2019'da meydana gelen heyelanda, eski bir yerleşim olan Eğridere'nin mezarlığı da büyük oranda zarar gördü. Mezarlığın büyük bölümü, heyelan sebebiyle kaymaya maruz kaldı.
2019'da meydana gelen heyelanda, eski bir yerleşim olan Eğridere'nin mezarlığı da büyük oranda zarar gördü. Mezarlığın büyük bölümü, heyelan sebebiyle kaymaya maruz kaldı.
Bölgede oluşan derin yarıklar da zaman içerisinde derinleşti, biriken yağmur suları mezarlığın olduğu bölümde adeta suni bir göl oluşturdu. Hal böyle olunca yaklaşık 70 mezar da sular altında kaldı. Suyun tahliye edilerek yakınlarının mezarlarına kavuşmayı bekleyen köy sakinleri, uzun süredir mezar başına giderek dua edemediklerini belirtiyor.
Derin çatlaklar nedeniyle bölgeye güçlükle gidebilen vatandaşlar, biriken suya bakarak dua ediyor. Yer üstünde kalan birkaç mezar da uğradığı tahribat nedeniyle dikkat çekiyor.
"ÖLÜLERİMİZ SUYUN ALTINDA AZAP ÇEKİYOR"
Eğridere sakinlerinden Ahmet Boğaziçi, "Burası atalarımızın mezarlığı. 2019'daki heyelandan sonra mezarlığımız zarar gördü. Bölgede yarıklar oluşunca yağmur suları birikme yaptı ve mezarlar suyun altında kaldı. Suyun biriktiği alanın önü hala açılmadı. Ölülerimiz suyun altında azap çekiyor.
Burası eski bir köy ve eski bir mezarlık. Tahminimizce 70 mezar suyun altında kalmıştır. Dedem, ninem, annem, babam, kardeşlerim, halalarım, hepsi burada yatıyor. Üzülüyoruz ama elimizden bir şey gelmiyor. Suyun tahliye edilmesini istiyoruz ki manevi olarak huzur bulalım. Bu sular ölülerimizin üzerinde kalmasın. Eskiden mezarların başında bir Fatiha okurduk. Şimdi buraya gelmeye ürküyoruz. Ayrıca heyelan bölgesi olduğu için buraya gelmek çok zor. Yetkililer suyu akıtsın, biz de ölülerimizin başına gidip bir Fatiha okuyalım" dedi.
"ONLAR BİZDEN MEDET UMUYOR BİZ DE BÜYÜKLERİMİZDEN BEKLİYORUZ"
Fatma Boğaziçi ise "Eşim, kayınpederim, kayınvalidem, dedelerimiz, ninelerimiz burada yatıyor. Bu suya bir çare bulsunlar. Bu su akıp gitsin. Biz nasıl yorganın altına girip ısınmak istiyorsak ölülerimiz de suyun altında kalmak istemez. Burada yatan yakınlarımızla bir ömür yaşadık. Bu durumu gördükçe üzülüyoruz.
Kim, anne babasının suyun içinde yatmasını ister? Biz 'Burası yaş' diyoruz, kuru yere geçiyoruz. Soğuksa sıcak yere geçiyoruz ama onların böyle bir şansı yok. Onlar bizden medet umuyor biz de büyüklerimizden bekliyoruz. Her zaman eşimin mezarının başında dua ederdim. Ona manevi olarak ihtiyacım vardı. Şimdi sadece karşıdan bakıyorum.
Suyun altında kalmayan mezarlarda da tahribatlar var. Oralara da gidemiyoruz. Burası terk edilmiş mezarlık gibi bir yer oldu. Yaklaşık bir yıl önce mezarlıklar müdürlüğünden buraya geldiler ancak nasıl bir çalışma yapılacağını bilmiyoruz. Bir an önce bu soruna çözüm bulunmasını bekliyoruz" diye konuştu.