Olay günü işyerinde çalışan Meryem G'nin telaşla arayıp, 'Yetiş hocam işyerinin kapısını kırıyorlar' dediğini anlatan Hacı Halil A, "1 hafta önce kısmen maliki ve sözleşmeli kiracısı olduğum işyerime ait kapı, binanın hissedarı Erol B. ile tanımadığım 2 kişi tarafından kırılıp, kilitleri değiştirilmişti. Olay günü de işyerime geldiğimde yine tanımadığım 1 kişinin asma kilitleri kırdığını görünce onlar zannettim, pişmanım" diye konuştu.
'YANLIŞ ANLAŞILMA'
Avukatı Abdi Yaşar, müvekkili Hacı Halil A'nın eylemlerini doğru bulmadığını ancak Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün de 'Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun' dediğini hatırlatarak, "Müvekkilimin işlemediği bir suçun cezasıyla cezalandırılmasını da istemem mümkün değil. Müvekkilim yanlış anlaşılma olduğunu öğrenince polisler gelmeden eylemine son vermiş, hatta meslektaşımızdan özür dilemiştir. Tek isteğimiz hukuk ilkeleri çerçevesinde Türk milleti adına karar verilmesidir" diye konuştu.
'OĞLUM ADINA ÖZÜR DİLİYORUM'
YENİ Asır'a konuşan Hacı Halil A.'nın gözü yaşlı annesi Ayşe A, emekli asker olan oğlunun bugüne kadar hiçbir olaya karışmadığını ve yaşananlardan dolayı büyük üzüntü duyduğunu belirterek, "Ne avukat Ege Bey'in ne de oğlumun ayağına en ufak bir taş değsin istemem. Sonuçta o da bir annenin evladı. Oğlumun daha önce motoru çalındı, olaydan önce kapı kilitleri kırıldı. Burada tamamen yanlış bir anlaşılma var. Oğlum adına kendisinden ve tüm avukatlardan özür diliyorum" dedi.