Prof. Dr. Hasan Sözbilir: "Gölcük ve Düzce depremlerinin toplamından daha uzun bir kırılma!"
Türkiye'de aynı gün meydana gelen Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki, Kahramanmaraş ve Hatay başta olmak üzere 10 ilde yıkıma neden olan depremle ilgili açıklama yapan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "bu depremin, Türkiye'de son 100 yılda meydana gelmiş en büyük depremi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Gördüğüm kadarıyla en az 3 fay segmenti kırılmış oldu." dedi.
- İzmir
- DHA
- Giriş Tarihi: 07 Şubat 2023 12:39
İZMİR Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerle ilgili "Deprem bölgesine giderken dünden beri yaptığım gözlemleri deprem verileriyle birleştirdiğimde bu depremin, Türkiye'de son 100 yılda meydana gelmiş en büyük depremi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Gördüğüm kadarıyla en az 3 fay segmenti kırılmış oldu. Toplam yüzey kırığı uzunluğu 500 kilometreyi aşmış durumda. Bu durum, 17 Ağustos 1999 Gölcük depremi ve 12 Kasım 1999 Düzce depremlerinin toplamından daha uzun bir kırılmanın geliştiğini gösteriyor" dedi.
Türkiye'nin Doğu, Güneydoğu, Akdeniz, İç Anadolu ve Karadeniz bölgeleri, Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerle sarsıldı. Yıkımlara, ölüm ve yaralanmalara yol açan depremler sonrası bölgelerde arama- kurtarma çalışmaları ise sürdürülüyor. DEÜ DAUM Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremlerle ilgili açıklamada bulundu. Prof. Dr. Sözbilir, "Deprem bölgesine giderken dünden beri yaptığım gözlemleri deprem verileriyle birleştirdiğimde bu depremin, Türkiye'de son 100 yılda meydana gelmiş en büyük depremi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Gördüğüm kadarıyla en az 3 fay segmenti kırılmış oldu. Toplam yüzey kırığı uzunluğu 500 kilometreyi aşmış durumda. Bu durum, 17 Ağustos 1999 Gölcük depremi ve 12 Kasım 1999 Düzce depremlerinin toplamından daha uzun bir kırılmanın geliştiğini gösteriyor" dedi.
AFAD ekipleri başta olmak üzere binlerce görevlinin varını yoğunu ortaya koyduğunu hatırlatan Prof. Dr. Sözbilir, arama- kurtarma veya yardım ekibinden olmayıp bölgeye gidenleri uyararak "Deprem bölgesine kara yoluyla gittiğimde şunu gördüm. Sivil araçlar yardım ve arama-kurtarma araçlarından 10 kat daha fazla. Bu da enkaz altında kalanlara gitmesi gereken yardımların gecikmesine neden oluyor. Enkaz altındaki insanlarımızın 72 saatlik yaşam vakti, gittikçe daralıyor. Ben Hataylı bir bilim insanı olarak seslenmek istiyorum. Enkaz altındaki akrabalarınızın, arkadaşlarınızın kurtarılmasını istiyorsanız hayati bir neden olmadıkça trafiğe çıkmayın ve şehir giriş- çıkışlarının kitlenmesine neden olmayın" diye konuştu.
- İzmir'de sağanak yağış! Deniz seferleri iptal
- Yasa dışı bahis operasyonunda fenomenler mercek altında! Paylaşım başına 250 bin lira almışlar
- İzmir'de ev sahibi kiracıya çivili sopalarla dehşeti yaşattı
- İzmir'de 6 saatlik su kesintisi! Bu ilçelerde oturanlar dikkat! 23 Kasım Cumartesi sular ne zaman gelecek?