karaburun Belediyesi yıkım işlemleri konusunda çifte standart uyguluyor" dedi.
Gülşen Yıldırım
YIKILMAYAN ÇOK EV VAR
Gülşen Yıldırım, "Yıkılan evimizle aynı konumda bulunan İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanına ait iki ev hakkında hiçbir yasal işlem bile yapılmadığını düşünüyoruz. Ayrıca aynı bölgede 163 ada 311 parseldeki iki ayrı evin yıkım kararı bizden önce geldi. Ancak iki kere ekiplerin gidip yıkmadan döndüğünü biliyoruz.
Ayrıca yapı kayıt belgesi iptal edilen bitişiğimizdeki 163 ada 295 parseldeki yapı da hızla inşaatını tamamlıyor. Herhangi bir işlem yapılmıyor. Karaburun genelinde imar barışından faydalanamayan 300 kadar yapı olduğu ve bunlardan 40'a yakın yıkım kararı bulunduğu söylendi. Ancak Karaburun'da yıkılan tek ev bizimki" dedi.
BELEDİYE HERKESE EŞİT DAVRANMALI
Karaburun Belediyesi'nin kendilerine yıkım işlemi için 5 Ekim'de geleceğini söylemesine rağmen gelmediğinden bahseden Gülşen Yıldırım, "Yıkım tarihinde hazır bulunmamıza rağmen yıkım yapılmadı. Ertesi gün habersiz yıkıp içi geldiler ve bizi mağdur ettiler. Karaburun Belediyesi'nin herkese eşit şekilde davranması gerekiyor. Bu anayasal bir zorunluluktur.
Buna rağmen çevre parseller başta olmak üzere Karaburun'daki birçok parsel hakkında işlem yapılmıyor. Ya da yıkım için formaliteden gidilerek yapılmadan geri dönülüyor. Sadece benim evimin yıkılması akıllara belediye personeli ile ilgili çeşitli soru işaretleri getiriyor. Yıkım kararlarına rağmen kaçak yapıların yıkım işlemlerinin gerçekleşmemesi belediye çalışanlarının açıkça görevlerini ihmal ettikleri gösteriyor. Bu nedenle savcılığa suç duyurusunda bulunduk" dedi.