İzmir'deki depremde yıkılması sonucu 10 kişinin yaralandığı Cumhuriyet Sitesi C Blok'a ilişkin haklarında dava açılan 3 tutuksuz sanığın yargılanmasına başlandı.
İzmir 44. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına, tutuksuz sanıklar M.K. ve yapı denetimci H.Ö. katılırken raporlu sanık fenni mesul E.İ. gelmedi. Müştekiler ile taraf avukatları da salonda hazır bulundu.
İlk olarak söz alan sanık M.K, binanın projesi ve yapımıyla ilgisi olmadığını, bina bittikten 4 yıl sonra zemin kattaki dükkanlardan birisi için tadilat projesi çizdiğini söyledi.
Tadilatın İmar Kanunu'na aykırı olmadığını ve belediye onayından sonra mal sahibinin tadilatı yaptığını belirten M.K, "Olayla ilgili kusurum yok. Zaten proje, dükkanın ortadan ikiye bölünmesi için yapıldı. Ortaya duvar örülecekti ve o şekilde yapıldı." diye konuştu.
Sanık yapı denetimci H.Ö. de binanın o zamanki yönetmelik ve yasalara göre yapıldığını ve belediyenin onayladığını kaydetti.
Yapı denetimci olarak eksikleri üstlerine bildirme görevi olduğunu dile getiren H.Ö, "Müteahhit bana 'Yapı denetimci ol.' dedi. Ben de yaptım. Cumhuriyet Sitesi yapılırken o tarihte bina projeleri için belediyeye sık sık gitmek gerekiyordu. Ben belediye işleri için sürveyan, yapı denetimci oldum. Ben sadece inşaat ruhsatının çıkıp çıkmadığı konusunda belediyeden bilgi alıyordum. Bunun dışında benim binanın yapımıyla ilgili görevim yoktu." dedi.
Sanıkların avukatları, müvekkillerinin projede imzaları olmadığını savunarak, adli kontrol şartlarının kaldırılmasını istedi.
Duruşmada enkaz altında kalan kadın müştekiler de deprem sonrası yaşadıklarını anlattı.
Müşteki Fatma Aladağ, deprem sırasında çocuklarıyla evde olduğunu, tavanın çökmesi sonucu çocuklarının yaralandığını belirtti.
Enkaz altında kaldıkları anları unutamadığını vurgulayan Aladağ, şöyle konuştu:
"Hala o anları yaşıyorum. Sabah 5-6'dan önce uyuyamıyorum. Depremden sonra benim çocuklarım yağmurdan, rüzgardan bile korkar oldu. Tuvalete birlikte gidiyoruz. Ben de depremde sırtımdan darbe almışım ancak 2 ay sonra fark ettim. Kendimi düşünecek durumda değildim. Şikayetçiyim, sanıkların meslek ve sanatlarını icralarının yasaklanmasını istiyorum."
Depremde kızıyla enkaz altında kalan Leyla Timur da halen sağ kolunu kullanamadığını, sanıkların öldürme suçundan yargılanmasını istediğini söyledi.
Gülben Emiroğlu ise deprem anında 8 yaşındaki öğrencisiyle ders çalıştıklarını dile getirdi. Emiroğlu, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Deprem olmaya başladı. Evde 8 yaşında bir çocuk var ve korkuyla gözümün içine bakıyor. Bir anda bina çöktü ve biz altında kaldık. Ben çocuğun ağzından köpük geldiğini, toprak kustuğunu gördüm. 29 yaşındayım ve tek başıma yatamıyorum. Yalnız kalamıyorum, duşa giremiyorum. Çocuklara yaklaşamıyorum. Sorumluların bulunamamasına inanamıyorum."
"KIZIM KEKEME OLDU"
Müşteki Şenay Koçak İnce de depremde kızının yaralandığını ve şikayetçi olduğunu bildirdi.
Sanıkların mesleklerinden "men" edilmesini istediğini ifade eden İnce, "Sanıklar kimdir, ne yapmışlar, sorumlulukları nedir bilmem. Hiçbir haktan yararlanmamalarını ve en ağır cezayı almalarını istiyorum. Kızım 2 ay düzgün konuşamadı, kekeme oldu." dedi.
Müşteki avukatları ise E.İ'nin davaya katılmaması nedeniyle tutuklu yargılanmasını, sanıkların mesleklerinden men edilmesini istedi.
Hakim, sanıkların adli kontrolünün devamına karar vererek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde yıkılması sonucu 10 kişinin yaralandığı Cumhuriyet Sitesi C Blok'a ilişkin hazırlanan iddianamede, 3 sanığın 8 aydan 4,5'er yıla kadar hapsi istenmişti.